'TOPLUM KİRLENDİ'
Kaplan, önergesinin gerekçe bölümünde, yolsuzluk tartışmalarının toplumun birinci gündem maddesi olamaya devam ettiğine dikkat çekerek, "Kara para aklama, kayıtdışı ekonomi, rüşvet, ihaleye fesat karıştırma, iktidar olanaklarıyla haksız kazanç sağlama, kentsel dönüşüm, yanlış enerji politikaları, özelleştirme, taşeron, ihale kanunlarında 190 kez yapılan değişiklikler, mali aflar, kayırma, ayrımcılık, muhalefeti ekonomik olarak çökertme operasyonları, toplumun kirlenmesine yol açtı" dedi.
'NEREDEN BULDUN' KANUNU
Kaplan, 27 Eylül 1998 tarihinde çıkarılan 'Nereden Buldun' kanununun 9 Ocak 2003 tarihinde kaldırıldığına işaret ederek, "Vergi kaçıranlar, hazine arazilerini üzerlerine tescil edenler, 49 yıllığa kiralayanlar, Yap İşlet Devret Modeli, özelleştirme, mega projeler ve garantörlük uygulamaları, özel sektör, siyaset, mafya, küresel sermaye çıkar ağlarıyla; doğayı, tarihi, kültürü, ormanları, kıyıları, akarsuları, yaşamı tehdit etmeye başladı" ifadelerini kullandı.
'VATAN, MİLLET, DİN GİBİ GEREKÇELERLE YANDAŞLAR KORUNUYOR'
"İktidar olanağı ile yakınlarını milyarder edenlerin her gün konuşulduğu, yargının baskı altına alındığı, baskı yasalarının çıkarıldığı, otoriter bir rejime doğru yol alındığı, toplumda sinirlerin yay gibi gerildiği, öfkenin, itirazın yükseldiği gerilimli sürecin kamplaşmayı, kutuplaşmayı, ötekileştirmeyi, ayrımcılığı körüklediği çok tehlikeli bir döneme girilmiştir" uyarısında bulunan Kaplan, adil bölüşümün, vergi adaletinin olmadığını kaydetti.
Elli milyon kişinin yoksulluk ve açlık sınırı altında yaşadığını hatırlatan Kaplan, "Çok kazanın az, az kazanın çok vergi verdiği, krizin faturalarının dolaylı vergilerle halka yüklendiği adaletsizlik, toplumu derinden yaralıyor" diyerek, şunları ifade etti:
"Vatan, millet, din gibi gerekçelerle, yandaşların korunduğu kollandığı bir ortamda, şeffaflık, temiz toplum, ahlaki konuların konuşulamadığı, yolsuzluğun kanser gibi yayıldığı, hükümetin imar, inşaat, kentsel dönüşüm, ihale konularında açıkladığı 'şeffaflık paketi' seçim sonrasına ötelenmiş; Meclis'te dört partiden oluşan ve uzlaşmaya varılan 'etik komisyon' kurulması da seçim sonrasına bırakılmıştır.
Başbakanın, hükümetin geçerli dediğine Köşk ayar çekmektedir. Siyasi bir krizin arifesindeyiz, hükümet artık hükümet edemez duruma düşmüş, gündem sanal başkanlık sistemi tartışmalarına boğulmuştur.
Anglosakson ülkelerde mükellefler nereden kazandıklarını ispatlamak zorundayken, ABD'de IRS vergi denetmenleri, 'açıkla' sorgulaması yaparken, AB ülkeleri yolsuzlukla mücadele ederken, Türkiye kuralsızlığın hakim olduğu bir kargaşaya sürüklenmektedir."
'SOSYAL ÇÜRÜMÜŞLÜK ARTTI'
HDP Milletvekili Kaplan, kuvvetler ayrılığının hakim olduğu demokratik rejimlerde; hukuk ve bağımsız yargının toplumun güvencesi olduğunu vurgulayarak, totaliter ve 'tek adam' rejimlerinde ise sosyal çürümüşlüğün arttığını belirtti.ANF