Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine Bursa 1. İnfaz Hakimliği, İmralı Adası’nda tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan ile diğer tutukluların her türlü ziyaretçi, yazılı haberleşme ve telefon görüşmeleri haklarını Olağanüstü Hal (OHAL) süresince yasakladı.
Mahkeme “Hükümlülerin ziyaretçi kabulünün yasaklanmasını, yazılı haberleşmeleri ile telefonla görüşmelerinin kısıtlanmasına, dışarıyla ilişkisinin, ziyaretçi kabulünün ve telefon görüşmelerinin kısıtlanmasına, hükümlü avukatlarının vereceği belgelerinin kısıtlanmasına” karar verdi.
Öcalan’ın avukatlarından açıklama
Asrın Hukuk Bürosu, yaptığı yazılı açıklama ile karara tepki gösterdi.
Açıklama şöyle:
“Söz konusu infaz hakimliğinin kararında müvekkilimiz hakkında ‘…bu aşamada örgüte ülkemizi zora sokacak emir ve talimat verebileceği değerlendirildiği…” belirtilmektedir. Oysaki kamuoyunun da çok yakında bildiği üzere Sayın Öcalan son yıllarda gösterdiği politik hamle ve öngörülerle ülkeyi birçok kez kaosun, krizin eşiğinden kurtarmıştır. Bu yönüyle de ilgili tanımlama müvekkilimizin politik gerçekliğini de çarpıtmaktadır.
“Bursa 1. İnfaz Hakimliği kısıtlama kararını 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirleri’nin İnfazı Hakkındaki Kanunun 114/2-3, 115/1-b ve 59/4. maddelerine dayandırmaktadır. Kısıtlama kararına dayanak yapılan 114/2-3 ve 115/1-b maddeleri ‘Tutukluların Hakları ve Kısıtlayıcı Önlemler’ başlığında düzenlenmiş olup hükümlüler için yapılan düzenlemeler değildir.
“‘Soruşturma ve kovuşturmanın selameti’ mantığı üzerinden sadece tutuklular için yapılan bu düzenlemelerin hükümlü müvekkil ile hukuki hiçbir bağı bulunmamaktadır.
“Ortada müvekkilimiz ile ilgili, yukarıdaki maddeler anlamında herhangi bir soruşturma veya kovuşturma bulunmamaktadır. Müvekkilimizin yasalar kapsamında hükümlü olduğunu bu vesileyle tekrar hatırlatmak isteriz.
“Kısıtlama kararına dayanak yapılan bir diğer madde olan 59/4. madde ise tamamen cezaevlerinde gerçekleşen avukat-müvekkil görüşmelerinin içeriği ile ilgili bir düzenleme olup hakkın kendisini, özünü tamamen ortadan kaldırmamaktadır.
“Dört başlıkta sıralanan kısıtlama kararlarına bakıldığında genel olarak ziyaretçi ve iletişim hakkı sınırlandırmalarıdır. Oysaki anılı kararda avukat görüşme hakkının kısıtlandığı yönünde bir karar olmadığı gibi hâlihazırda kanunen vekil-müvekkil görüşmelerinin sınırlandırılması da söz konusu olamaz.
“Yakın tarihimizden de biliyoruz ki, ülkemizde gerçekleşen her üç darbe dönemleri başta olmak üzere sıkıyönetim ve olağanüstü hal koşullarında cezaevlerinde avukat görüşmeleri engellenmemiştir. Avukat görüş hakkının bu denli kısıtlanması ilk defa müvekkilimizle ortaya çıkan bir hukuksuz uygulamadır.
“Hukuki dayanaktan yoksun bu karara itirazımızı en kısa sürede yapacağımızı ve büro avukatları olarak müvekkilimiz ile görüşmek için her gün başvuru yapacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz.” İmc
Güncelleme Tarihi: 22 Temmuz 2016, 18:38