kaçak bahis

deneme bonusu

casino siteleri

canlı bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

bahis siteleri

porno izle

kaçak bahis

deneme bonusu

casino siteleri

canlı bahis siteleri

deneme bonusu veren siteler

bahis siteleri

porno izle

'Türbemizde ot bitene kadar toprağımızı terk etmeyiz'

"Türbemizde ot bitene kadar toprağımızı terk etmeyiz." Bu söz Til Şeîr bölgesinde zor koşullar altında yaşayan ama topraklarını terk etmeyen Kobanêli bir kadına ait.

'Türbemizde ot bitene kadar toprağımızı terk etmeyiz'
Til Şeîr bölgesinden yaşayan kadınlar, "Ne kadar aç kalsak, susuz kalsak ve soğukta kalsak da Türkiye'ye gitmeyiz. Bize 'Türkiye'ye gelin' diyorlar. Türkiye'ye gelip ne yapacağız. Zaten bu başımıza gelenlerin hepsi Türkiye'nin başının altından çıkıyor" diyor. 

Kobanê'ye yönelik DAİŞ çetecilerinin saldırılarına karşı başlayan direniş, 83'üncü gününe girdi. Kente yönelik DAİŞ saldırılarına karşı cephelerde savaşan YPG/YPJ savaşçılarının direnişi büyük bir irade ile devam ederken, kent içerisinde ve sınır hattındaki Til Şeîr bölgesinde yaşayan siviller de çatışmalardan dolayı birçok sorun yaşıyor. Bütün sıkıntılara rağmen cephelerde yaşayan çocuklarının ihtiyaçlarını karşılamak için her türlü zorluğu göze alan Kobanê halkı, hemen hemen her gün ise çetelerin hedefinde. DAİŞ çetecileri, kentin her alanına yönelik havan atışların da bulunurken, sadece sivillerin yaşadığı Til Şeîr bölgesini de sık sık hedef alıyorlar.

ÇOCUKLARINI KORUMAYA ÇALIŞIYORLAR

Til Şeîr bölgesinde yaşayan siviller, havan atışlarından korunmak için araçlarının altına oyuklar kazarak, havan atışı olduğu sırada şarapnellere hedef olmamak için bu oyuklara giriyorlar. Havaların soğuması nedeniyle bu alanda kalan siviller birçok sorun yaşarken, çocukların yanı sıra kadınlar da en büyük zorlukları yaşıyor. Kadınlar, zor koşullarda çocuklarının hem gıda ihtiyaçlarını gidermeye hem de onları hastalıklardan korumaya çalışıyor.

‘BİZİ KESMEK İSTİYORLAR’

Hevallerin yanında durumlarının çok iyi olduğunu belirten Hedlê Beko isimli kadın, "DAİŞ bizi muhacir etti. Evlerimizi viraneye çevirdiler, malımızı talan ettiler ve bizi kesmek istiyorlar. Ellerinden ne geliyorsa yapıyorlar. Bakın altımızda mayınlar var, bu tarafımızda DAİŞ var, diğer tarafta ise (Türkiye tarafını işaret ederek) düşman var. Kanasla atıyorlar, havanları atıyorlar. Şu otobüse bakın; bir tarafında DAİŞ'in attığı kurşunlar var, diğer tarafında ise Türkiye'nin attığı kurşun izleri var. Kurşunlar gelince de bu sığınağa giriyoruz" diyor.

‘TÜRK DEVLETİ BİZDEN NE İSTİYOR?’

YPG'lilerin ellerinde ne varsa kendilerine yetiştirmeye çalıştığını dile getiren Bekon, şunları dile getiriyor: "Ama muhaciriz işte. DAİŞ'in ne hakkı var burada? Burası ezelden beri Kürdistan'ın toprağıdır. Peki ya Türk devleti ne istiyor bizden? Eskiden beri, Qazî Muhammed’den, Şêx Seîd'den bu yana Türkiye bunu yapıyor. Bu kaçıncı devran? Irak savaşında da Türkler saldırmıştı. Şimdi burada savaş çıkınca yine Türkiye'nin parmağı var. Türkiye ne istiyor. Kimsemiz yok Kürdistan'ın dört parçasından başka. Üç yıl boyunca kendi gücümüzle direndik. Bugün de buradayız."

