Görülecek duruşma öncesi Kazanhan ailesi avukatı Filiz Ölmez, yargılamanın bugüne kadar ki seyri ve çıkmasını bekledikleri karar hakkında Dicle Haber Ajansı’na (DİHA) konuştu.

Ölmez, 15 Temmuz darbe girişimine karışmış birçok güvenlik görevlisinin tutuklandığını, ancak bölgede polis kurşunuyla hayatını kaybeden çocukların adalet arayışında ise işleyişin farklı olduğunu ifade etti.

“Suç örgütlü bir şekilde işlendi”

Nihat Kazanhan cinayetinin de bu ender davalardan biri olduğunu ve suçun işlendiği ilk günden bu yana dosyadaki delillere dayanarak cinayetin örgütlü ve organizeli bir şekilde işlendiğini savunduklarını belirten Ölmez, ancak var olan bütün somut delillere rağmen savcılığın dosyayı genişletmediğini kaydetti.

Ölmez, “Suçun örgütlü bir şekilde işlendiğini sanıklardan biri yazdığı mektupta dahi itiraf etmişti. Biz de bütün bunlara dayanarak, suçun organize olduğunu, görevin kötüye kullanıldığı ve kendini savunamayacak bir çocuğun öldürülmesi gibi benzeri birçok hak ihlaline yönelik suç duyurusunda bulunduk, ama bu talebimizde takipsizlikle sonuçlandı” dedi.

“Karar emsal olabilir”

Eskişehir’den C.A. isimli bir kişinin Cumhurbaşkanlığı’na başvurarak, Nihat Kazanhan’ı öldüren polisin tutukluluğunun sonlandırılmasını ve polislerin onure edilmesi talebinde bulunmasını da hatırlatan Ölmez, bütün bunların toplumsal adalet anlayışına zarar verdiğini söyledi.

Cinayete dair hazırlanan Adli Tıp raporunun da bugüne kadar ki beyanlarını doğruladığını belirten Ölmez, yarın ki duruşmaya yönelik beklentilerini “Çocuğa yönelik işlenmiş bu suçun biz FETÖ örgütüyle bir bağı olduğunu düşünüyoruz. Çünkü en baştan beri bu suçları işleyen karanlık bir güç vardı. Bir an evvel sanığın caza alması ve onunla beraber bu suça ortak olan herkesin cezalandırılması talebimizdir” dedi.

Ölmez, yargılamanın adaletle sonuçlanması halinde verilecek kararın Türkiye’de emsal olabileceğini ve çocukların öldürülmesinin önünü kapatabileceğini de söyledi.

Ne olmuştu?

12 yaşındaki Nihat Kazanhan Şırnak’ın Cizre ilçesinde 14 Ocak 2015 günü polisin açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti.

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kazanhan’ın ölümünden bir gün sonra, 15 Ocak’ta İçişleri Bakanı’ndan bilgi aldığını ve Kazanhan’ın ölümünde emniyet görevlilerinin herhangi bir sorumluluğu olmadığını açıklamıştı.

İçişleri Bakanlığı’ndan 20 Ocak’ta yapılan yazılı açıklamada ise “Bazı güvenlik görevlileri kusurlu olabilir” denilmişti.

Kazanhan’la ilgili yürütülen soruşturmaya savcılık tarafından gizlilik kararı konulmuştu.

Kazanhan’ın öldürülmesi ile ilgili 28 Ocak’ta görüntülerin ortaya çıkmasından sonra 29 Ocak’ta Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, olay günü görev yapan Mardin Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube’sinde görevli polis memuru H.V. şüpheli olarak gözaltına alınmış ve tutuklanmıştı. Olay yerindeki boş mermi kovanlarının tutuklanan polisin üzerinde zimmetli olan av tüfeğine ait olduğu belirlenmişti.

Malatya Cezaevi’ne gönderilen H.V. daha sonra olayla ilgili Cizre Cumhuriyet Savcısı ve Cizre Sulh Ceza Mahkemesi’ne verdiği ifadesinde M.N.G. adındaki polisin yaptığını söyleyince tahliye edildi.

H.V.’nin ifadesinde Nihat Kazanhan’a ateş ederek öldürdüğünü öne sürdüğü özel harekat polisi M.N.G. ise Ankara’da tutuklandı.

Kazanhan’ın polis ateşiyle öldürülmesine ilişkin davanın ilk duruşması Cizre Ağır Ceza Mahkemesi’nde 7 Mayıs’ta görülmüştü.

Davada dördü tutuksuz, biri tutuklu beş polis yargılanıyor.

Cizre’de 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ın polislerce öldürülmesiyle ilgili İçişleri Bakanlığı’na maddi ve manevi tazminat davası açılmıştı.İmc