Yüksekdağ: Roboski'nin Emrini Vereni Başkan Yaptırmayacağız

Şırnak'ta onbinlerin katıldığı mitingde konuşan HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, Roboski katliamının emrini veren Erdoğan'ın "başkan olmak" istediğine işaret ederek, "Daha elindeki kanı temizlemeden 'Beni başkan yapın' diyor. Biz ne diyoruz 'Seni başkan yaptırmayacağız.' Biz elinde kan olanları başkan yaptırmayacağız" dedi. Yüksekdağ, Bingöl'de katledilen Hamdullah Öge'nin Türkiye halkları tarafından sahiplenilmesi çağrısı yaptı.

Politika
04 Haziran 2015 Perşembe 16:55

Yüksekdağ: Roboski'nin Emrini Vereni Başkan Yaptırmayacağız

Konserin ardından HDP ve DBP'li yöneticiler sahneye çıkarak onbinleri selamladı. Ardından HDP'nin milletvekili adayları bir bir söz alarak kısa birer konuşma yaptı. İlk olarak konuşan Aycan İrmez, 92 Newrozu'nda bu meydanda gerçekleşen katliamı anımsatarak, "Botan halkı bir kez daha kendini göstermiştir. Botan önünde baraj kalmamıştır" ifadelerini kullandı. HDP adayı Ferhat Encü, "7 Haziran günü dağlarımıza bomba yağdıran zihniyetten hesap soracağız. AKP'nin Şırnak halkına vaadi savaş uçaklarıdır. Ama biz halkımıza özgürlük ve barış getireceğiz" diye konuştu. Encü'nün ardından Leyla Birlik kısa bir konuşma yaptı.

AKP'ye 'kirli oyunlarınızdan vazgeçin' çağrısı

Son olarak konuşan HDP Milletvekili Faysal Sarıyıldız, "Rojava'da özgürlük kazanırken, Kuzey Kürdistan'da da yeni bir yaşam örülüyor. Kürt halkı diğer bütün halklarla özgürlüğü inşa edecek. Bu açıdan seçimler çok önemlidir. Bizler onlara insanlık dersi vereceğiz" dedi. Sarıyıldız, dün gerçekleşen gözaltılara da dikkat çekerek, "Ey Arınç 40 yıldır kan akıtıyorsunuz bu topraklarda bizler davamızdan vazgeçmedik. Bu kirli oyunlarınızdan vazgeçin" diye konuştu.

Sarıyıldız'ın konuşmasından sonra Figen Yüksekdağ, alkış ve zılgıtlar eşliğinde platforma çıktı. Yüksekdağ, "Hepiniz bu özgürlük meydanına hoş geldiniz" diyerek konuşmasına başladı. Ülkenin dört bir yanında her meydanın, Şırnak gibi yiğit yürekli insanlar tarafından doldurulduğunu söyleyen Yüksekdağ'ın, açıklamalarından satırbaşları şöyle:

'Zaferimizi ilan ediyoruz'

"Her meydanda bizlerin yeni yaşam çağrımız yankılanıyor. Şan olsun Botan halkına. Şan olsun büyük insanlığı. Orhan Doğan'ın yoldaşlarına şan olsun. Botan'ın şehitlerine şan olsun. İşte büyük insanlığın bu onurlu yürüyüşü bizim geleneğimizden geleceğimize açılan yoldur. Bizim direniş tarihimizden zafer kapımıza açılan yoldur. Botan halkı direnmeyi iyi bilir. Botan halkı zumlu, işkenceyi ve katliamları çok iyi bilir. Botan halkı yıllar boyunca bu katliamcı zihniyeti aşarak, bugün zaferine yürüyor. Bundan yıllar önce 1992 yılında kirli savaşın en koyu olduğu dönemlerde yine bu meydanda onlarca insanımız katledildi. Yine aynı yıllarda 54 insanımız katledildi. Aradan yıllar geçti. Şimdi aynı meydanda katledilen bir halk değil kazanan bir halk var. Aynı meydandan zaferimizi ilan ediyoruz. Bu Botan halkının katliamcılara karşı zafer ilanıdır. Bu meydanda bütün savaş politikaları boyunca katledilen kardeşlerine söz veren bir halkın duruşu ve zaferi var. Biz o katliamlarla yok etmeye çalıştıkları insanlığımızı, bu katliamlarla dize getirmeye çalıştıkları direnişimize bugün aynı meydanlarda zafere taşıyoruz. Bütün halkların zaferine taşıyoruz. Artık karşılarında baskı ve sömürüyle teslim alınmaya çalışılan bir halk yok. Karşılarında onların bütün zulmünü dimdik mücadelesiyle aşıp geçmiş bir halk var. Yıllar boyunca sürdürdüğümüz mücadelenin zaferle taçlanmasının zamanı geldi. Artık bizlerin kazanma zamanı geldi. Bu zamana kadar bize en kalleşçe saldırıları dayatanlar 7 Haziran günü hak ettikleri dersi alacaklar. Botan halkı 7 Haziran günü onlara büyük bir ders verecek. Bizler ölüme ve savaşa direndikçe onlar 'Çözüm getireceğiz' diyerek, kandan ve yalandan bir iktidar kurdular.

'Roboski'nin emrini veren başkan olmak istiyor'

AKP'ye sorsanız OHAL'i onlar kaldırdılar. Ama iktidara geldikleri günden beri bölge halklarımıza savaşı, kıyımı ve sıkıyönetimi dayatan yine onlardır. Onların iktidarı döneminde Roboski'de 34 canımız insanlık dışı bir şekilde katledildi. Hala o katliamın hesabını vermediler. Şimdi de utanmadan gelip Kürt halkından oy istiyorlar. Kürt halkının yine onları iktidara taşımasını istiyorlar. Siz önce Roboski'de katlettiğiniz canlarımızın hesabını verin. Roboski davasını 3 yıldan beri açmadılar. 3 yıl boyunca katliam emrini verenler bizzat AKP tarafından savunuldu. Katliam emrini veren kim? Katliamın emrini veren Erdoğan bu gün başkan olmak istiyor. Daha elindeki kanı temizlemeden 'beni başkan yapın' diyor. Biz ne diyoruz 'Seni başkan yaptırmayacağız.' Biz elinde kan olanları başkan yaptırmayacağız. Biz 'Kürt yoktur' diyerek, bizleri inkar edenleri başkan yaptırmayacağız. Bizler halkımıza diktatörlüğü dayatanları başkan yaptırmayacağız. İşte Roboski katliamının hesabının biz Botan halkıyla bütün Türkiye ile büyük insanlıkla birlikte biz soracağız. Onlara insanlık dersi vereceğiz. Siz hep insanlık dersi verdiniz. Ama anlayana bunlarda anlama kabiliyeti yok. Biz bu katliamların hesabının sorarak da onlara insanlık dersi vereceğiz.

'Onlar tarihin çöplüğüne gidecekler'

İnsanlık dersini almadıkları durumda ait oldukları yere gidecekler. Tarihin çöplüğüne gidecekler. Düşecekler, düşecekler. Bakın şimdi çok şükür direnen halklar kazanıyor. Onuruna, birliğine sahip çıkanlar kazanıyor. 'Kobanê düştü düşecek diyenler' düşüyor. Biz onların insanlığı yere düşürmelerine izin vermeyeceğiz. Onlar isterlerse insanlık değerlerinin dışına çıksınlar. Kobanê'de izin vermediğimiz gibi. Seçim meydanlarında insanlığı savunurken izin vermediğimiz gibi onların insanlığı yere düşürmelerine izin vermeyeceğiz. 7 Haziran günü esas düşmenin ne demek olduğunu çok iyi görecekler.

'Dikişleri patlamış, çift dikiş atıyorlar'

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Başbakan Davutoğlu bölgeyi karış karış geziyorlar. Her gittikleri yere çift dikiş atıyorlar. Dikişleri patlamış ya çift dikiş atarak, kurtarırız sanıyorlar. Artık kaç dikiş atarsanız atın kurtaramazsınız. 7 Haziran günü bu zorba hükümetin varlığına son vereceğiz. Demokratik bir seçimin sonuçlarına razı olsunlar. Eğer bir parça yürekleri, insanlık ve siyaset ahlakları varsa 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarına razı olsunlar. Demokrasi bunu gerektirir. Hani bize demokrasi dersi vermeye çalışıyorlar.

'Tek çareyi hırsızlığa bağlamışlar'

Hırsızlık çeteleri kurmayacaksınız. Sandık sandık seçim merkezlerinde devlet kurumlarını kullanarak oy çalmayacaksınız. Halkın siyasi iradesine hakaret etmeyeceksiniz. Sandıktan çıkanı hep birlikte göreceğiz. Şırnak'ta yeni yaşam çıkacak. Bütün bölgede AKP hükümetini sıfırlayacağız. Onlar çaldıkları paraları hani bir türlü sıfırlayamadılar ya biz onlara sıfırlamak nasıl olacak hep birlikte göstereceğiz. 7 Haziran günü hep birlikte onları sandıkta sıfırlayacağız. Türkiye'nin dört bir tarafından bütün halkımız kaygı içerisinde. İnsanlar seçim öncesinde niçin kaygılanıyor. AKP'li olmayan herkes kaygılı. Halkları kaygılanmaya atanlar asla halka güven veremez. Onlar olsa olsa siyasi irade hırsızıdır. Hileden entrikadan başka bildikleri hiçbir şey kalmamış. Türkiye'ye yeni bir şey vaat edemiyorlar. Tek çareyi hırsızlığa bağlamışlar.

'Kellesi koltukta mücadele yürütüyoruz'

Dün Bingöl'de alçakça bir saldırı gerçekleştirildi. Hamdullah yoldaşımız Türkiye demokrasi şehididir. Bütün Türkiye halkları o demokrasi şehidine sahip çıkmalıdır. Her yerde halkımızın barış, demokrasi ve özgürlük isteği kazansın diye kellesi koltukta mücadele yürütüyor. Bir seçim arabasında dahi güvenle hareket edemiyorlar. Birçok yer de seçim çalışması yürüten arkadaşlarımıza sokakları dar ediyorlar. Bombalı saldırıdan tutalım, tehdide hakarete, evlerimizi bürolarımızı yakmaya kadar her türlü kalleşliği bize dayattılar. Seçimlere iki gün kaldı. Bu halk bütün saldırılara karşı dimdik ayakta ve 7 Haziran'da kazanacak. 7 Haziran'da Hamdullah yoldaşımızı katledenler kaybedecek. 7 Haziran'da ölümü dayatanlar kaybedecek. 7 Haziran'da özgürlük için direnen halklarımız kazanacak. Aynı zamanda Şırnak'tan bir haberimiz, bir çağrımız var. Hani Cumhurbaşkanı açılış açılış geziyor ya. Açılış adı altında AKP propagandası yapıyor ya 7 Haziran sonrası Erdoğan'ı biz açılışa değil ama biz kapanışa davet ediyor. AKP bürosunun kapılışına davet ediyoruz. 7 Haziran sabahı Şırnak halkı seçtiği vekillerle dört dörtlük vekillerle AKP bürosunun demokratik bir şekilde kapatacak. AKP'nin 7 Haziran'dan sonra gideceği ev kalmayacak. Cumhurbaşkanın 7 Haziran'dan sonra AKP'yi kapatmaya davet ediyoruz. Şırnak halkı bu gücünüzle bizlere dayatılan bütün saldırılara karşı bu birliğin bütün Türkiye halklarına zafer getireceğini çok iyi görüyoruz. AKP hükümeti 7 Haziran'da kendi sonunu görüyor. 7 Haziran'dan sonra sarayla karşı bu meydanlar kazanacak. Meydanlar saraylardan büyüktür. Bu meydanları dolduran halkımızın büyüklüğü o sarayı öyle bir küçültecek ki bilmem kaç odalı saray da oturamıyorlar. 7 Haziran'dan sonra o saray da dar gelecek onlara. 7 Haziran'dan sonra onları o saraylar da oturtmayacağız.

'Erdoğan kendini kurtarma derdine düşmüş'

Cumhurbaşkanı bugün bir miting konuşmasında demiş ki 'Sizi bu faşist Kürtlerden kurtaracağız' demiş. Botan halkı Cumhurbaşkanı'na diyor ki 'Ey Cumhurbaşkanı sen önce kendini kurtar kendini.' Sen kendini kurtarma derdine düşmüşsün. Bırak Kürtleri hiç kimseyi kurtaracak mecalin kalmamış. Çünkü çok iyi biliyor ki 7 Haziran'da HDP kazandığında bütün Türkiye'ye hesap vermek zorunda kalacak. Hırsızlığın, Kobanê'nin hesabının vermek zorunda kalacak. Halen o barbar çetelere taşıdığı silahların hesabının vermek zorunda kalacak. Cumhurbaşkanı bunun için kendini kurtarma derdinde düşmüş. Kürt halkı sizi yakasından sirkti. Bugün her yerde AKP hükümeti oy kaybediyor. HDP'ye gelen büyük insanlık çağrısına icabet eden ve AKP'ye sırtını dönüp halkıyla buluşan bütün eski AKP'li ve yeni HDP'lileri saygıyla selamlıyorum. Hepiniz hoş geldiniz. Sizin eviniz burasıdır. Artık Kürt halkı AKP'ye yüzünü dönmeyecek. Bugün AKP'den onurlu bir karar vererek HDP'ye geçen bütün kardeşlerimiz de en doğru kararı verdiler. AKP'yi yakalarından sirktiler ve haklarımızı yeni birleşik gücünü kurdular. Her yerde halkımızın kendisine gösterdiği tahammülün bittiğini gören AKP hükümeti daha fazla saldırganlaşıyor. Ama bugün çok net görüyoruz ki 7 Haziran'a sayılı günler kala onlar için de geri sayım başlamıştır. AKP hükümeti bitişin başlangıcına geldi. Yüzü tutup da bu halktan oy isteyemiyor.

'Onlar tarihe seçim güvenliğini bozan bir siyaset olarak geçecek'

Bunların ar damarı çatlamış. Her yer de saldırıya uğrayan bizler. Her yerde katletmeyle karşı karşıya kalan bizler. Her yerde faşist saldırılarla karşı karşıya kalanlar bizler. Utanmadan sıkılmadan 'tehditle oy alıyorsunuz' diyorlar. Tehditle kimin oy topladığını bütün Türkiye halkı çok iyi biliyor. Şırnak'ta da valisi kaymakamı bir taraftan tehdit ediyor. Kamu kurumlarında çalışan arkadaşlarımız tehdide maruz kalıyor. İdil'de olduğu gibi AKP tetikçileri halkımızın evlerini basıyor. Bu kadar zulümle karşı karşıya kalan bizler onlar hala mağduru oynuyor. Artık hiçbir yalanınıza halk inanmıyor. İki günlük süre boyunca karşınıza hile ve yalanlarla çıkacaklar. Aman değerli Botan halkı bugüne kadar göstermiş olduğunuzu duruşunuzu bundan sonra da en etkili şekilde korumanızı istiyorum. 7 Haziran'da onlara demokrasi dersinin ne olduğunu en iyi şekilde göstereceğiz. Onlar tarihin sayfalarında seçim güvenliğini bozan bir seçim arifesinde halkımıza savaşı dayatan bir siyasi iktidar olarak geçecekler. Ama tarihi sizleri ve bizleri direnen zaferini kazanan halk olarak yazacak. Hep birlikte 7 Haziran günü yeni bir tarih yazacağız.

Botan halkı gafillere pabuç bırakmayacak

Bütün Türkiye halkına sömürüyü dayatanlar en esaslı cevabı o gün alacaklar. Rojava'da inşa ettiğimiz yeni yaşamı Türkiye'nin her tarafından inşa edeceğiz. Her yerde yeni bir yaşamla buluşacağız. Bugün dört bir yanda saldırı düğmesine basanlar, kontrgerilla cinayetlerini, mitinglerimize saldırıları dayatanlar bir kez daha ders alacaklar. Botan nice ateş çemberinden geçti. Ey gafiller yıllar boyunca buralarda bir savaş cumhuriyeti kurdunuz. Şırnak faili meçhulleri, halkımıza dönük bütün kıyımları çok iyi biliyor. Yıllar boyunca bu saldırıları dayattınız da bu halkı teslim alabildiniz mi? Şimdi bu saldırılardan gelip geçmiş bir halkın karşısında çaresizsiniz. Bu zamana kadar zulme teslim olmamış, pabuç bırakmamış Botan bu saldırılara da asla ve asla papuç bırakmayacak. 7 Haziran'da o kıydığınız canlarımızın evlatları meclise girecek. Katlettiğiniz, inkar ettiğiniz bu halk o meclise girecek ve sizden hesap soracak. O katliamların hesabının soracak. Botan için de hesap sorma zamanı geldi. Zafer zamanı geldi. Bu zamanda bizlere katliamı dayatanlara karşı en büyük cevabı birlikte vereceğiz.

'Kadınlarımıza küfredenlere cevap vereceğiz'

Kadınlarımıza küfredenlere karşı DAİŞ gibi çeteleri besleyenlere karşı, her gün evimize ateş düşürenlere karşı, her gün şehirlerimize şehit cenazeleri gönderenlere karşı en esaslı cevabı vereceğiz. Bu halkın şehrine her gün şehit cenazesi geliyor. Halkımız bunlara asla ve asla oy vermeyecek. Artık halkımızın bu birleşik duruşu savaşa dayatanlara karşı çözümü açığa çıkartacak. 7 Haziran günü savaş siyaseti karşısında barışın siyaseti kazanacak. Bu zamana kadar hiçbir sorunu çözmeyen, halkımızın barış iradesini çiğneyen siyasi iradeye karşı kendi barışımızı getireceğiz. Onların savaş siyasetini de kendileriyle birlikte sandığa gömeceğiz.

'Zaferimizi çalacaklara karşı görevde olacağız'

7 Haziran'dan sonra Türkiye yeni iktidar alternatifini kazanacak. 7 Haziran'dan sonra da bu sefer bizler iktidara gelmek için yola çıkacağız. Bizim için 7 Haziran bir son değil, yeni bir başlangıç olacak. Buna inancımız tam çünkü her yerde bu coşku var. Yeni ellerle, omuzlarla birleştik artık Türkiye'nin dört bir yanında halklarımız sırtını AKP hükümetine döndü. 7 Haziran günü de bütün yiğit onurlu kadınlar AKP'ye, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a sırtını dönecek. Yüzümüzü geleceğe döneceğiz. 7 Haziran'dan sonra bütün kadınlar, gençler, ezilen emekçi halklarımız yüzünü halkların iktidarına çevirecek. Şırnak'tan İstanbul'a kadar herkes gücümüzü ve yeni yaşamın ne olduğunu çok iyi görecek. O zamana kadar bütünü gücümüzle zaferimizi çalmaya çalışacaklara karşı görev başında olacağız. Bütün Türkiye halklarını hırsızlara karşı uyanık olmaya davet ediyorum. Oylarımızın ve irademizin nöbetini tutacağız. Onlara da uyku yüzü göstermeyeceğiz. Bizlere yaptıklarının bedelini 7 Haziran'da o büyük zaferle görecekler. 7 Haziran'da halkımız kazandığı bu siyasi zihniyete karşı en büyük cevabını ortaya koyacak."

Güncelleme Tarihi: 04 Haziran 2015, 17:04