'Kobanê'de toprağa verilen bir ağaçtı Silav'

Önce Şengal'de, ardından da Kobanê'de DAİŞ çetelerine karşı savaşan YPJ'li Şirin Kalkan (Silav Serda), Kobanê'nin özgürleştirilmesinin ardından başlatılan operasyonlarda hayatını kaybetti.

'Kobanê'de toprağa verilen bir ağaçtı Silav'
Kızının 14 yaşında PKK'ye katıldığını anlatan baba Ali Kalkan, "Dağda insanlara selam duran bir ağaçtır Silav. Silav Kato'da ekilen bir ağaçtı. Ama Kato'da yeşermedi. Fidanı aldılar ve Kobanê'de toprağa verdiler. Kobanê'de toprağa verilen bir ağaçtı Silav ve ben her zaman o ağacın gölgesinde olacağım" diyerek duygularını anlattı. 

Bin yıllardır Êzidî inancını günümüze taşıyan Şengal halkının varlığını hazmedemeyen DAİŞ çetelerine karşı kadın ruhuyla direnen YPJ'li Şirin Kalkan (Silav Serda), Ezidî kadınların öz savunması için Şengal'de aylarca keskin nişancı olarak savaştı. Sistemin tecavüzcü anlayışına karşı gelerek yer aldığı saflarda kadın özgürlüğünü yücelten Kalkan, 1995 yılında Van'da doğdu. Yurtsever bir ailede büyüyen Kalkan, yaşadığı Xumar (Dalbast) köyünde çocukluk döneminden itibaren gerilla ile tanıştı. Kalkan, 7 yaşında başladığı okulu 5'nci sınıftan sonra sistem okulu olduğu gerekçesiyle terk etti. 90'lı yıllarda Kürt halkına yapılan hakaretleri daha fazla kaldıramayan Kalkan, 2010 yılında mücadele saflarına katılım kararı aldı. PKK saflarında yer aldığında henüz 14 yaşında olan Kalkan, küçük yaşına rağmen özgürlük için dağların yolunu tuttu. Hakkari'de Nevroz kutlamaları sırasında Cihan Ertuş'un kameralar karşısında kolunun kırılması, Kalkan'ın katılım kararında etkili oldu. Kalkan, 5 buçuk yıllık PKK mücadelesinden sonra DAİŞ çetelerinin Şengal'e saldırması üzerine Ezîdi kırımını durdurmak için Şengal'e gitti. Şengal'de 3 ay savaştıktan sonra DAİŞ çetelerinin Kobanê'ye saldırması üzerine Kobanê'de mücadelesine devam etti. YPJ birliklerinde keskin nişancı olarak özgürlük ruhuyla DAİŞ çetelerine karış kadın direnişini yücelten Kalkan, Kobanê direnişinde yaşamını yitirdi. 

14 yaşında PKK saflarına katıldı 

Kuzey Kürdistan'da 5 buçuk yıllık mücadelesinin ardından YPJ'ye katılan Şirin Kalkan'ın (Silav Serda) yaşamını anlatan baba Ali Alkan, köylerinin devlet tarafından yakılmasının ardından Van'a geldiklerini, ancak Kürdistan davasından asla vazgeçmedikleri ifade etti. Şehir hayatına alışamadıkları için tekrar kendi köyleri olan Xumar'a (Dalbast) döndüklerini söyleyen Kalkan, kızını okuması için şehirde bıraktıklarını belirtti. Ancak kızı Şirin'in okula gitmeyi reddettiğini söyleyen Kalkan, 2 yıl da köy okulunda okuduktan sonra Şirin'in 14 yaşında gerilla mücadelesiyle buluştuğunu ifade etti. Kızının PKK saflarına çıkışını anlatan Kalkan, "Hastalanmıştı Van'da hastaneye gitti. Van'a gittikten sonra harekete katıldığını öğrendik. Kato Dağı'nda kızımı görmeye gittim. Onu orada gördüğümde, 'Kızım eğer sen bu barış yükünü taşırsan arkandayım' dedim. Başım diktir" ifadelerini kullandı. 

'Mücadelemi başkası devralsın' 

2013 Nevrozu sonrasında PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın çağrısıyla geri çekilen PKK'liler arasında kızının da olduğunu söyleyen Kalkan, Silav'ın mücadele saflarının boş kalmasını asla istemediğini dile getirerek, "2004'te Şirin'den Metina bölgesinden haber geldi. 'Eğer ben şehit düşersem uğruna canımı verdiğim mücadelede yerimi biri alsın' dedi. Şirin Kobanê için savaştı. Adı Şirin'di. Benim yüreğimde de şirindi. Ama Kobanê benim için Şirin'den de şirin" diye konuştu. 

'Silav dürüstlüğü selamlamak demektir' 

Kalkan, kızının kod adının onunla bütünleştiğini belirterek, "Silav dürüstlük anlamına gelir. Dağda insanlara selam duran bir ağaçtır Silav. Yağmur veya kar yağdığında insanlar o ağacın altında korunur. Ağacın dalları ıslanmanı da güneşten yanmanı da önler. Yani o ağaç koruyucudur, Silav da öyleydi. Şengal ve Kobanê'deki mağdur insanlarımız bu ağacın altında korudu kendini. Bu ağaç Silav'dı. Silav Kato'da ekilen bir ağaçtı. Ama Kato'da yeşermedi. Fidanı aldılar ve Kobanê'de toprağa verdiler. Kobanê'de toprağa verilen bir ağaçtı Silav ve ben her zaman o ağacın gölgesinde olacağım" diye konuştu. 

'Kobanê'nin özgürlük müjdesini verdi'

Önceden Kobanê'nin adını dahi duymadıklarını belirten Kalkan, kızı Silav'ın sayesinde Kobanê'nin kendi toprakları olduğunu öğrendiklerini söyledi. Kalkan, artık Kürdistan'ın dört parçasında da özgürlüğe doğru gidildiğini dile getirdi ve "Ben şimdiye kadar toprağım Van'dı diye düşünüyordum. Ama artık Kobanê'de de var. İran'da ve Kürdistan'ın dört bir parçasında toprağım var. Şimdi tüm Kürdistan benim. Kızımın kanının döküldüğü Kobanê topraklarında yaşamak istiyorum. Kobanê'de kızımın mücadelesine sahip çıkacağım" ifadelerini kullandı. Kızı Kalkan'ın Arin Mirkan'ın yolundan gittiğini belirten Kalkan, Silav'ın ve tüm şehitlerin mücadelesinin devam edeceğini belirtti. Kalkan, Kobanê özgürleştirildiğinde kızı Silav'ın Kobanê'den özgürlük haberini televizyondan verdiğini söyleyerek, "Biz o akşam televizyonda yine Silav'ı gördük, açıklama yaptı. 'Kobanê'yi özgürleştirdik' diyerek müjdeyi verdi" dedi. 

'Küçük yaşına rağmen çok cesaretliydi'

Şirin Kalkan'ın annesi Xezal Kalkan da kızının gerilla olma hayaliyle büyüdüğünü dile getirerek, Kürt özgürlük mücadelesi devam ederken, başka bir şeye emek sarf edemeyeceğini söyledi. Anne Kalkan, kızının 14 yaşında böylesine zorlu bir mücadeleyi kaldıracağını tahmin edemeyeceğini ifade ederek, "Çok akıllı ve cesaretliydi. 14 yaşında katılma cesareti göstermişti. Hareketi yaşına göre büyüktü ama başarıyla omuzlarında taşıdı" dedi. Kızının YPJ direnişiyle Kobanê'yi özgürleştirdiğini vurgulayan Kalkan, kızının mücadelesinin kadının cesaretinden geldiğini söyledi. Kadın direnişinin Kobanê'yi özgürleştirdiğini söyleyen Kalkan, "Kadının mücadelesi kadının cesaretine bağlı. Kadının cesareti varsa erkek kadın fark etmez mücadele edebilir. Herkes bu hareketi taşıyamaz" dedi.DİHA

Güncelleme Tarihi: 07 Mart 2015, 10:54
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER