Geçen 5 gün boyunca her yürüyüş öncesi kısa bir açıklama yapan Kılıçdaroğlu, bu kez açıklama yapmadan yaklaşık 3 bin kişinin katılımıyla yürüyüşe başladı. Yürüyüş güzergahında askerlerin görev yaptığı görülürken, yolun çevresinde bulunan dağlarda ise komandoların bulunduğu görüldü.

CHP lideri Kılıçdaroğlu’na yürüyüşün 6’ncı gününde, eşi Selvi Kılıçdaroğlu, CHP’li milletvekilleri, Türkiye’nin farklı noktalarından gelen partililer, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Kani Beko, işçiler ve çok sayıda yurttaş destek verdi.

Siyasal iktidarın yürüyüşle ilgili eleştirilerini anlamadığını belirten Beko, “İnsanların bir adalet arayışı var. Nisan ayında bir anayasa değişikliği seçimi oldu. YSK milyonlarca oyu gaspetti, tabii ki bu insanlar adalet arayacaklar. Enis Berberoğlu milletvekilliği öncesi bir gazeteciydi. MİT TIR’ları davasında tüm dünya bu haberleri yazdı. Enis Berberoğlu hakkında alınan siyasi bir karardır” dedi.

PARTİ TOPLANTISINI YOLDA YAPTI

Yürüyüşçüler öğle saatlerinde Kızılcahamam ilçesini geride bırakarak Ankara- Bolu il sınırına yaklaştı. İl sınırı yakınında mola veren partililer ve yürüyüşe katılanlar açık havada yapılacak haftalık grup toplantısını beklemeye başladı.

Parti toplantısı Çamlıdere Sapağı’nda yapıldı.

CHP Ankara milletvekili Levent Gök’ün yöneteceği grup toplantısının başlama saati 13.30 olarak belirlendi.

Daha önce 2012 yılında Tandoğan’da açık havada grup toplantısı yaptıklarını hatırlatan CHP Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı “Türkiye o dönemde yine çok gergindi. Son derece doğal ve etkili olacak bu grup toplantımız. Her salı olağan grup toplantısını yapıyoruz ve ziyaretçileri mecliste ağırlıyoruz. Şimdi ise bu doğal havada bol oksijen içerisinde halk ile bütünleşerek daha güzel bir toplantı gerçekleştireceğiz” dedi.

YOL ÜZERİNDE PARTİ TOPLANTISI

CHP grup toplantısı saat 13.30’da Çamlıdere Sapağı’nda yapıldı. Kılıçdaroğlu konuşmasında özetle şunları söyledi:

FİRAVUN LÜTUF OLARAK SUNAR: Bir insan olarak adaleti savunacağım ve hep adaletten yana olacağım. Birisi (Cumhurbaşkanı Erdoğan) bana yürüyüşümü lütuf olarak hatırlatıyorsa, ben de ona diktatör olduğunu hatırlatıyorum. Adalet Yürüyüşü’nü ancak Firavun lütuf olarak sunar. Ben tek başıma yürüyecektim. Bu yürüyüşte beni yalnız bırakmayan, adaleti savunan bütün yurttaşlarıma sevgimi, muhabbetimi gönderiyorum.

UMUTSUZLUĞA KAPILMAYIN: Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmayın. Nerede bir baca tütüyorsa orada adalete savunan birileri vardır. Diyorlar ki ‘Adaleti niye yürüyerek arıyorsunuz?’. Ama, memlekette adalet olduğunu söyleyemiyorlar. Adalet Allah’ın emridir. Adaletin aksaklıkları, eksiklikleri vardı, ama çökmemişti. 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra yüzbinler sokağa indi. Çünkü onlar adaleti arıyordu. Ama iki 15 Temmuz var; halkın 15 Temmuz’u, Saray’ın 15 Temmuz’u. Bunu asla unutmayın. Halkın 15 Temmuz’unda bayrağa ve demokrasiye sahip çıkıldı. Ama geldik 20 Temmuz’a yani Saray’ın 15 Temmuz’a. Halkın 15 Temmuz’u gündeme gelmesin diye özel çaba sarfediyorlar.

