İkinci Uluslararası Dersim İnsan Hakları Film Festivali, 25-29 Mayıs günlerinde "Dört dağ içinde sinema" sloganıyla gerçekleştirilecek. Hazırlıkları devam eden festivalde, "insan hakları, çocuk, kadın ve doğa" temalarını işleyen film ve belgesellere yer verilecek. Festivali organize eden Mezopotamya Film Kolektifi'nden Meral Balık, "Dersim'de bir sinema salonu yok, sineması olmayan bir kentte bir film festivali yapıyoruz. Umarız sineması olmayan bir kente bu festival aracılığıyla sinema kazandırırız" diyor.
Dersim Belediyesi'nin ev sahipliğinden bu yıl ikincisi yapılacak olan Uluslararası Dersim İnsan Hakları Film Festivali 25-29 Mayıs günlerinde "insan hakları, çocuk, kadın ve doğa" temalarıyla gerçekleştirilecek. Sineması olmayan bir kentte düzenlenmesiyle dikkat çeken festival, Türkiye'nin ilk insan hakları temalı festivali olması nedeniyle de önem taşıyor. Dersim Belediyesi'nin ev sahipliğinde seyirciyle buluşacak festivalin Danışma Kurulu'nda, belgesel ustası Enis Rıza, akademisyen profesör Selahattin Yıldız, genç belgesel yönetmeni Bingöl Elmas, Mezopotamya Sinema Kolektifi çalışanlarından Mehmet Dalmaz ve Dersim Belediyesi çalışanlarından Mahmut Nizam Özlütaş yer alıyor.
'İnsan hakları temalı yapılması çok anlamlı'
Yerli ve yabancı film gösterimlerinin yanı sıra film ekipleri ile söyleşiler, paneller, kent gezisi, çocuklar için sinema atölyesi gibi birçok etkinliğin de yer alacağı festivalin Program Koordinatörü Mezopotamya Sinema Kolektifi'nden Meral Balık, festivale ilişkin bilgi verdi. Balık, "İnsan hakları temalı bir festival yapılması çok anlamlı ve değerli. Çünkü büyük insan hakları ihlallerinin ve katliamın yaşandığı bir bölge Dersim. Buna bir kültür sanat festivaliyle cevap vermek çok anlamlı" değerlendirmesinde bulunarak, geçen yıl festivalde 60'ın üstünde film gösterildiğini belirtiyor. Dersim'de geçen yıl 8 bin seyirciyi ağırladıklarını kaydeden Balık, bu sene çok daha fazla seyirci ile buluşmayı umut ettiklerini ifade ediyor. Balık, festivalde yer alacak filmleri ise, "Festivalimizin açılış filmi Zeynel Doğan ve Orhan Eskiköy'ün yönetmenliğini yaptığı 'Babamın Sesi'. Festivalimizin kapanış filmi ise Emin Alper'in yönetmenliğini yaptığı 'Tepe'nin Ardı' filmi. Bu filmleri yapanlar genç arkadaşlar, böyle bir festivalde bu filmlerin gösterilmesi anlamını ve yerini buluyor. Bunun dışında 'Geriye Kalan', 'Entelköy Efeköy'e karşı', 'Bir zamanlar Anadolu'da', 'Zenne' filmleri var. Yurtdışından filmlerde ise tüm dünyada ve Türkiye'de çok beğenilen 'Bir Ayrılık' filmi var" dedi.
Sineması olmayan kentte film festivali
Kentte sinema salonu bulunamamasını ise, "Dersim'de bir sinema salonu yok, sineması olmayan bir kentte bir film festivali yapıyoruz. 'Güler misiniz, ağlar mısınız?' meselesi var. Biz bunun güçlü tarafından bakacağız tabii ki. Umarız sineması olmayan bir kente bu festival aracılığıyla sinema kazandırırız" diyor. Bu festivalin tüm bileşenlerinin hedeflerinden bir tanesinin de genç sinemacıları desteklemek olduğunu aktaran Balık, "Dersim genç sinemacıların olduğu bir yer. Aynı zamanda Dersimli yönetmenler de çok fazla. Kısa filmlere de bu açıdan çok önem veriyoruz. Festivalimizin sloganı 'Dört dağ içinde sinema', bu da güzel bir gönderme" diyerek, bazı gösterimlerin de açık alanda yapılacağını belirtiyor. Balık, "Dersim, dağların arkasında Munzur suyunun aktığı enfes bir yer. Bu açıdan oradaki gösterimlerin çok keyifli geçeceğini düşünüyoruz. Bizim için önemli bir diğer husus da Dersim'e yapılacak barajların yapılmamasını istediğimizi dile getirmek. Bu açıdan festivalde HES'lere yönelik filmlere öncelik tanıdık" diyerek, festivalin çevre konusundaki duyarlılığını belirtiyor. Diha
Güncelleme Tarihi: 18 Mayıs 2012, 11:02