Avukatlar protesto için cüppe yaktı

Diyarbakır Barosu ve Mezopotamya Hukukçular Derneği (MHD) üyesi avukatlar, katıldığı bir televizyon programında "PKK, terör örgütü değildir" dediği için Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin gözaltına alınmasına dönük tepkilerini avukatlık cüppesi yakarak gösterdi. Diğer kentlerde de bir araya gelen avukatlar, Elçi hakkında verilen yakalama ve ardından tutuklama istemi ile mahkemeye sevk edilmesini protesto etti.

Avukatlar protesto için cüppe yaktı
Diğer kentlerde de bir araya gelen avukatlar, Elçi hakkında verilen yakalama ve ardından tutuklama istemi ile mahkemeye sevk edilmesini protesto etti. 
DİYARBAKIR 
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin, gazeteci Ahmet Hakan'ın sunduğu "Tarafsız Bölge" programında sarf ettiği "PKK terör örgütü değildir" sözü nedeniyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hakkında apar topar başlatılan soruşturma sonrası Diyarbakır'da dün gece gözaltına alınması ve ifade için İstanbul'a götürülmesini protesto etti. Yaşanan duruma tepkilerini göstermek üzere Diyarbakır Adliyesi önünde Baro ve Mezopotamya Hukukçular Derneği (MHD) üyesi avukatlarca organize edilen eyleme çok sayıda avukat katıldı.
Ellerinde taşıdıkları "Tahir Elçi yalnız değildir" ve "Bu hal, OHAL'den de beter" yazılı dövizlerle soruşturma ve gözaltı kararına dönük tepkilerini gösteren avukatlar, adına Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Cihan İpek bir konuşma yaptı.
İpek, Baro Başkanları Elçi hakkındaki yakalama kararının gerekçesinin ve Baro Başkanlığı'na yapılan bu uygulamanın kabul edilebilir bir tarafı olmadığını söyledi. 
Kararın, maddi gerçeklikle hiçbir şekilde tutarlılık göstermeyen gerekçelere dayandırıldığını söyleyen İpek, "Mahkeme karar gerekçesinde aynen şunu söylemiştir: 'Şüpheli hakkında açılan soruşturmanın sonuçsuz kalmasını sağlamak amacı ile yurt içinde saklandığı, tüm aramalara rağmen kendisine ulaşılamadığından ve tebligat yapılamayacağı anlaşıldığından CMK 94. maddesi uyarınca yakalama kararı emri düzenlemesine karar verilmiştir' denilmiştir. Oysa soruşturma Cuma günü akşam saatlerinde başlamış, Pazartesi günü baro başkanımız mesai saatinde bürosuna gelerek gün boyu baro binasındaki başkanlık makamında görevi başında bulunmuştur ve yine aynı şekilde adliyedeki işlerini de yürütmüştür" dedi.
'Hiçbir tebligat yapılmadan gözaltına alınmasına keyfi bir yaklaşımdır'
Elçi'ye hiçbir şekilde bir tebligat yapılmamasına rağmen gözaltına alınmasının keyfi bir yaklaşım olduğunu vurgulayan İpek, "SEGBİS denilen sistem ile ifade vermesi mümkün iken buradan apar topar gece yarısı gözaltına alınarak İstanbul'a gönderilmesi tamamen keyfi olup hukuka aykırıdır" diyerek, yapılan uygulamayı kınadıklarını ve başkanlarının derhal serbest bırakılmasını istediklerini ifade etti.
Konuşmanın ardından avukatlar, Elçi'nin ifade işlemleri bitene kadar oturma eylemine geçti. Eylemde sık sık "Tahir Elçi yalnız değildir" sloganı atıldı. Elçi'nin alınan savcılık ifadesi sonrası "tutuklama" talebiyle mahkemeye sevk edilmesi haberinin gelmesi üzerine ise avukatlar, simgesel olarak cüppe yakarak karara dönük tepkilerini gösterdi.
ANKARA 
Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Halkevleri Hukuk Dairesi (HHD) avukatları, Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin hakkındaki yakalama kararının ardından tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmesini Ankara Adliyesi önünde düzenlediği basın açıklaması ile protesto etti. "Düşünce ve ifade yargılanamaz" pankartı açılan açıklamada, sık sık, "Tahir Elçi yalnız değildir" ve "Tahir Elçi'nin yanındayız" sloganları atıldı. 
Açıklamayı yapan Avukat Teoman Özkan, yargının hukuksuzluğu ilke haline getirdiğini ve düşünce özgürlüğü kapsamındaki açıklamalara bile yakalama kararı çıkarıldığına dikkat çekerek, "Canlı bombaların eylem yapmadan yakalanamayacağını söyleyerek aklımızla dalga geçen Başbakan Davutoğlu'nun sözlerinin üzerine, düşüncelerini açıklayan bir baro başkanının gözaltına alınması tam da nasıl bir diktatörlük döneminden geçtiğimizi göstermesi açısından önemlidir" dedi. 
Türkiye'nin düşünce özgürlüğü kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde yüzlerce kez mahkum olduğunu ifade eden Özkan, şunları aktardı: "Beşir Atalay, Yalçın Akdoğan, Orhan Miroğlu gibi siyasi iktidarın temsilcilerinin benzer ifadeleri kullanması düşünce özgürlüğü olarak değerlendirilirken, Tahir Elçi'nin soruşturmaya uğraması kabul edilemez." 
'Barolar Birliği'nin Bakırköy Savcısı'ndan farkı yok'
Barolar Birliği'nin konuya ilişkin yaptığı açıklamayı da eleştiren Özkan, "Barolar Birliğinin açıklamasında düşünce özgürlüğüne değinmemesi noktasında Bakırköy Cumhuriyet Savcısı İdris Kurt'tan farklı olmadığı gösteriyor" diyerek tepki gösterdi. 
MERSİN 
Mersin'de bulunan hukukçular da Tahir Elçi ile ilgili kararı Mersin Adliyesi önünde yaptığı açıklama ile protesto etti. Açıklamaya, ÖHD, ÇHD üyesi avukatlar, Mersin Baro Başkanı Alpay Antmen, HDP il yöneticileri, Akdeniz Belediye eşbaşkanları, Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin yanı sıra çok sayıda kişi katıldı.
Açıklamayı yapan ÖHD üyesi Avukat Hoşyar Sarıyıldız, Elçi hakkında çıkarılan kararın tamamen hukuksuz olduğunu söyledi
Ardından konuşan ÇHD Mersin Şubesi Eşbaşkanı Mehmet Altuntaş, herkesin ifade özgürlüğü çerçevesinde şiddet içermeyen söz ve eylemde bulunabileceğini belirterek, "Beğeniriz beğenmeyiz bir baro başkanı kendi fikrini söylemiştir ve bundan da daha doğal hiçbir şey olmaz" dedi. 
Mersin Baro Başkanı Alpay Antmen ise, "Bu ülkede avukatlar dâhil kendi ifade edemiyorsa ülkede demokrasinin bittiği anlamına geliyor" diyerek, "Maalesef bu ülkede normal olmayan olaylar normalleşti. Normal karşılanan olaylar ise anormalleşti" diye belirtti. DİHA

Güncelleme Tarihi: 20 Ekim 2015, 14:34
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER