"Özgür basın şehitleri ve Musa Anter" isimli panelde konuşan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, ağır bedeller ödenerek gerçeklerin ve hakikatin kamuoyuna ulaşması konusunda özgür basının bir çalışma yaptığını belirterek, "Türkiye'deki yaygın medya sadece taraflı, sadece ideolojik, devlet güdümlü, sadece apoletli değil aynı zamanda tetikçidir. Doğrudan bu ülkede işlenen katliamlarda cinayetlerde rolü ve parmağı olan yayınlar söz konusudur. Bu kadar berbat bir basın gerçeği ile karşı karşıyayız" dedi.
Azadiya Welat ve Özgür Gündem gazeteleri, Cegerxwin Kültür Merkezi'nde "Özgür basın şehitleri ve Musa Anter" konulu panel düzenledi. Panele katledilen gazeteci Ferhat Tepe, Cengiz Altun, Orhan Karaağar ve Musa Anter gibi çok sayıda basın şehidinin aileleri, DTK Daimi Meclis Üyesi ve BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu, BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Musa Anter'in oğlu Dicle Anter ile özgür basın çalışanları katıldı. DTK Daimi Meclis Üyesi ve BDP Bitlis Milletvekili Hüsamettin Zenderlioğlu'nun moderatörlüğünü yaptığı panele, BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, Gazeteci Hüseyin Kalkan ve Gazeteci Hayrettin Çelik konuşmacı olarak katıldı.
Panelde ilk sözü alan BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, savaşlarda önce hakikatin öldürüldüğünü ifade ederek, "Önce gerçeği ortadan kaldırırlar. Gerçeğe ulaşmayı ortadan kaldırırlar ve yürüttükleri bu savaşın nedenlerini sonuçlarını uygulanan yöntemlerini kamuoyundan ve halktan gizlerler. Biz gerçeğe ulaşamazsak, gerçeği kitlelerle buluşturamazsak, gerçeğimizi bir tarih haline getiremezsek işte bu hakikati katletmek için uğraşanlar emellerine bir parça da olsa ulaşmış olacaklardır" dedi.
Kışanak, özgür basın geleneğinin 90'lı yıllardan bugüne kadar kesintisiz olarak devam ettiğini dile getirerek, şöyle devam etti: "Özgür basın geleneği Kürt halkını, kendisini, gerçeğini, tarihini ve hakikatini anlatma konusunda çok fedakar, çok cefakar ve bir o kadar da saygıyla anılması gereken önemli bir çalışma yaptığını düşünüyorum. Ağır bedeller ödeyerek kendi gerçeğimizin hakikatimizin kamuoyunun bir parçasına ulaşmasına da çok önemli bir çalışma yaptığımızı düşünüyorum."
'Tetikçi bir medya ile karşı karşıyayız'
"Türkiye'deki yaygın medya dünyadaki bütün medyadan daha kötü bir üne ve tarihe sahiptir" diye konuşan Kışanak, bu durumun özgür basın geleneğini ve Kürt basının kıymetini ve yaptığı işin ne kadar kıymetli olduğunu arttıran ikinci bir olgu olduğunu söyledi. Kışanak, tetikçilik yapan bir medya ile karşı karşıya olduklarını sözlerine ekleyerek, "Çok açık ve nettir. Türkiye'deki yaygın medya sadece taraflı, sadece ideolojik, devlet güdümlü, sadece apoletli değil aynı zamanda tetikçidir. Doğrudan bu ülkede işlenen katliamlarda cinayetlerde rolü ve parmağı olan yayınlar söz konusudur. Bu kadar berbat bir basın gerçeği ile karşı karşıyayız. Özgür basın ve Kürt medyasının yaptığı iş ne kadar eksik olursa olsun bu iktidar güdümlü ve aynı zamanda tetikçi medyadan bin kat değerli iş yapıyor. Kürtlere, kadınlara, devrimcilere karşı sürekli bir tetikçilik halindedirler. Bu kadar ağır bedellerle karşı karşıya kalan bir medya tarihi dünyada az rastlanır" dedi.
Kürt basın çalışanlarının 90'lı yıllarda büyük işkence, faili meçhul ve katliamlardan geçtiğini belirten Kışanak, 90'lı yıllardaki arkadaşlarının her birinin kahramanca ölümü göze alarak bir mücadele içerisinde olduklarını aktardı.
'Başbakan Erdoğan basın patronudur'
Gazeteci Hüseyin Kalkan ise, olağanüstü koşullardan kaynaklı Kürt basın çalışanlarının çok çabuk gazeteciliği öğrendiğini belirterek, Cengiz Altun'un ilk katledilen gazeteci olmasının da tesadüf olmadığını söyledi. Altun'un bütün haberlerinde gerçekleri tüm boyutlarıyla ortaya çıkardığını dile getiren Kalkan, uluslararası kuruluşların dahi haberlerini alarak broşür halinde dağıttığını ifade etti. Kalkan, AKP hükümetinin vergileri gazetelere karşı kullanarak basını tekeline almaya çalıştığını ifade ederek, Türkiye'de en büyük basın patronunun Başbakan Erdoğan olduğunu aktardı. Başbakanın vergi cezalarıyla basını hizaya getirdiğini belirten Kalkan, özgür basının bu konuda ne kadar önemli olduğunun ortaya çıktığını söyledi.
Gazeteci Hayrettin Çelik ise, Kürtçe yaptığı konuşmada katledilen gazetecilerle yaşadığı anıları anlatırken duygulu anlar yaşadı. Katledilen gazetecilerin neredeyse tamamı ile anıları olduğunu belirten Çelik, hepsinin birer kahraman olduğunu ve gerçeği yaşamları pahasına açığa çıkardıklarını ifade etti. Arkadaşlarının hem çalışma tarzlarını hem de kararlılıklarını anlatan Çelik, özgür düşünemeyenlerin özgür basında yer alamayacağını sözlerine ekledi. DİHA
Güncelleme Tarihi: 20 Eylül 2012, 10:07