TGC ve Konrad Adenauer Stiftung (KAS) Türkiye Temsilciliği'nce düzenlenen 77’nci Yerel Medya Eğitim Semineri Zonguldak Dedeman Oteli'nde başladı. 2 gün sürecek seminere Zonguldak, Bolu, Düzce ve Bartın'dan basın mensupları katıldı. Açılışta konuşan TGC Başkanı Turgay Olcayto, "Gazetecilik neredeyse 8-10 yıldır büyük bir baskı altında. Bunu hepimiz hissediyoruz" dedi.
'BİRLİKTELİĞİMİZİ KAYBETTİK'
Sansür ve oto sansürün gazeteciliğin yapılmasını güçleştiren faktörler olduğuna işaret eden, bununla birlikte gazetecilerin birlikteliğini de kaybettiğini vurgulayan Olcayto, şöyle konuştu:
"Kimi çıkar uğruna, kimi de siyasi particilik uğruna gerçekten birlikteliğimizi kaybettik. Karşı kamplara bölündük. Artık insanlar birbirine selam vermiyor hale gelmiş durumda. Eskiden ayrı gazetelerde çalışanlar iş çıkışı birlikte oturur, yer içerdi. Şimdi yemek içmek bir yana birbirimizi ihbar ediyoruz. Türkiye'de muhbirlik yaygın. Bunu devlet katının desteklemesi insanı çok rahatsız ediyor. Ortaokulda ilkokulda muhbirler hiç sevilmezdi. O arkadaşları diğerleri dışlardı. Ama şimdi bu insanlar normal insan sayılıyorlar ve bu toplumun bozulmasına yol açıyor."
O FOTOĞRAF AVRUPA GÖÇMEN POLİTİKASINI DEĞİŞTİRDİ
Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde DHA muhabiri Nilüfer Demir'in çektiği cesedi sahile vuran 3 yaşındaki Aylan'ın fotoğrafına da değinen Olcayto, şunları söyledi:
"Türkiye zor bir dönemden geçmekte. Nereye baksanız ölümler, yaralanmalar, gerçekten insanlar perişan halde. O çocuğun fotoğrafının yayınlanması etik mi değil mi? Aslına bakarsanız etik değil tabii ki ama öyle bir dönemki o fotoğraf belki söylenebilecek pek çok şeyi söylüyor. O yüzden yayınlanmasını da normal görmek lazım diye düşünüyorum" dedi.
Fotoğraf, açılışın ardından yapılan 'Gazetecilikte Dayanışma' konulu oturumda da gündeme geldi. 'Televizyon Haberciliği' başlıklı sunum yapan A Haber Şef Editörü İhsan Yılmaz, fotoğrafı çeken Nilüfer Demir'i tebrik ederken, söz konusu fotoğrafın Avrupa'nın göçmen politikasını kökten değiştirmesini ve dünyanın bu konuda kendisini sorgulamasını sağladığını belirtti.
'TÜRKİYE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ RİSKLİ 10 ÜLKE ARASINDA'
Oturumda konuşan TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de Türkiye'nin, basın özgürlüğünün riskli olduğu ülkeler sıralamasında ilk 10'da yer aldığını söyledi. Çin ve Rusya’dan daha fazla tutuklu gazetecilerin olduğu dönemleri yaşadıklarına vurgu yapan Güneş, şöyle dedi:
"İfade özgürlüğü ile bağımsız habercilik alanlarının hızla daraldığı yorumu sık sık gündeme getiriliyor. Amerikan düşünce kuruluşu Türkiye için hazırladığı raporda Türkiye'de basın özgürlüğünün gerilediğinin altını çizdi. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, 180 ülke arasında bizim sıralamamızı 149'uncu olarak tarif etti ve basın özgürlüğü konusunda hiçbir gelişme olmadığının altını çizdi. Bu 2010 ve 2015 arasında ne oldu? Gazetecilik meslek örgütleriyle çalışmalarımız devam ederken 300'e yakın gazeteci cezaevine girdi ve çıktı. Yüzlerce gazeteci haklarında açılan davalar nedeniyle halen yargılanmakta."
