DAİŞ çetelerinin Kobanê’ye dönük saldırılarına karşı Kobanê-Suruç sınır hattında başlatılan direniş nöbeti ikinci ayını doldururken, Kobanê sınırında yüzlerce kişi tarafından nöbet eylemi kararlı bir şekilde sürdürülüyor. Saldırıların başladığı 15 Eylül’den itibaren Türkiye’nin DAİŞ çetelerine verdiği desteğin ve çetecilerin Türkiye sınırından Kobanê’ye geçişlerinin önüne geçmek için on binlerce kişi Kobanê sınırına akmaya başladı. Kobanê’nin işgaline ve olası bir sivil katliamına karşı sınır gelen halk, 19 Eylül’de Kobanê kent merkezinin 23 kilometrelik doğusunda bulunan Oxan köyünde çadırlar kurarak nöbet eylemine başladı. Ancak çadırlar aynı gece asker ve polislerin sert müdahalesi sonucu boşaltıldı. Müdahaleye rağmen sınır hattını terk etmeyen binlerce kişi bu kez Kobanê kent merkezine daha yakınındaki Etmanek köyünde çadırlarını kurarak, nöbet eylemine başladı. Nöbet eylemi devam ederken Kuzey Kürdistan ve Türkiye kentlerinden de binlerce kişi sınır hattına gelmeye devam etti. Ancak 3 boyunca çadırların kurulu kalmasına izin veren asker ve polisler üçüncü günün sonunda tekrardan çadır alanı saldırarak, çadırları yıktı ve sınır hattını boşaltmak istedi. Asker ve polislerin bu saldırılarına karşı ise yurttaşlar Kobanê sınır hattının doğu ve batısında 30 km’lik alana yayılma kararı alarak nöbet eylemlerini sürdürdü. Sınır hattının tamamına yayılan nöbet eylemi yine birçok köyde defalarca asker ve polis saldırısını maruz kalırken, yer yer nöbetlerin tutulduğu bölgelere DAİŞ çetelerinin attığı havan topları da düştü. Asker ve polis saldırılarında onlarca kişi yaralanırken, yine onlarca kişi de darp edilerek gözaltına alındı. İlçe merkezine de sıçrayan saldırılardan sonra ilçenin giriş çıkışlarında da kurulan kontrol noktalarından yurttaşların girişleri sık sık engellendi.

Tüm saldırı ve engellemelere rağmen sınır hattını boş bırakmayan halkın sürdürdüğü nöbet eylemi zorluklara ve devletin bitirmeye dönük girişimlerine rağmen ikinci ayını doldurmak üzere. Çatışmaların kent merkezine doğru kaymasının ardından nöbet eylemi de ağırlıklı olarak Mehser ve Miseynter köyüne kaydı Her iki köyde Kuzey Kürdistan ve Türkiye kentleri başta olmak üzere yurtdışından da Kobanê direnişine destek vermek amacıyla gelen farklı inançlar, halklar ve kesimlerden yüzlerce kişi tarafından bu nöbet eylemi sürdürülüyor.

KANTONLAR SINIRA TASINDI

Nöbet eyleminin devam ettiği her iki köyde komünal bir yaşam inşa edildiği gibi bu yaşama köy halkı da dahil oluyor. Her işin kolektif emekle yaratıldığı genç-yaşlı ve kadın-erkek ayrımın olmadığı bu direniş alanlarındaki yaşam Kobanê direnişiyle de özdeşleşiyor. Miseynter köyündeki sokaklara Kobanê direnişinde yaşamını yitiren Arîn Mîrkan ve Suphi Nejat Ağırnaslı’nın isimleri verilirken, evlerin duvarlarına da Kobanê direnişine dair sloganlar yazılıyor. Yine Mehser köyünde de Amed ve Cizre Kantonu’yle alanlar oluşturan yurttaşlar bu alanlarda ihtiyaçlarını karşılıyor. Rojava kantonları gibi buradaki kantonlarda da işlerin daha hızlı ve koordineli yapılması için direnişçiler tarafından kanton eşbaşkanları gibi temsilciler seçiliyor.

HAYAT GECE GÜNDÜZ DEMEDEN SÜRÜYOR

Nöbet eylemlerinin devam ettiği köylerde yurttaşlar deyim yerindeyse 7/24 ayakta. Gece boyunca genç, yaşlı, kadın ve erkek ayrımı olmaksızın belirlenen kimi noktalarda en az ikişerli gruplar halinde nöbetler tutuluyor. Nöbet tutmayan yurttaşlar ise köyün çeşitli yerlerinde yaktıkları ateşin etrafında çemberler oluşturarak bir yandan ısınmaya çalışırken, bir yandan da Kobanê’den gelecek güzel haberleri bekliyor. Gecenin ilerleyen saatlerine doğru nöbetçilerin dışındaki yurttaşlar ise çadır ve köylülerin evlerine çekilip birkaç saatlik uykuyla dinlenmeye çalışıyor. Sabahın ilk ışıklarıyla “Rojbaş” sesiyle uyanan direnişçiler ortak mutfakta belirlenen kahvaltılıkları hazırlayarak hep birlikte kahvaltılarını yapıyor. Ardından da temizlik için kolları sıvayan yurttaşlar, yaşam alanlarını temizliğini de hep birlikte yapıyor. Gelişmeleri takip etme olanakları fazla bulunmayan yurttaşlar, temizliğin ardından alanda her gün özgür basın emekçileri tarafından dağıtılan Özgür Gündem ve Azadiya Welat Gazetesi’sini alıp bir köşeye oturup gazetesini okuyor.

DÜRBÜNLER ELDEN ELE DOLAŞIYOR

Gün içerisinde Kobanê kent merkezinin görülebileceği her yerde küçük gruplar oluşturan yurttaşlar, elden ele dolaşan dürbünlerle an an Kobanê’deki hareketliliği gözlemliyor. Dürbünden Kobanê’ye bakan her bir yurttaş ise en ufak bir hareketliliği diğer direnişçilerle de paylaşıp üzerine yorumlar yapmakta. Mehser köyündeki caminin çatısı ise dürbünlü insanların tercih ettiği mekanların başında geliyor. Kimi zaman saatlerce orada bekleyen yurttaşlardan bazıları, savaş cephesindeki bir komutan gibi ellerinden dürbünlerini bırakmıyor.

ANNELER YÜZÜNÜ KOBANÊ’DEN ÇEVİRMİYOR

Nöbetin sürdürücüleri arasındaki en yoğun kitle ise şüphesiz anneler. Kürdistan’ın çeşitli kentlerinden gelen annelerin neredeyse tamamı gün içerisinde gözlerini Kobanê’den bir dakika bile olsa ayırmıyor. Annelerin gözlerini Kobanê’den ayırmamasının tek nedeni ise karşıda DAİŞ’e karşı savaşan YPG/YPJ’lilerin arasında bir çocuğunun olması ve yine savaşanları kendi çocuğu olarak görmesi.

İLK GÜNDEN SINIRI BIRAKMAYANLAR VAR

Sınırdaki eylemin başladığı günden bu yana sınır hattında ayrılmayan yurttaşlara da denk gelmek mümkün. Antalya, Diyarbakır, Şırnak ve Bingöl’den gelen kimi anneler ve gençler direnişin ilk gününden beri bu sınır hattında nöbet eylemindeler.

TARİHİN UNUTTURDUĞU RADYOLAR KÖYÜN LÜKSÜ OLMUŞ

Köyün en renkli görüntülerinden biri ise unutulmaya yüz tutmuş radyoların lükse kaçtığı görüntüler. Televizyon izleme imkanı bulunmayan kimi yurttaşların elinden radyolar düşmüyor. Belçika’dan yayın yapan Denge Kürdistan radyosunu dinleyen insanlarlar, kimi zaman radyolarını bir duvarın üstüne bırakıp sesi sonuna kadar açıp diğer direnişçilerin de bu lüksten faydalanmasını sağlıyor.

DİLLER FARKLI OLSA DA ORTAK NOKTA DİRENİŞ

Kobanê direnişin dünyada geniş bir yankı uyandırmasının ardından yurtdışından da yüzlerce kişi hem Kobanê direnişine destek olmak hem de direnişe yakından tanıklık etmek için sınır hattına geldi. Farklı inanç ve halklardan insanların bir araya geldiği bu alanlar bir yerde Kobanê Kantonu’ndaki farklılıkların bir aradalığının yansıması. Yurtdışından gelenler Kürtçe ve Türkçe bilmese bile kısa sürede buradaki yaşama dahil oluyor. Farklılığın ortadan kalktığı bu noktada ise anlaşmak için el ve kol hareketleri yeterli oluyor.

KOBANÊ ÖZGÜRLEŞMEDEN SINIRI BOŞ BIRAKMAK YOK

Direnişin her türlü saldırı ve zorluğa rağmen ikinci ayını doldurduğu bu günlerde halen sınır direnişini sürdürenler, Kobanê DAİŞ çetelerinden temizlenmediği müddetçe sınırı boş bırakmamakta kararlı. Direnişteki her bir yurttaş sınırı “dördüncü mevzii” olarak değerlendirip, buranın aynı zamanda Kobanê direnişini bir parçası olduğu ve Kobanê özgürleşmeden de burayı bırakmamakta kararlı.ANF