Çözüm sürecinden kaygım var. Barış olacaksa eşit onurlu anayasal hakların alınabildiği barış olmalı" dedi. Yeşilyurt, tüm yurttaşları Kadıköy'de yapılacak 1 Eylül Dünya Barış Günü mitingine katılmaya çağırdı.
1 Eylül Dünya Barış Günü, İstanbul'da "Gezi'den Lice'ye barış için mücadeleye" sloganı ile Kadıköy'de yapılacak miting ile kutlanacak. Kadıköy'de yapılacak mitinge ilişkin sanatçılar da barış mesajları vererek, çağrı yaptı. Oyuncu Derya Alabora, "Benim en büyük arzum Türkiye'de devam eden barış sürecinin hiçbir engele uğramadan çözüme ulaşması" diyerek, çok fazla insanın öldüğüne dikkat çekti. Alabora, "Ölümler olmasın herkes birbirine sevgi ve anlayışla yaklaşsın. Biz hepimiz kardeşiz, herkes birbirine sağduyuyla yaklaşsın" çağrısında bulundu.
'Eşit onurlu anayasal hakların alınabildiği barış olmalı'
Sanatçı Hakan Yeşilyurt ise, "Katliamların dili cinsi ırkı yok, tarafı da olunmaz" diyerek bugün Rojavalı'ların katledildiğini ifade etti. Roboski, Maraş, Çorum gibi katliamlarla bir yüzleşme gerçekleşmediğini anımsatan Yeşilyurt, "Yüzleşmeden barış oluşmaz. Elbetteki Mısır'a da üzülüyorum. Dil, din, ırk farketmez. Mısır'a da Gezi'de yaşamını yitirenlere de üzülüyorum" dedi. İsteğinin onurlu bir barış olduğunu belirten Yeşilyurt, "Devlet adım atmadı. Çözüm sürecinden kaygım var. Barış olacaksa eşitlik olacaksa, eşit onurlu anayasal hakların alınabildiği barış olmalı" dedi. Yeşilyurt, her şekilde barışa olan inançlarının sürdüğünü belirterek yurttaşları Kadıköy'e çağırırken, "Akan kan dursun anneler ağlamasın. Devlet tasfiyecilik olarak düşünüyorsa 40 senedir devam eden bir yapı devletin bu oyununa gelmeyecektir" diye konuştu.
'Tüm halklar için en önemli şey barış'
Sanatçı Emre Saltık ise, "Sadece kendi coğrafyamız için değil, tüm halkların kardeşçe yaşaması noktasında en önemli şey barış. Genelde tüm dünya halklarının barışa ihtiyacı var" diyerek söz konusu savaşta 40 bin kişinin yaşamını yitirdiğini anımsattı. Bir arada yaşamanın getirdiği üretkenlik ve farklılıklarımızı zenginlik olarak görme noktasında barışın önemli olduğunu belirten Saltık, "Bu sürece katkı koyan herkes tarihi sorumluluk altındadır. Herkesin insani ve vicdani görevi barışa katkı sunmaktır. Annelerin gözyaşının, akan kanın durması için barış önemli" dedi.
'İktidarın 'çözüm sürecini' geçiştirmek lüksü bulunmamaktadır'
Ortadoğu'da savaşın kapıya dayatılmış olması kabul edilemez olduğunun altını çizen sanatçı Mehmet Suavi Saygan ise, "Türkiye'nin bu süreçte yerinde ve barıştan yana bir politika izleyememiş olması, politik beceriksizliğinden öte emperyalist uluslarla girdiği işbirliğidir ki; bunu da kabul etmek olanaklı değildir" dedi. Savgan, hükümetin "Demokrasi paketini" halen açıklamadığını tünelin sonundaki umut ışığının ise fülulaşmış olduğunu söyleyerek, "Oysa durum ve şartlar ne olursa olsun iktidarın 'çözüm sürecini' sekteye uğratmak, ertelemek ya da geçiştirmek lüksü bulunmamaktadır. Kalmamıştır" diye ifade etti.
"1 Eylül Dünya Barış Günü'nün kutlanacağı şu sıralarda içeride ve komşularıyla barış inşa etmekten vazgeçmiş, uzaklaşmış bir Türkiye'yi ve bu anlamda hepimizi daha da yakıcı günler beklemektedir ki bu ; Halklarımız, ortak umutlarımız ve yarınlarımız açısından asla kabul edilemez" diyen Savgan, şunları kaydetti: "Emperyalizme karşı direnişi sahiplenmek, içselleştirmek, daha da yüksek sesle: Çözüm, barış ve kardeşlik projelerimize sahip çıkarak ve saflarımızı genişleterek İktidarı ve savaş lobilerini bu çılgınlıklardan vazgeçirebilecek, caydıracak enerjiyi üretmek ve bu kriz ortamını yönetmek zorundayız. İçeri de ve dışarı da çatışmasızlık zeminini savunmak, dayatmak ve kalıcı barış talep edenlerin elini güçlendirecek belki de yepyeni, bir model ile hayatı yönetmeye talip olmamız gerekmektedir." DİHA
Güncelleme Tarihi: 29 Ağustos 2013, 10:56