Yarın sona erecek seminerde, 'Sosyal Medya ve Gazetecilik', 'Medya-Siyaset İlişkisi' oturumları da yapılacak.
Güncelleme Tarihi: 04 Eylül 2015, 16:57
'BİRLİKTELİĞİMİZİ KAYBETTİK'
Sansür ve oto sansürün gazeteciliğin yapılmasını güçleştiren faktörler olduğuna işaret eden, bununla birlikte gazetecilerin birlikteliğini de kaybettiğini vurgulayan Olcayto, şöyle konuştu:
"Kimi çıkar uğruna, kimi de siyasi particilik uğruna gerçekten birlikteliğimizi kaybettik. Karşı kamplara bölündük. Artık insanlar birbirine selam vermiyor hale gelmiş durumda. Eskiden ayrı gazetelerde çalışanlar iş çıkışı birlikte oturur, yer içerdi. Şimdi yemek içmek bir yana birbirimizi ihbar ediyoruz. Türkiye'de muhbirlik yaygın. Bunu devlet katının desteklemesi insanı çok rahatsız ediyor. Ortaokulda ilkokulda muhbirler hiç sevilmezdi. O arkadaşları diğerleri dışlardı. Ama şimdi bu insanlar normal insan sayılıyorlar ve bu toplumun bozulmasına yol açıyor."
O FOTOĞRAF AVRUPA GÖÇMEN POLİTİKASINI DEĞİŞTİRDİ
Muğla'nın Bodrum İlçesi'nde DHA muhabiri Nilüfer Demir'in çektiği cesedi sahile vuran 3 yaşındaki Aylan'ın fotoğrafına da değinen Olcayto, şunları söyledi:
"Türkiye zor bir dönemden geçmekte. Nereye baksanız ölümler, yaralanmalar, gerçekten insanlar perişan halde. O çocuğun fotoğrafının yayınlanması etik mi değil mi? Aslına bakarsanız etik değil tabii ki ama öyle bir dönemki o fotoğraf belki söylenebilecek pek çok şeyi söylüyor. O yüzden yayınlanmasını da normal görmek lazım diye düşünüyorum" dedi.
Fotoğraf, açılışın ardından yapılan 'Gazetecilikte Dayanışma' konulu oturumda da gündeme geldi. 'Televizyon Haberciliği' başlıklı sunum yapan A Haber Şef Editörü İhsan Yılmaz, fotoğrafı çeken Nilüfer Demir'i tebrik ederken, söz konusu fotoğrafın Avrupa'nın göçmen politikasını kökten değiştirmesini ve dünyanın bu konuda kendisini sorgulamasını sağladığını belirtti.
'TÜRKİYE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ RİSKLİ 10 ÜLKE ARASINDA'
Oturumda konuşan TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de Türkiye'nin, basın özgürlüğünün riskli olduğu ülkeler sıralamasında ilk 10'da yer aldığını söyledi. Çin ve Rusya’dan daha fazla tutuklu gazetecilerin olduğu dönemleri yaşadıklarına vurgu yapan Güneş, şöyle dedi:
"İfade özgürlüğü ile bağımsız habercilik alanlarının hızla daraldığı yorumu sık sık gündeme getiriliyor. Amerikan düşünce kuruluşu Türkiye için hazırladığı raporda Türkiye'de basın özgürlüğünün gerilediğinin altını çizdi. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, 180 ülke arasında bizim sıralamamızı 149'uncu olarak tarif etti ve basın özgürlüğü konusunda hiçbir gelişme olmadığının altını çizdi. Bu 2010 ve 2015 arasında ne oldu? Gazetecilik meslek örgütleriyle çalışmalarımız devam ederken 300'e yakın gazeteci cezaevine girdi ve çıktı. Yüzlerce gazeteci haklarında açılan davalar nedeniyle halen yargılanmakta."
Yarın sona erecek seminerde, 'Sosyal Medya ve Gazetecilik', 'Medya-Siyaset İlişkisi' oturumları da yapılacak.
/DHA