Sanatçılar, "Halkın safında yer almak, sanatçıların varlık gerekçesidir. Mitingi coşkuyla karşılamak, ahlaki sorumluluktur'" diyerek, mitinge katılım çağrısı yaptı.
DTK ve BDP tarafından "Özgürlük İçin Demokratik Direniş" şiarıyla 14 Temmuz'da Diyarbakır'da yapılacak tarihi miting için hazırlıklar sürüyor. Sivil toplum örgütleri, aydınlar, yazarlar ve siyasetçilerin ardından bölgede ve batı illerinde faaliyet gösteren 30'a yakın kültür sanat kurumuna bağlı sanatçılar, Cegerxwîn Gençlik Kültür Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. 400'e yakın sanatçının imzasının yer aldığı basın metnini sanatçı Farqîn okudu. PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki ağırlaştırılmış tecride dikkat çeken Farqîn, "Sayın Abdullah Öcalan üzerinde sürdürülen ve AKP rejiminin Kürt sorununda savaş tercihi olan ağırlaştırılmış tecrit, yalnızlaştırma ve halkından koparma politikası kendine insanım diyen hiç kimsenin kabul edemeyeceği gayr-i ahlaki bir uygulamadır" dedi.
'Halkın safında yer almak, sanatçıların varlık gerekçesidir'
Artan askeri ve siyasi operasyonları değerlendiren Farqîn, "Aralıksız sürdürülen askeri ve siyasi operasyonlar çatışmalı ortamı derinleştirmiş ve Roboski örneğinde olduğu gibi katliam düzeyine vardırılmıştır. Sayın Öcalan'a dönük geliştirilen yandaş medya merkezli psikolojik savaş tahammül sınırlarını zorlar hale gelmiştir. Bu ahlaksızlığa dur demek için sürekli direniş içinde olmak öncellikle insan olmanın gereğidir" dedi. Farqîn, "Nitekim bu yüzden AKP hükümetinin savaş uygulamalarına karşı tüm kesimleriyle bir yıldır kesintisiz direniş içinde olan halkımızın safında yer almak halkların vicdanı olan biz sanatçılar için varlık gerekçesidir. Ayrıca özgür halk gerçeğinin öncüleri sanatçılar olduğu bilinciyle, yaşamın her alanında halkımızla birlikte olmak geleneklerinin sürdürücüsü olduğumuz Ozan Mizginler'in, Serhat'ların, Xelil Daxların, Ali Temel'lerin ve Hêvi Şanogerlerin ideallerine sadakatin de gereğidir" dedi.
'Hiçbir güç Kürt halkının bütünlüğünü bozamaz'
"Yeri gelmişken kirli savaş zihniyetinin her türlü tezahürü olan AKP uygulamalarının yürütücülerinden medet ummanın gaflet kadar AKP rejimini uygulamalarını sürdürmede cesaretlendirdiğini de vurgulamak, biz Kürt sanatçılar için vicdanı bir görevdir" diyen Farqîn, "Ancak şunu da net olarak ifade etmek gerekir ki Kürt halkı eski Kürt halkı değildir, siyasetçisiyle, sanatçısıyla, aydınıyla yazarıyla, gazetecisiyle ve bütün kurumları ile bir bütündür. Bu bütünlüğü bozmaya hiçbir güç yetmeyecektir" dedi.
'Mitingi coşkuyla karşılamak, ahlaki sorumluluktur'
İstasyon Meydanı'nda yapılacak mitinge dikkat çeken Farqîn, "14 Temmuz 1982 Amed zindanı ölüm orucu direnişinin yıldönümünde Amed'te Sayın Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için yapılacak büyük buluşmanın ifadesi olan 'Özgürlük İçin Demokratik Direniş' mitinginin coşku ile karşılanması biz Kürt sanatçılar için ahlaki sorumluluk anlamına geldiğini ifade etmek gerekir. Bu gerçek ışığında biz sanatçılar olarak; 14 Temmuz mitingine destek vermenin tarihsel bir görevimiz olduğunu halkımız ve tüm kamuoyu ile paylaşmak istedik. Yine direniş mitingine hazırlığın tüm aşamalarına büyük bir coşku ve moralle katılacağımız gibi tüm halkımızı da bu büyük ve tarihi buluşmaya davet ediyoruz. Unutulmamalı ki; zulmün karanlığını tutuşturan şafaklar direnişin bağrında filizlenir. Her direniş geleceğin 'Kesinleşen Kürtlük ve özgür yaşam' gülüşüne yürüyüşün azim mayasıdır" dedi. / Diha
bütün insani empatisibulunan özgür yaşamak isteyen özgür ana dilini kolanabilen insanlığa hozura barışa serhıldana olması dileğimle