Orman ve Su İşleri Bakanı Sayın Veysel Eroğlu’a önerge veren Akdoğan, Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 99. maddesi gereğince yazılı olarak verilen önergenin cevaplandırılmasını istedi.
Hakkari Milletvekili Akdoğan,”Yaz ayların başlamasıyla beraber her yıl olduğu gibi bu yılda Türkiye’nin belirli bölgelerinde orman yangınları meydana gelmektedir. Türkiye’nin bulunduğu coğrafik konum gereği orman yangınların yaşanması çoğu zaman olağan bir durum olarak değerlendirilmektedir.
Ancak son yıllarda yaşanan orman yangınların yaşandığı bölgeler göz önüne alındığında ülkenin tümü için bu durum olağan olarak değerlendirilmemektedir. Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu bölgesinde özellikle Dersim, Hakkari, Şırnak ve Diyarbakır’ın ilçelerinde büyük çapta doğa tahribatına neden olan bu yangınların her yıl aynı yerde yaşanması olağan bir durumdan ziyade bilinçli bir şekilde çıkarıldığı konusunda ciddi bir kanaat söz konusudur.
Bahsi geçen bölgelerde güvenlik güçlerin bilinçli olarak yangın çıkarıldığı konusunda iddialar bulunmaktadır. Dersim 4. Tugay Komutanlığı’nın açtığı ateş sonucunda ormanlık bölgede çıkan yangının bir çok yerleşim yerini tehlike altında bırakmıştır. Yine son olarakŞırnak’ın Cudi ve Kato Dağlarında çıkan ve cıvar köyleri etkileyen yangınların askeriyenin top atışları sonucunda çıktığı iddialar arasındadır.
Aynı şekilde Diyarbakır’ın Lice ilçesinin Fis Ovası’nda çıkan yangının Diyarbakır 8. Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan kalkan savaş uçaklarının Lice ilçesine bağlı Şehit Amed Şehitliği ile Yolçatı, Hedik ve Birlik köyleri çevresine yanıcı maddeler bıraktığı, bırakılan maddelerin yangına sebep olduğu iddiaları basında yer almaktadır.
Yaşanan bu doğa katliamı karşısında devletin takındığı tavırve yangınla mücadele etme konusundaki pasif duruşu bu iddiaları doğrular niteliktedir. Yerel yöneticilerin ve bölge halkın yangınların söndürülmesi konusunda talepleri, devletin ilgili birimleri tarafından yeteri kadar karşılanmadığı için kendi imkan dahilinde müdahale etmişler. Bu müdahale sınırlı olduğu için büyük bir doğa tahribatının yaşanmasının önüne geçilememiştir.
Bu bağlamda:
Son beş yılın orman yangınları istatistiği nedir? Bu istatitisliğin bölgelere göre dağılımı nasıldır?
- Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde çıkan orman yangınların sebebi olarak, güvenlik güçlerin neden olduğu,bilinçli bir şekilde çıkarıldığı iddiası bakanlığınız tarafından araştırılmakta mıdır?
- Yıllardır aynı bölgede orman yangınların meydana geliyor olması, buralarda orman yangınlarıyla mücadele etmek için nasıl bir eylem planını oluştur muşsunuz?
- Orman yangınların meydana gelme olasılığı yüksek olan bu bölgelerde, yangınlarla mücadele etmek için bakanlığınız bünyesinde yeterli sayıda teknik donanım ve personel var mıdır? Bunları sayısal oranları nedir?
- Yerel yöneticilerin ve yöre halkın çoğu yerde orman yangınlarına sadece kendi imkânlarıyla müdahale etmesi ve yapılan yardım çağrıların karşılıksız kalmasının gerekçesi nedir? Bakanlığınız neden yeterli müdahalede bulunamamıştır?
- Basında çıkan, bakanlığınızın girişimlerine rağmen İçişleri bakanlığın buna engel olması ve emrin yukardan verildiği ilgili iddialar ne derece doğrudur? Bakanlığınız böylesi bu durumda inisiyatif sahibi değil midir?” dedi.
