Soma davası yas ve boykot nedeniyle ertelendi

Soma’da 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği davanın bugün görülecek duruşması Ankara’daki katliam nedeniyle yarına ertelendi.

Soma davası yas ve boykot nedeniyle ertelendi
Manisa’nın Soma ilçesinde 301 maden işçisinin hayatını kaybettiği davanın bugün görülmesi beklenen 20. duruşması yarına ertelendi.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün görülmesi planlanan davanın oturumu öncesi müşteki ve sanık avukatları, Ankara’daki katliamı protesto etmek amacıyla duruşmaya katılmadı.

Mahkeme heyeti de duruşmanın, avukatların katılmaması nedeniyle yarına ertelendiğini açıkladı.

‘Tarihsel bir anda olduğumuzu düşünüyorum’

Duruşma salonu çıkışında avukatlar adına konuşan Çağdaş Hukukçular Derneği Başkanı Selçuk Kozağaçlı, şunları söyledi:

“Madenlerde denetim yapılmıyor olmasının, üretim baskısının, işçi hayatına değer verilmiyor olmasının, diğer özgürlük ve emek taleplerinden hiçbir farkı yok. Dolayısıyla demokrasi ve özgürlük için mücadele edenlerin başına ne geliyorsa, ekmek için mücadele edenlerin de başına o geliyor.

“Bugün burada tarihsel bir anda olduğumuzu düşünüyorum. Türkiye’nin en büyük maden katliamı davasının tarafları, Türkiye’nin en büyük siyasi saldırısının, katliamının mağdurlarıyla dayanışmak için bugün duruşma yapmıyor.

“Bütün ülkenin bunu değerlendirmesi gerektiğine inanıyorum. Bugün ülkenin her yerinde iş bırakılması gerektiğine inanıyoruz. Bugün ölenlerimizin arkasından düşünmek, onların hesaplarını sormak, onlar için adalet istemek için, bir araya gelmek için bir fırsat olarak kullanılmalıdır diye düşünüyoruz. O yüzden son derece isabetli ve tarihsel bir karar verildiğini hep birlikte ve böyle bir anda olduğumuzu düşünüyorum.

“Sevgili ailelerimiz değerli meslektaşlarım, bugün buraya Soma katliamı davasının yeni duruşma periyodunun ilk günü için toplandık. Ankara’da yaşadığımız katliam Türkiye tarihinin tek seferde en çok kayıp verdiğimiz, en büyük katliamında hayatını kaybettiğimiz insanlarla, Soma madeninde kaybettiğimiz insanların kardeş olduğunu, aynı ekmek, aynı onur aynı özgürlük mücadelesi içerisindeyken katledildiklerini biliyoruz. Biz bu dosyanın müdahil avukatları olarak ailelere, avukatlığını yaptığımız insanlara bu konudaki düşüncelerimizi anlattık ve onlardan da aldığımız cevap şu oldu; onların yası devam ederken elimizden ne geliyorsa onlar için yapalım, hep birlikte yapalım.

“Ölülerimiz ayırmak mümkün değil ve hem üç günlük ulusal yas programının hem de bütün hukuk örgütlerinin, emek ve meslek örgütlerinin Pazartesi ve Salı günü için ilan ettiği genel grev, boykot kararına uygun olarak bugünkü duruşmaya katılmama kararı aldık. Fakat bununla bitmedi, içeri girdiğimizde tutuklu sanık avukatlığı yapan meslektaşlarımızın da bu kararımızı kabul edip desteklediklerini gördük.”

Ne olmuştu?

Manisa Soma’da 13 Mayıs 2014’de Eynez ocağında meydana gelen iş cinayetiyle ilgili hazırlanan iddianamede 8’i tutuklu, 37’si tutuksuz 45 şüpheli hakkında dava açılması talep edildi. İddianamede 162 yaralı işçi mağdur müşteki olarak yer aldı.

İddianamede 301 işçinin hayatına mal olan iş cinayeti şu ifadelerle tarif edildi:

“Maden ocağında U3 trafosu etrafında toplu olarak bırakılan kömürün kontrolsüz bir şekilde kendiliğinden yanması sonucu oluşan karbonmonoksit gazının temiz hava girişine ulaşması, temiz hava ile temas eden kendiliğinden yanan kömürün tam yanmaya dönüşmesi, bu yangının 4 numaralı kömür nakil bandının bulunduğu yola sirayet ederek bu bölümdeki ve 3 numaralı kömür nakil bandının bulunduğu yoldaki bant, ahşap tahkimat, PVC boruları, elektrik kablolarını tutuşturması, su ile soğutma çalışmaları sonucu açığa çıkan zehirleyici, boğucu gazlar olması ve bu gazların da olay esnasında işçileri etkilemesi sonucu gerçekleştiği, işçilerin karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu hayatını kaybettikleri, yaralı kurtarılan işçilerin de karbonmonoksit zehirlenmesinden etkilendikleri anlaşılmıştır.”

230 sayfalık İddianamede tutuklu Soma A.Ş. sahibi Can Gürkan, vardiya amirleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, İsmail Adalı, Genel Müdür Ramazan Doğru, teknik nezaretçi Ertan Ersoy, İşletme Müdürü Akın Çelik ve maden teknisyeni Mehmet Ali Günay Çelik’in TCK 81. maddesinde yer alan “olası kasıtla insan öldürme ve yaralama” suçunu işledikleri belirtildi.

Geri kalan tutuksuz sanıklar TCK 85/2’den yani “bilinçli taksirle insan öldürmek”ten suçlandı.

Tutuklu sekiz şüphelilerin 301 kez 20 ile 25 yıl, 162 kez de 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezalandırılmaları, geri kalan 37 tutuksuz şüphenin ise 2 ile 15 yıl arası hapisle cezalandırılması talep edildi.İmc

Güncelleme Tarihi: 13 Ekim 2015, 14:04
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER