'SAĞCISI, SOLCUSU, MUHAFAZAKARI, SOSYALİSTİ...'
Roboski Müzesini kurma fikri nasıl oluştu?
Roboskî Müzesi fikri ilk olarak, katliamın birinci yıldönümünde Roboskî'yi ziyaret eden SGDF'liler (Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu) ile Roboskîli aileler arasında geçen görüşmelerde ortaya çıktı. Sonrasında bu fikir etrafında bir araya gelen farklı toplumsal ve siyasi kesimlerden insanlar Roboskî Müzesi Girişimi’ni ve Roboskî Müzesi yapım sürecini yürütmek üzere Roboskî Müzesi Derneği’ni kurduk.
Girişim hangi kuruluşlardan oluşuyor?
Buna cevap vermek zor. Şu anda girişimin farklı işlerine el veren insanlara baktığımızda, bir örgütler ya da sivil toplum kuruluşları platformundan bahsetmek doğru olmaz. Sağdan sola, muhafazakârından sosyalistine çok farklı görüş ve kesimden insanın bir araya geldiğini söylemek daha doğru. Ankara, Amed ve İstanbul’da otuz civarında gönüllü periyodik toplantılar yaparak çalışmalar yürütüyorlar. Bunun yanında Roboskili ailelerin temsilcileri ile birlikte, İoanna Kuçuradi, Hüsnü Öndül, Ahmet Faruk Ünsal, Mithat Sancar, Filinta Önal, Ayhan Bilgen, Tahir Elçi, Emine İncirlioğlu Onaran gibi pek çok aydın ve akademisyenin de yer aldığı bir danışma kurulumuz var. Mimari proje yarışması sürecinde Ziya Tanalı, Ali Cengizkan, Aydan Balamir, Murat Uluğ, Sinan Omacan gibi önemli mimarlardan oluşan bir seçici kurulumuz var. Diğer yandan pek çok kuruluş çalışmalarımıza mekan ya da farklı ayni katkılar sağlayarak destek oluyor. Mimarlar Derneği 1927’den, TMMOB Mimarlar Odası’na, Türkiye Barolar Birliğinden KESK’e, Eğitim-Sen’e, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası’ndan İMC TV’ye, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinden Çankaya Belediyesine, STGM’den Tayfa Kitapkafe’ye kadar pek çok dost ve destekçimiz var.
Nasıl bir yöntem kullandınız? Yani ilk olarak nereden başlandı; şimdi gelinen aşama ne durumda?
Roboski Müzesi fikrini geliştirirken Roboskili ailelerin düşüncelerini alarak ilerlemeye çalışıyoruz. Olanaklarımız el verdiğince her aşamada ailelerle sürece destek veren uzmanları, gönüllüleri buluşturmaya çalışıyoruz. Bu buluşmalarda alınan kararlara göre ilerliyoruz.
Tepkiler nasıl?
Pek çoğunu bildiğimiz basmakalıp ön yargıların ve kalıpların dışına çıkarak Roboski katliamı üzerine gerçekten düşünen hiçbir insanın bu katliama karşı duyarsız kalamayacağını düşünüyorum. Ulaşmayı başardığımız insanlarda da bunu görüyoruz. Özellikle gençlerin müze çalışmalarına ilgisi çok yüksek. Mimari proje yarışması sürecinde mimarlık öğrencilerinden çok sayıda katılım talebi alıyoruz. Ulaştığımız pek çok insan “Ben de bir şey yapmak istiyorum” diye koşulsuz desteklerini sunuyorlar. Üniversitelerde düzenlenen söyleşiler ve etkinlikler yoğun ilgi ile takip ediliyor. Sergi için destek çağrısı yaptığımızda yurdun dört bir yanından hatta yurt dışından onlarca sanatçı desteklerini açıkladılar.
'İHTİŞAMINI DEĞİL TOPLUMSAL ANLAMI ÖNEMLİ'
Müze şu ana kadar ne gibi faaliyetlerde bulundu? Bundan sonra ne yapmayı amaçlıyor?