İKİ İSİM NİYE KOMİSYONA GELMEDİ? 15 Temmuz darbe girişimini aydınlatmamak için her şeyi yapıyorlar. TBMM Darbe Komisyonu’na en kritik iki isim Genelkurmay Başkanı ve MİT Müsteşarı gelmedi. Yeri gelince gazi Meclis diyorlar, o zaman niye gelmiyor senin iki bürokratın. Ne yaptılar 15 Temmuz’da bu iki isim. Çünkü 20 Temmuz darbesi yapıldı.

NURİYE VE SEMİH’E SELAM: Haksız yere görevlerinden ihraç edilen iki eğitimci Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın mücadelesiyle edemeyince, ‘terörist ilan edelim’ deyip hapse attılar. Açlık grevindeki iki değerli isme buradan selam gönderiyorum.

DARBE SÜRECİ YAŞANIYOR: Türkiye’de niye 156 gazeteci cezaevinde. Çünkü bir darbe süreci yaşanıyor. Bunu kendilerine de söyledim.

TALİMAT VERDİĞİNİ İSPAT EDERSEM İSTİFA EDECEK MİSİN: Bana 138. maddeyi hatırlatan beyefendiye açık ve net çağrı yapıyorum. Senin hükümetinin mahkemelere talimat gönderdiğini ispat edersem istifa edecek misin? Sen namuslu bir insan gibi görevinden istifa edecek misin? Ben ispat edemezsem istifa edeceğim çünkü ben namuslu ve onurlu bir insanım.

GEL TELEVİZYONDA KONUŞALIM: Kendisinin bulunduğu konum farklı bir konum namustan onurdan haysiyetten söz ediyorsan gel karşıma senin televizyonunda tartışalım. Sen de konuş adaletten ben de konuşayım adaletten. Sen de konuş taşeron işçilerden ben de konuşayım taşeron işçilerden. Vallahi ben adam dövmem. Medeni insan gibi oturur konuşurum.

KOLTUK KORKUSUYLA YAPIYOR: Bütün bunlar 2019’un korkusu nedeniyle oluyor. Ya koltuk giderse. Koltuğun hakkını vereceksin, kul halkı yemeyeceksin. Sanıyor ki 2019’da da bir mühürsüz seçim ayarlarım buna izin vermeyeceğiz. 2019 Türkiye’de demokrasinin şaha kalktığı yıl olacaktır.

ALTAN ÖYMEN 85. YAŞINI KUTLADI

Öte yandan yürüyüşün bugünkü etabına CHP eski Genel Başkanı ve gazeteci Altan Öymen de katıldı. Bugün 85 yaşına giren Öymen’in doğum günü olduğu parti otobüsünden anons edildi.

Yürüyüşe katılanlar Öymen’i alkışlarla kutladı.

ÖYMEN: YOLUN SONUNDA İNŞALLAH DEMOKRASİ GELİR

Adalet Yürüyüşü Anı Defteri’ni imzalayan Altan Öymen, kendisine yapılan doğum günü sürprizi hakkında basın mensuplarına bir açıklama yaptı. Öymen, “Nezaketen yaşımı soran pek olmuyor ama Bugün 85 yaşıma bastım. Bugüne bu arkadaş topluluğu içinde, böyle bir vesile ile bulunduğum için de çok mutluyum” dedi.

Adalet Yürüyüşü’ üzerine de açıklamalarda bulunan Öymen, anayasanın 34’üncü maddesini hatırlatarak, şunları söyledi: “Burada herkesin gösteri, yürüyüş yapma hakkının kullanılması vardır. Buraya katılan bütün arkadaşlarımı tebrik ederim. Bu yolun sonunda da inşallah Türkiye’ye demokrasi geleceğine inanıyorum.”
(DUVAR)