VEHBİ ÇORUH/YAZDI

Yazar Vehbi Çoruh 'Yarın Çok Geç Olabilir' adlı yazısını okuyucuları için yayınladı.

Vehbi Çoruh'un yazısı şöyle:

''Yeryüzünde en yıkıcı etkiye sahip olan doğal afetlerin başında depremler gelmektedir. Can ve mal kaybına neden olan son depremler milletimizi derinden yaralamıştır.

Yüzyılın en büyük felaketi olarak nitelendirilmiş olan bu son deprem sonrasına ilişkin görüntüler çaresizliği, umudu yaşama tutkusunu, ölümü, vurgunu, dayanışmayı, yağmayı gözler önüne sermiştir. Bunun yanısıra acı ile dolu olan insanımızın, bitik, yıkık, sitem dolu bakışları ve haykırışlarına hepimiz birlikte tanıklık ettik. Bölgede ve ülkede ne yaşanmışsa, ne olmuşsa hepsine an be an şahitlik ettik.

Maalesef ülke olarak bu depremlerden telafisi mümkün olmayan zararlar gördük. Bu acılara hep birlikte ortak olup bölgedeki insanlarımızın acılarını paylaştık, paylaşıyoruz ve paylaşacağız. Bu asrın felaketi yaşanırken bir an önce yaraları sarmak adına tüm halkımızın ani ve büyük bir dayanışma başlatmış olması, birlik ve beraberlik ruhu içinde hareket etmesi bizleri sevindirmiş, yaşadığımız acılara teselli olmuştur. Bu güzelliğin bize yaşattığı duyguları kelimelerle ifade etmemiz mümkün değildir, kelimeler yetersiz kalır. 

İnsanlıktan nasibini almamış, bir kaç kendini bilmezin dışında, bizi biz yapan, bizi bir ve diri yapan böylesi bir toplumun dayanışmasıdır. Birkez daha hep birlikte gördük ki bu toplum birarada hareket etiği sürece birçok zorluğun üstesinden gelebilecek güce sahiptir. Deprem hangi bölgemizde, hangi ilimizde olursa olsun hepimizi derinden etkilemektedir, kalbimizi kanatmaktadır. 

Ülke olarak bu acılara bir daha şahitlik etmemek için  başta Marmara Bölgesi  olmak üzere, Hakkari ve ilçeleri de dahil bu bölgemizde ve fay hattının olduğu tüm bölgelerde bilimin ve bilim insanlarının uyarılar çerçevesinde harekete geçmeli, gerekli olan adımlar atılmalı ve tüm tedbirler alınmalıdır. Sağlam olmayan binalar ve yapıları yerinde tespit etmek için çevre ve şehircilik bakanlığı ekipleri riskli bölgelerde sahaya inmelidir. Bugün yapılmazsa, yarın çok geç kalabiliriz. Ayrıca deprem anı ve sonrası için de çalışmalar yapılmalıdır. Teknik donanıma sahip kurtarma ekipleri daha profesyonel olarak yetiştirilmeli ve sayıları arttırılmalıdır. Gerekirse tüm halk bu konuda seferber edilmelidirler. 

Depremin ne zaman meydana geleceğini kimse bilemez ama önlemini almak bir o kadar hayati ve elzemdir. Allah muhafaza olacak bir deprem felaketine karşı şimdiden nerede barınma olacağı, depreme maruz kalanların ne yapacağız ve nasıl yönlendirileceği konusunda gerekli çalışmalar yapılmalıdır. Kışın çok çetin geçtiği Yüksekova gibi yerlerde barınma ve ısınma nasıl olmalıdır ve bütün senaryolar düşünülmeli ve buna hazırlıklı olunmalıdır.

Uzmanların da belirttiği üzere Yüksekova Ovası'nın zemini pekte sağlam değildir. Nereden bakarsanız bakın çoğu yerde balçık ve çökme olduğu gerçeği ortadadır. Maalesef bu gerçeği bilmemize rağmen hâlâ  imara açık alan olarak yüksek yapılara izni verilmesi düşündürücüdür. Bunun önüne geçilmelidir. Aksi takdirde bu vebalin altından kimse kalmayacaktır.''

Ülke olarak hepimizin başı sağ olsun. Allah bize bu büyük felaketi ve acıları bir daha yaşatmasın inşallah.