‘TÜRBEMİZDE OT BİTENE KADAR TOPRAĞIMIZI BIRAKMAYIZ’

Kewser isimli kadın, daracık bir alana sıkıştıklarını dile getirerek, "Şehitlerimizin arkasında duruyoruz. Türbemizde ot bitene kadar da toprağımızı bırakmayız. Kürdistan'ın dört parçasına çağrımız bizi desteklemeleridir. Amcamın iki çocuğu savaşta. Biri şehit oldu" diye anlatıyor, yaşadıkları durumu.

'TEK İSTEDİĞMİZ KOBANÊ’NİN ESKİ HALİNE DÖNMESİDİR’

Til Şeîr bölgesinde araçların içinde yaşadıklarını ve arabaların evleri olduğunu ifade eden Naz Asmîn isimli kadın, içinde bulundukları duruma ilişkin şunları söylüyor: "Türkiye'nin sınır telleri de elbiseleri serdiğimiz askılarımız oldu. İhtiyaçlarımız var, tabi ki evdeki gibi değil halimiz. Soba yok, havalar soğuk, kışlıklarımız yok. Çocuklar Kuzey'de, eşim ve küçük oğlum burada. Onlar da lastik tamiratı yaparak hevallere yardımcı olmaya çalışıyorlar. Tek isteğimiz Kobanê'nin eski haline dönmesidir. Evimize dönmek istiyoruz."

‘BURADA ŞEHİT OLALIM AMA ORAYA GİTMEYECEĞİZ’

Kobanê'nin Qorê köyünden olan Fatma Smail ise, DAİŞ'in havanların halkın yaşadığı yerlere düştüğünü belirterek, "Herşeyimizi ardımızda bırakıp geldik. Sadece bir döşek, bir battaniye getirebildik, arabamızla birlikte. Her şeyimiz orada kaldı. Ailem burada iki oğlum da hevallere yardımcı olmaya çalışıyor. Türkiye'ye gitmek istemiyoruz. Burada şehit olalım ama oraya gitmeyeceğiz" diyor.

'DAİŞ KANAS VE HAVANLARLA, TÜRKA SKERİ GAZ BOMBALARIYLA SALDIRIYOR’

Emel Hemûdê ise, Minbicli bir Arap. Eşi ise Kürt. Bir kız çocuklarının ismini ise "Kürdistan" koymuşlar. Hemûdê içinde bulundukları duruma ilişkin şunları anlatıyor: "Ben Arap'ım, Kürt değilim. Üç aydır buradayım. 3 çocuğum var. Burada çok sıkıntı yaşıyoruz. DAİŞ kanas ve havanlarla, Türk askeri de gaz bombalarıyla saldırıyor bize. Burada komşumuzun bir kızına havan değdi, ellerimde öldü. Her şeyi kabul ettik: açlığı, susuzluğu, soğuğu, havanları kabul ettik. Hala da üzerimizdeki baskı devam ediyor. Ama köyümüze döneceğimiz umudu var. Çocuklar olmasa hiçbir şeyden korkmazdık. Çocuklara bir şey olmasın, giden hiçbir şeyimize üzülmüyoruz. Ne kadar aç kalsak, susuz kalsak ve soğukta kalsak da Türkiye'ye gitmeyiz. Bize 'Türkiye'ye gelin' diyorlar. Türkiye'ye gelip ne yapacağız. Zaten bu başımıza gelenlerin hepsi Türkiye'nin başının altından çıkıyor. Ölsek de burada toprağımızın üzerinde ölelim yeter ki; şerefimiz bize kalsın. Burada kanını bu topraklar için dökenlerden daha mı değerli bizim kanımız?"ANF

Güncelleme Tarihi: 06 Aralık 2014, 10:06
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER