kaçak bahis

deneme bonusu

casino siteleri

canlı bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

bahis siteleri

porno izle

kaçak bahis

deneme bonusu

casino siteleri

canlı bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

bahis siteleri

porno izle

Sanatımı icra etmek için şans verin

Suriye rejiminin baskısına dayanamayarak 7 çocuğuyla Rojava'dan Urfa'ya gelen ve birçok ülkede resimleri sergilenen Ressam Fayaz Bedran, "Sanatımı icra etmek için şans verin.

Sanatımı icra etmek için şans verin
Tek dileğim bir kurumun resim öğretmenliği karşılığında maaş bağlaması. Böylelikle kimseye muhtaç olmadan bir hayat sürdürebileceğim ve sanatımı da geliştirme fırsatı bulacağım" dedi. 

Suriye'de 7 çocuğuyla birlikte Esad rejiminden kaçarak Türkiye'ye sığınan 60 yaşındaki Ressam Fayaz Bedran, Urfa'da yaşam mücadelesi veriyor. Uluslararası birçok sergide eserlerinin sergilendiğini söyleyen Bedran, Esad rejiminden kaçarken çizdiği resimleri de yanında getirdi. "Ailem ve eserlerim olmadan kafama sıkarım" diyen Bedran, Rojava'nın Haseke kentinde bir ilkokulda resim öğretmenliği yaparken, Suriye rejim güçleri tarafından uğradığı baskıya ilişkin şunları söyledi: "Okulların kapatıldığı Haseke'deki evimde bir gün otururken, Esad'a bağlı ordu birlikleri evime geldi. 'Orduya malzeme lazım' diyerek evi talan ettiler. Televizyonu götürüşleri, halıları kullanılmasın diye yırtışları gözümün önünden gitmiyor. Çocuklarıma sarılarak hiçbir şekilde karşılık verilmemesini istedim. Evim tamamen harabeye döndü. Bununla da yetinmiyorlardı. Şiddet artıyor, özgürlük alanı daraltılıyordu. Ben de 6 ay önce Türkiye'ye göçerek yeni bir yaşam kurmak istedim. Ancak şimdi de dil sorunundan kaynaklı geçinemiyor ve kiramızı ödeyemiyoruz." 

Kampta kalmak yerine kalıcı bir yaşam için Eyyübiye Mahallesi'nde bin TL'ye bir ev kiraladığını söyleyen Bedran, ailesinin üzerinden atamadığı o korkuyu zaman zaman onların resimlerini çizerek, hafiflettiğini söyleyen Bedran, yıllık kirasının yarısını ödeyebildiklerini kaydetti. Büyük çocuğunun Suriye ordusunda askerlik yaparken bir kaza geçirdiğini ve yürümekte zorlandığını aktaran Bedran, "Diğer çocuklarımdan biri bilgisayar mühendisi. Urfa'da bir iş bularak geçimimize katkı sunmak istiyor. Ancak dil bilmediği için kimse iş vermiyor. 17 yaşındaki oğlum da dil sorunundan dolayı iş bulamıyor. Sadece benim çizdiğim portrelerden kazandığım 15-20 lira var. O da ancak yiyeceğimize yetiyor" dedi. 

'Resimleri birçok ülkede sergilendi'

Bedran, mahalleli ile ününü duyan kişilerin evine gelerek, portrelerini çizdirdiğini aktararak, bu şekilde kazandığıyla ailesini geçindirmeye çalıştığını ifade etti. Sanatçı olduğunu ve Suriye'den yanında getirdiği resimleri asla satmayacağını dile getiren Bedran, "Sanatımı icra etmek için şans verin. Tek dileğim bir kurumun resim öğretmenliği karşılığında maaş bağlaması. Böylelikle kimseye muhtaç olmadan bir hayat sürdürebileceğim ve sanatımı da geliştirme fırsatı bulacağım" dedi. Bedran, "Ben kimseye muhtaç olmak istemiyorum. Bazen çok kötü günler geçiriyoruz. Komşularımızın desteği ile ayakta duruyoruz. Ben ailemi böyle bir durumla karşılaştırmak istemiyorum. Onlar benim her şeyim. En büyük sanatım ailem. Sanatımla para kazanmak akşam eve ekmek getirmek istiyorum. Çocuklarımın gıda ve giyim harcamalarını sağlayarak onların evde gülücükler saçmasını istiyorum. Zaten bir savaştan kaçtık. Çocuklarımla çok acı çektik. Artık onların da yüzü gülsün istiyorum" diye konuştu. 

Ülkesinde sanata çok az önem verildiğini sözlerine ekleyen Bedran, kendisi gidemese de Lübnan, Suudi Arabistan, Ürdün ve birçok ülkede eserlerinin sergilendiğini söyledi. Suriye'ye nazaran Türkiye'de sanata biraz daha fazla önem verildiğini kaydeden Bedran, şunları dile getirdi: "Sanatı para için yapmasam da ailemin ihtiyaçlarını karşılamak zorundayım. Türkiye'de durum daha iyi. Buraya yerleştikten sonra insanlar gelip eserlerime bakıyor. Resimlerini çizmemi istiyorlar. Bu beni çok sevindiriyor. Resim öğretmenleri, ressamlar bana doğru yolda olduğumu sanatımı mutlaka devam ettirmem gerektiğini söylüyorlar. Tüm bunlar için ben de Urfa'daki kurumlardan yardım bekliyorum. Beni bir kültür merkezine resim öğretmeni olarak alırlarsa en azından hem sanatımı geliştireceğim hem de sanatım adına bildiklerimi genç nesillerle paylaşacağım."

'Lütfen şans verin'

Çocukları ile birlikte sokakta kalmamak için yetkililere seslenen Bedran, "Lütfen bana bir şans verin" diyerek, sesini duyurmaya çalışırken şunları dile getirdi: "Her ne kadar büyük sıkıntılar yaşasak da Suriye'ye geri dönmek istemiyoruz. Urfa'da kalmak istiyoruz. Oradaki evimiz harabe oldu. Bir gün para kazanırsam ülkeme ancak o şekilde gitmek isterim. Şimdi gitsem açlık ve sefalet bizleri bekliyor. Ressamlığın dışında elimde bir meslek de yok. Başkaları zanaatkarlık yaparak para kazanabilir; ama bu koşullarda ben ailemi alarak ülkeme gitsem kimse gelip benden resim almaz. Büyük bir sıkıntı çekerim." 

Bedran'ın kardeşi 50 yaşındaki Ahmet Bedran ise, ağabeyinin çizdiği resimleri görmek için yüzlerce kilometreden gelenlerin olduğunu belirterek, Haseke'de başlayan olayların ardından kendisinin de 3 çocuğuyla birlikte Türkiye'ye kaçtıklarını söyledi.DİHA

Güncelleme Tarihi: 26 Nisan 2013, 09:16
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER