Yüreğim çıkmazlara girmiş çaresizce unutulmuşların diyarındayım bugün. İnsanlar, hayvanlar ve yaşama dair ne varsa hiçbiri merhem olmadığı günlerin izleyicisiyim garipçe.
Umutsuz bir yaşama adım atmış coğrafyanın az da olsa umut bekleyen bir ağacın gölgesinde oturmuş, hüzünlü bir şarkının dinleyicisiyim kimi zaman.
Unutulan hayallerin, hülyalarla dolmuş bir dünyanın ezilmişlik ve bıkkınlığın çekmezliğinden utanmak ve sitem etmek, dışarıya bakarken çocukluğum gelir aklıma. Oynarken ya da toprakla kucaklaşırken; ama bugünden saymayın bu oynama ve kucaklaşmayı çünkü şuan dışarıya çıkmayı dahi göze alamayan kötü bir ortamın melül bir tanığıyım.
Yıkılmışlığın en derin yaşandığı bu mevsimin belki yine de olumlu bir havaya evirilmesi adına umut bekleyen hüzünlü bir gecenin sabahında…
Kür dengbejliğinin miri olan Evdalé Zeyniké nin acı dolu hayatındaki izlerinin gerçek sanat görünümü ya da aydınlık dünyası içine kapanan Aşık edebiyatının son temsilcisi olan Aşık Veysel’ in bazen yürek dolu sanatının umuda ışık tutması adına hep gülümseyenin en son haliyim.
Artık, evlerdeki damların üstüne konmayan Güvercilerin çırpınışlarında sevda, kavallarının sesi dahi bozulmuş, divan dengbéjlerinin çiyayé sipané de o sedasız çalınışların pençesinde durmaktayım gizlice…
Solmuş hazan mevsiminin bahçelerinde, toprağın üstüne düşmüş sararmış yaprakların kimi zaman rüzgara kaptırılmış hayallerinin fedakarlığında, kışa hazırlık yapmayı içten gelmeyen bir kadının tezekleri saklamak adına esmeyen bir havanın en bariz gözlemcisiyim.
Dağlarına kar yağmış memleketimin son bir sonbahar şarkısının çalmasını bekleyen yüreğim ve hislerim…
Tarlalara düşerek güz renginin son halini almış toprakla buluşan yaprakların, az da olsa mutluluk verecek hallerini beklemek.
Dışarıda farklı dillerden insanın içini açan şarkıları, klamları, stranları dinlemek için vicdanların en derin görünen yarasıyım.
Ya da kuşların o güzel seslerine tanıklık etmeyi iple çekerken…
Bağlamamın tellerine ses vererek kaybolmuş mızrabımı arayan sessiz bir dünyanın en masum şarkısıyım.
Ve sitem eden haykıran bu yüreğim, kederle acıyla ve umutsuzlukla bu hüzünlü sonbaharın sararıp dökülmüş umutlarına umut beklemek geleceğe yepyeni bir adım atmayı arzulayan kim bilir belki de azimli bir bekçisiyim.
Güncelleme Tarihi: 18 Kasım 2015, 22:12