Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Habertürk Televizyonu'nun yayınına konuk oldu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Karadeniz gezisi ve bazı gazetecilerle fotoğraf çektirmesini değerlendiren Muharrem İnce, "Sayın İmamoğlu'nu eleştirenler Erdoğan'ı eleştirmiyorsa çifte standarttır bu. Belediye başkanının gezmesi, hangi gazeteciyi davet edeceği kendi bileceği bir iş. Ama şunu söyleyeyim, gezmesi büyük risktir. İstanbul'da sel, yangın, deprem olur. Büyük risktir. Takdir kendisine aittir" diye konuştu.
'ERDOĞAN ARTIK YORGUN'
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Türkiye'nin sorunlarını çözemeyeceğini belirten İnce, "Erdoğan artık yorgun, Türkiye'nin sorunlarını çözemez. Fakat tek hikayemiz Erdoğan'ı göndermek olursa onu gönderirsin ama kendin de kısa sürede gidersin. Onun için eğitim, Suriyeliler, laiklik, yolsuzluk, kamu ihale konusunda anlaşmak lazım" dedi.
"Cumhurbaşkanlığı seçimi ikinci tura kalırsa tabii ki Kemal Kılıçdaroğlu'nu desteklerim" diyen İnce, "Ama ben kalırsam onlardan da destek beklerim. Gerekirse ikinci tur için partimizde üyelerimizin önüne sandık koyarız. Çünkü Erdoğan'ın Türkiye'ye vereceği artık bir şeyi kalmadı" ifadelerini kullandı.
'ALTILI İTTİFAKTAN UZLAŞI ÇIKACAĞINA İNANMIYORUM'
Muharrem İnce, güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışması yürüten CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti ve Gelecek Partisi'nin görüşmelerinden uzlaşı çıkacağını düşünmediğini dile getirdi:
"Ben altılı ittifaktan uzlaşı çıkacağından inanmıyorum. Biri kamulaştıracağız diyor, öteki bu çağda olmaz diyor. Biri Suriyelileri göndereceğiz diyor, diğeri gönderemezsin diyor. Ergenekon'da birisi dosyayı yeniden açacağız diyor, diğeri ertesi gün rahmetli Ali Tatar'ın ziyaretine gidiyor. Laiklik konusunda tek kelime konuşamıyorlar. Eğitimi tarikatlara, cemaatlere bırakacaklar mı, bırakamayacaklar mı tek kelime edemiyorlar. Biz Memleket Partisi olarak bırakmayacağız. Eğitimi bilimsel laik bir hale getireceğiz. Suriyelileri göndereceğiz. Bir başka örnek cemevlerini konuşamıyorlar. Atatürk'ü tartışacak mısınız, tartışmayacak mısınız? Sözde Ermeni soykırımını tanımıyorum diye yazacaksınız. Uzlaşma metnine 'tarihi gerçekler' diye yazamazsınız." / Duvar