DÖKH, Roboski raporunu katliamı gizleme amacı taşıdığına dikkat çekerek, Roboski katliamının faillerinin açığı çıkartılması için kadınlara mücadeleyi yükseltme çağırısında bulundu.


Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH) tarafından Mardin'in Derik ilçesinde eşiyle birlikte gözaltına alındıktan sonra Mardin İl Emniyet Müdürlüğü'nde 2 aylık hamile olan Yasemin Yılmaz'ın düşük yapması ve Meclis Uludere Alt Komisyonu'nda kabul edilen Roboski katliamı raporuna ilişkin yazılı açıklama yaptı.

'Yasemin Yılmaz'ı sahiplenmeye çağırıyoruz'

8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Yılmaz'ın polis şiddetine maruz kaldığının belirtildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: "Yasemin Yılmaz arkadaşımız polis şiddetine maruz kalarak gözaltına alınmış ve uğradığı bu şiddet sonucu 2 aylık bebeğini kaybetmiştir. Bu durumun vahameti ortada iken Yasemin arkadaşımız tutuklanıp, cezaevine gönderilmiştir. Emniyet ve yargı işbirliği ile açık ve net biçimde yaşanan bir cinayettir. AKP hükümetinin icraata bulunduğu süre içinde kadına yönelik şiddetin yüzde 1400 arttığı, Kürt kadınlarına yönelik ulusal kimliklerinden dolayı uygulanan devlet terörünün had safhaya ulaştığı, binlerce kadının gözaltı ve tutuklamalar ile tasfiye edilmek istendikleri bilinmektedir. Yasemin Yılmaz arkadaşımızın yaşadıkları bu politikanın devamı olmuştur. Bu temelde tüm kadın bileşenlerimizi Yasemin Yılmaz'ı sahiplenmeye çağırıyoruz ve derhal bırakılması talebi ile dayanışmaya davet ediyoruz."

'Rapor Kürt kadınları nezdinde yok hükmündedir'

Meclis Uludere Alt Komisyonu'nda kabul edilen Roboski katliamına ilişkin de açıklama yapan DÖKH, raporun Roboski katliamını gizlenmeye dönük olduğuna işaret ederek, şunlar kaydedildi: "Roboski katliamı raporu, Kürt kadınları ve Kürt halkı ile alay etmektir. Kürt kadınları ve halkının siyasal çözüm ve olgunluğunu istismar etmeye dönük bir zamanlama ile Roboski katliamı faillerini gizlemeyi ve kurtarmayı amaçlayan rapor, elbette biz kadınlar için yok hükmündedir. Roboskili analar ulusal emanetimizdir. Onların aklını ve yüreğini ikna etmeyen, bizleri de ikna edemez. AKP hükümetine çağrımızdır; barış söylemi ile yeni bir oyalama ve oyun ile Kürt kadınlarını ve halkını aldatabileceğini düşünmek artık bir politik sefalet örneği olmaktadır. Bu halkın politik zekası ve barış anlayışında ifade ettiği Kürt sorununa demokratik çözüm için siyasi statü talebini görmezden gelmek, devletin yol açtığı acılar ile hesaplaşmamak ve bu durumu kotaracağını düşünmek, Kürdü köle görme zihniyetinin dışa vurumudur. Ruh, eylem ve zihin dünyasında bu denli özgürleşmiş bir halkı görmeden, kabullenmeden ortaya atılan barış kavramı, bizler için derin kuşku alanı açmaktadır. Bu temelde tüm Kürt kadınlarını Roboskili anaları ile dayanışmaya ve Roboski katliamın failleri açığa çıkarılıncaya kadar mücadeleyi yükseltmeye davet ediyoruz." / Diha

Güncelleme Tarihi: 10 Mart 2013, 13:00