Akli Dengesi Yerinde Olmayan Kahraman’ın Akıbeti Sordu

Katledilen ve kaybedilen yakınlarının akıbetlerinin bulunması ve faillerinden hesap sorulması için Yüksekova’da her hafta gerçekleştirdikleri eylemlerinde Dayikên Şemiyê (Cumartesi Anneleri) ve İHD, bu kez 1996 yılında akli dengesi yerinde olamayan Şevket Kahraman’ın akıbetini sordu.

Akli Dengesi Yerinde Olmayan Kahraman’ın Akıbeti Sordu
YAŞAR KAPLAN - METİN TEK - YÜKSEKOVA GÜNCEL

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde, 1996’da yıllarda faili meçhul cinayetlere kurban giden ve kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak, faillerinin bulunması için her hafta bir araya gelen Dayıkên Şemiyê (Cumartesi Anneleri) ve İHD, eylemlerinin 22. haftasında Sanat Sokağı'nda bir kez daha bir araya geldi.

Annelerin eyleminde İHD yöneticileri, Barış Anneleri, Hakkâri Barosu Başkanı Muhyettin Güngör, Yüksekova Belediye Eş Başkanı Tacettin Sefalı, BDP PM Üyesi Abidin Eniş,  kayıp yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Her hafta bir kayıp hikâyesinin anlatıldığı eylemde bu hafta, 1996 yılında Yüksekova’da aklı dengesi yerinde olmayan 24 yaşındaki Şevket Kahraman’ın hiyakeyesini ailesi adına İHD üyesi Tayyüp Canan anlattı. Canan, 24 yaşındaki Şevket Kahraman akli dengesi yerinde olamayan kendi halinde bir insandı. Her gün aynı güzergâhı kullanıp evden çarşıya çarşıdan eve gelirdi. Kimseye zararı olmayan sakin bir insandı.

BİR PKK’LİYİ ÖLDÜRDÜK KUTLAMASI YAPILDI

1996 tarihinde gece saat 23.30 sıralarında oğlum eve gelirken görgü tanıklarının anlattığına göre kaymakamlık lojmanının güvenliğini sağlayan polisler oğluma bağırmış oğlumda korkusunda askeri lojmanların bulunduğu ve evimizin güzergahında bulunan patika yola yönelmişti. Orada lojmanların güvenliğini sağlayan on asker tarafından oğlum sivil ve silahsız olmasına rağmen dur ihtarı çekilmeden uzun namlulu silahlarla taranarak öldürüldü. Sevinç naraları atarak bir PKK’linin öldürdüğünü bağırarak ve havaya ateş ederek kutlamalar yaptılar.

Canan şöyle devam etti. Gece kapımız çalındı bende her gün eve geç gelen Oğlun Şevket’in olduğunu düşünerek kapıyı açmaya gittim. Ancak kapıyı açtığında karşımda polisi gördüm. Bana oğlun Şevket nerde diye sordular. Bende daha eve gelmediğini söyledim. Bunun üzerine beni bir panzere bindirip hastane önüne götürdüler.

EVLADI OLAN BİR BABA DÜŞÜNÜN

Hastane’nin her tarafı asker ve polisler tarafından sarılmıştı. Ben hastanenin içine girerken hastane koridorunda bir cesedin olduğunu gördüm. Bana dediler ki bu kim. Bir baktım yerde yatan oğlum Şevket kanlar içerinde idi. O anda ne hissettiğimi evladı olan bir baba düşünsün. Polisler dediler ki oğlunu biz vurmadık asker vurmuş olabilir. Ancak şikâyetçi olursan senin sonunda bu olur. 

Aynı gece oğlumun otopsisi yapıldı. Cenaze bana teslim edildi. Sabaha kadar oğlumun cenazensin başında durdum. Acılar çektim. Sabaha karşın eve gittim. Hastaneye gidip cenazemizi aldık. Bajerge mezarlığında cenazemizi toprağa verdik. 

Suç duyurusunda bulunduk. Van Askeri Cumhuriyet Savcılığı oğlumu öldüren askerler hakkında kavuşturmaya yer olmadığına dair karar verdi. Dedi.







 

Güncelleme Tarihi: 23 Ağustos 2014, 13:41
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER