Bekir, “Çocuklarımız yaşamını yitirirken, hiçbir devlet çetelere verdikleri desteğe sesiz kalmamızı istemesin.

Türk devleti sınıra dayanan ve Türk toprakları üzerinde Kobanê’ye saldıran çetelere karşılık versin yoksa bizler bu gidişata dahi olacağız. Bana tüm Türkiye’yi verseler yine de Kobanê’yi bırakmam. Kobanê bize güzeldir, bizimdir bizim kalacak” dedi. Kobanê’ye yakın olduğu için Suruç’a geldiğini dile getiren Bekir, saldırıların devam etmesi üzerine kendisi de Kobanê gideceğini DAİŞ’e ve Türkiye karşı savaştığını dile getirdi.

‘TÜRKİYE’DEN HİÇBİR ZAMAN FAYDA GELMEDİ’

5 çocuğuyla Suruç’a gelen Zeliha Hasan (50) ise, DAİŞ çetelerinin Müşrikpınar Sınır Kapısı’ndan saldırmasına sessiz kalan Türk devletini kınayarak, Türkiye’nin çetelere verdiği yardımlarla kendi halkını da tehlikeye attığını dile getirdi. Türk devletinin DAİŞ saldırılarından kaçan Kobanêlileri kendi topraklarına almadığını, çocukları ve kadınları satan çeteleri topraklarına girmesine göz yumduğunu işaret eden Hasan, “Bize Türkiye’den hiçbir zaman fayda gelmedi. Bu gün de fayda gelmese de en azından zarar da gelmesin. Onların toprakları içerisindeyiz. Kardeşçe yaşamak istiyoruz” dedi.

‘KARDEŞLİK BÖYLE OLMAZ’

Siyabend Rumi de, Kobanêliler olarak DAİŞ çetelerine Türk devletinin yardım etmesini istemediklerini söyleyerek, insanların kellesini kesen bir örgütün hiçbir örgüt tarafından desteklenmemesi gerektiğini dile getirdi. “Bizi mağdur eden ve topraklarımızdan göç etmemize sebep olan çetelere yardım eden Türk devletini kınıyoruz” diyen Rumi, “Türk devleti Kobanê ile Türkiye’nin bir olduğunu söylüyor. Kardeşlik böyle olmaz. Biz eğer onların kardeşiysek bize destek sunsunlar çetelere değil” diye konuştu.ANF