Kaplıca suyunun çıktığı bölgeden alınan az kumlu kızıl kil, yeraltından çıkan 68- 70 derece sıcaklıktaki termal suyla karıştırılıyor ve yaklaşık 45 derece sıcaklıkta çamur elde ediliyor. Daha sonra çamur 30 santim derinliğindeki küvete dolduruluyor. Tedavi için çamur banyosunu tercih edenler, başı açıkta kalacak şekilde çamurla kaplanıyor ve bir süre sonra küvetten çıkıyor. Kişilere çamur banyosu ancak günde bir kez uygulanıyor.
'GÜZELLEŞTİRİCİ ETKİSİ DE VAR'
Hüdai Kaplıcaları'ndaki Gürses Termal Otel'in Genel Müdürü Veli Karaca, "Çamur banyolarının her türlü romatizma ve cilt hastalıkları, nevralji, nevrit, polinevrit, kırık- çıkık tedavilerinde, çocuk felcinde ve kadın hastalıklarında yararlı olduğuna inanılıyor. Araştırmalarda, ruhi yorgunluklara da faydalı olduğu tespit edilmiştir. Çamur banyolarımız güzelleştirici ve iyileştirici olduğu gibi yaşlanmayı da önleyici özelliğe sahip" dedi.
GELENLER MEMNUN
Antalya'da oturduğunu ve 53 yıldır çamur banyosu için kaplıcalara geldiğini söyleyen 77 yaşındaki Ali Kaplan, "Eklem yerlerimin ağrılarının dinmesi için çamura giriyorum. Faydasını da görüyorum. Çamura girdikten sonra hareketlerim daha da kolaylaşıyor. Eklem yerlerimdeki, belimdeki ağrılar azalıyor" diye konuştu.
Antalya Kumluca'da çiftçilik yapan 62 yaşındaki Ali Engin de böbrek taşı nedeniyle 2 kez ameliyat olduğunu belirterek, "16 yıldır çamur banyolarına geliyorum. Çamur banyolarına geldikten sonra böbreklerim taş yapmaz oldu. Sonra boynumda kireçleme vardı. O da rahatladı" dedi.
Antalya'dan gelen 59 yaşındaki Mehmet Dumartaş ise, "Akdeniz bölgesi nemli olduğu için vücudumuzda, eklem yerlerimizde ağrılar oluyor. Çamur banyosuna girdiğimizde 6- 7 ay rahatlama oluyor" diye konuştu.
/DHA