Katliamın birinci yıldönümünde filizlenen Roboski Müzesi fikri üçüncü yıldönümü yaklaşırken, 28 Aralık 2013 öncesinde üçayaklı bir kampanya çalışması olarak kamuoyuna ilan edildi. Kampanyanın asıl ve tek amacı Roboski Müzesi’ni inşa etmek. Ancak bunu yaparken kamuoyunu Roboski katliamı üzerine düşündürmek de istiyoruz. Müzenin, projesinin elde edilmesinden finansmanının karşılanmasına, inşaatından, sergilerine kadar her aşaması özel olsun, kolektif bir ruhla ve dayanışma ile elde edilsin istiyoruz. Bu yapının önemi büyüklüğünde, ihtişamında değil insani ve toplumsal anlamında ve bu anlama uygun olarak da elde edilme sürecindeki katılımcı ruhta yatıyor.
Kampanyanın birinci aşaması olan mimari projesinin elde edilmesi sürecinin özgün bir “katılım/yarışma” ile elde edilmesini çok önemsedik. Tasarım sürecine mimarların yanı sıra sanatçıların, aydınların, tasarımcıların da katıldığı, seçim sürecinde Roboskîlilerin de etkin olduğu bir yarışma olsun istedik. Mimari tasarım yarışması sürüyor. Temmuz ayı içinde de sonuçlanacak.
Mimari Tasarım Yarışması ile eş zamanlı olarak kampanyanın diğer ayaklarını oluşturan çalışmalar da sürüyor. Bir grup, yapının inşası için gerekli finansmanı sağlamak için çalışıyor. Bunun için değişik illerde konserler ve Roboskî Müzesi yararına bağışlanmış olan sanat eserlerinin sergileri düzenleniyor. Sergimiz için şimdiden 60’ı aşkın sanatçı fotoğraf, resim, heykel alanlarında eser bağışladı. Bu eserlerin satışı ile elde edilecek gelir Roboski Müzesi’nin yapımında kullanılacak.
Proje yarışmasıyla ilgili son durum ne?
Mayıs ayında ilan ettiğimiz yarışmamızın takvimi işliyor. 1 Temmuzda yarışmacılar projelerini teslim edecekler. Roboskili ailelerin de katılacağı değerlendirme sürecinin ardından Seçici Kurulumuz Temmuz ayı sonunda kazanan projeyi açıklayacak.
Günümüzde çoğu zaman sermaye ya da erk sahiplerinin, hükümetlerin örneğin, emrinde inşaat sektörünün parlak yüzü haline gelen, salt bir imaja indirgenen mimarlığın çok geri plana itilmiş olan imgesel ve politik gücünü kullanmak için bir fırsat olarak görüyoruz bu yarışmayı. Biz mimarlara mimarlık yaparak katliama karşı durmanın, dik durmanın mümkün olduğunu söylüyoruz ve onlardan bunu yapmalarını talep ediyoruz. Mimarlık yaparak Roboskililerin adalet talebine destek olabilirler.
Yarışmanın sonuçlanması ile birlikte müzenin inşaatı aşamasına geçeceğiz. Kaynak yaratma çalışmaları da yolunda giderse önümüzdeki Ağustos, Eylül, Ekim aylarında inşaat için hep birlikte Roboski’de olacağız, inşaat aşamasına destek vermek isteyen herkesle birlikte. Yurdun dört bir yanından gelecek gönüllüler yanında, Roboskili gençler, kamuoyunda bilinen ve saygı duyulan aydınlar, kanaat önderleri, sanatçılar da bu süreçte Roboski’ye gelerek şantiyemizde çalışacaklar. Müzeyi tamamladıktan sonra da Roboskililere devredeceğiz.
NASIL DESTEK OLUNABİLİR?
Müzeyi oluştururken daha çok hangi materyallere ihtiyaç duyacaksınız? Bir çağrınız var mı?
Roboski Müzesi için herkesin yapabileceği bir şeyler var. Mimarsanız tasarım yarışmasına katılıp tasarım gücünüzle destek olabilirsiniz. Küçük de olsa desteğim olsun derseniz Roboski Müzesi inşaatına bağış desteği verebilirsiniz. Bu destek illa parasal da olmayabilir. Malzeme bağışı olabileceği gibi inşaatında çalışarak da destek olmak mümkün.
Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki bağın kurulmasında müzelerin nasıl bir anlamı var? Toplum üzerinde nasıl bir etki yarattığını düşünüyorsunuz?
Klasik müzeler değerli olan bir “şey”i muhafaza eden, saklayan, koruyan yapılardır. Bunlar içinde bulunduğu toplumun değer verdiği “şeyleri” muhafaze eden yerlerdir. Toplumsal hafızanın gelecek nesilllere nesneler üzerinden aktarıldığı mekanlardır. Roboski Müzesi bu anlamıyla klasik anlamda bir müzenin işlevini görecek ama bununla yetinmeyecek. Katliamda yaşamlarını yitiren 34 insanın özel eşyalarını, hatıralarını saklayacak ve anılarının gelen ziyaretçilerle paylaşılacağı bir yer olacak. Ama aynı zamanda Roboskili ailelerin adalet mücadelesinin de odağı olacak. Adalet mücadelesi sürecinin belgeleneceği, arşivleneceği bir yer olacak örneğin. Konu üzerine çalışmak isteyen araştırmacılar için bilgi kaynağı ve alan sağlayacak. Roboski katliamı ile yüzleşmenin gerçekleşmesi için bir enstitü gibi sürekli üretecek. Bu üretimin sanatsal yönünü de canlı tutmak için Roboski ile ilgili ya da Roboski’de çalışmak isteyen sanatçıların eserlerini ağırlayacak. Bu eserlerin yaygınlaşması için çalışacak, gezici sergiler düzenleyecek. Bir o kadar önemlisi Roboskili çocukların gelip gittikleri, kitap okudukları, ders çalıştıkları bir yer, yaşamlarının bir parçası olacak. Yani bir yas mekanı olmayacak. Bütün bunlar bir araya geldiğinde toplumda “Bir Daha Asla!” diyen bir bilincin kuşaktan kuşağa geçmesini sağlayacağını düşünüyoruz. Yani gün gelip Roboski için adalet sağlandığında o zaman da Roboski Müzesi barışın mekanı, bekçisi olacak!
'KALIN HARFLERLE DÜŞÜLEN BİR ŞERH OLACAK'
Müzeler genel olarak devletler tarafından kuruluyor ve haliyle resmi ideolojiye hizmet edenlerin sayısı çok...
Roboski Müzesi Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi tarihine kalın harflerle düşülen bir şerh olacaktır. Gücünü ve meşruiyetini Roboskili ailelerin onurlu adalet mücadelesinden almaktadır.
Bu anlamı ile klasik müzelerden en büyük farkı yaşanan bir sürecin müzesi olacak olmasıdır. Roboski Müzesi tarih yazıcıların isteseler de göz ardı edemeyeceği, geçmişi yazarken her gün karşılarına dikilecek olan bir manifesto olacaktır.
Siviller tarafından kurulan müze örnekleri çok mu? Ya da sizler herhangi bir yerden örnek model aldınız mı?
Kişilerin kurduğu anı evleri ve müzelerin pek çok örneği var. Roboski Müzesi fikri üzerine yaptığımız toplantılarda pek çok örnek üzerinde de konuştuk. Yahudi soykırımı ve Ermeni soykırımı ile ilgili dünyanın dört bir yanında müzeler var. Bunların bir kısmı o etnik kimlikten insanların kurduğu sivil toplum kuruluşlarınca kurulmuş müzeler. Yahudi soykırımı örneğindeki gibi bir kısmı ise katliamın sorumlusu olan devletin “utanç müzesi” olarak kurduğu yapılar.
Ancak Roboski Müzesi bilinen örneklerden farklı olarak bir katliama tanıklık edenlerin katliam sonrasında adalet mücadelesi veren ailelere destek için kurduğu bir müze olacak. Roboski Müzesi dayanışmayı temel alan kurgusu, ölçeği ve elde ediliş biçimi ile ayrı bir yerde duruyor
Proje yarışması başta, destek sergisi ve konseri için farklı ülkelerden ilgi ve destek var. Müzenin kurulması ile uluslararası ilginin artacağını düşünüyoruz.
Roboski katliamına karşı kolektif bir dik duruş sergileyebilirsek ve Roboskililerin adalet talebini toplumsal olarak sahiplenebilirsek bu hem başka katliamların hesabının sorulmasının hem de bu katliam kültürünün ortadan kalkmasının yolunu açacaktır. Roboski Müzesi Roboski katliamı özelinde bu topraklardaki katliam kültürüne karşı toplumsal direniş çağrısıdır.
'ROBOSKİ MÜZESİ BİZİM İÇİN BARIŞ KÖPRÜSÜ'
Roboski katliamı dosyası askeri Yargıtay’a gönderildi. Orada takipsizlik kararı verildi. Size göre, bundan sonra faillerin orta çıkması adına neler yapılmalı?
Bu ülkenin katliamlarla dolu tarihinin özellikle de yakın tarihinin kafamıza kakarak öğrettiği şu: Karşınıza devleti aldığınız adalet mücadelesi her zaman zordur ve uzun sürer. Belli ki, Roboski’de katledilen 34 insanın ölümlerinden sorumlu olanlardan hesap sormak için yola çıkanların, adalet peşinde olanların mücadelesi de yıllar sürecek. Hukuki olarak süregiden önemli bir çaba var. Kesin olan tek şey ise yıllar süreceği... Bizler hukuki sürecin sonucundan çok Roboskililerin adalet mücadelesinin bu coğrafyadaki insanların yüreğinde bir karşılık, bir destek bulmasını sağlamayı önemsiyoruz.
Roboski katliamı ardından talep edilen adalet, özlenen barış için turnusol kağıdı gibi. Bunun böyle olduğu zamanla daha da net ortaya çıkacak. Gün gelecek bu coğrafyada barış talebi Roboskililerin adalet talebinde çözüm bulacak. İnsanların yürekleri arasında kurulacak köprülerle beslenmeyen bir barışın mümkün olmadığını görüyoruz. Bu sebeple Roboskililerin adalet talebini desteklemenin öncelikle insani bir sorumluluk olduğunu ve politik gücünü de buradan aldığını düşünüyoruz. Roboski Müzesi böylesi bir sorumlulukla sahiplendiğimiz, kurduğumuz bir barış köprüsü bizim için.
Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Roboski Müzesi kuruluş sürecinde yer almak isteyen herkese kapımız açık. bilgi@roboskimuzesi.org adresinden bize ulaşabilirler.
Ayrıntılı bilgi için web sitemiz: www.roboskimuzesi.org
MEHMET ONUR YILMAZ KİMDİR?
2001 yılında, ODTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü’nden mezun oldu. 2004’te Bordeaux Mimarlık ve Peyzaj Okulu’ndan “Doğal Afetler ve Kentsel Mirasa Etkileri” programından Yüksek Lisans derecesi aldı. 2004-2010 yılları arasında Japon Anadolu Arkeoloji Enstitüsü ve Kalehöyük Arkeoloji Müzesi projelerinin proje müdürlüğünü yaptı. 2010 yılında Hacettepe Üniversitesi İnsan Hakları Programından ikinci Yüksek Lisans derecesini aldı. Aynı üniversitede İnsan Hakları Doktora Programı’na devam ediyor.
Mehmet Onur Yılmaz, Maltepe Üniversitesi İnsan Hakları Merkezinde yürüttüğü projeler koordinatörlüğü görevinin yanısıra, Gündem Çocuk Derneği'nde çalışmaktadır. Diğer yandan “Ankara’nın Gayriresmi Gazetesi” olma iddiası ile çıkan Gazete Solfasol’da editör ve sorumlu yazı işleri müdürü olarak görev yapıyor ve mimarlık çalışmalarını da sürdürüyor. Çalışmaları çocuk hakları, katılım hakkı ve mimarlıkta etik üzerinde yoğunlaşmaktadır. / Anf
Güncelleme Tarihi: 12 Haziran 2014, 14:25