30 Ocak’ta Kerkük’e bağlı Mektep Xalit köyünde DAİŞ ile yaşanan çatışmada yaralanan ve 6 Şubat’ta gece saat 01:30’da tedavi gördüğü Kerkük’teki hastanede yaşamını yitiren 1991 Meriwan doğumlu HPG gerillası Talib Mahmudi, Kandil’de düzenlenen bir askeri törenle toprağa verildi. Askeri törene PKK Yürütme komitesi Üyesi Murat Karayılan’ın yanı sıra KCK Yürütme Konseyi üyesi Savaş Amed, KJK Koordinasyon üyesi Jiyan Lav, HPG Askeri Konsey üyesi Ali Piling, YJA Star komutanlarından Hêzil Dersim, yüzlerce HPG ve YJA Star gerillası, Mahmudi’nin annesi ve babası ile dört parça Kürdistan’dan yüzlerce kişi katıldı.

‘HER GEÇTİĞİ YERDE HALK SOKAKLARA DÖKÜLDÜ’

HPG gerillası Armanç Kurdo’nun cenazesi öğle saatlerinde Kerkük’ten alınarak Kandil’e doğru yol çıkarıldı. Cenaze konvoyunun geçtiği bütün ilçe ve kasabalarda halk sokaklara dökülerek Kurdo’yu sahiplendi. Yoğun ilgi nedeniyle konvoy ancak 5 saatte Kandil’e ulaşabildi. Yüzlerce araçlık konvoyun Kandil’e ulaşması ardından Kandil halkı da Şehit Mehmet Karasungur Şehitliği’ne akın etti.

Saygı duruşuyla başlayan askeri törende bir konuşma yapan PKK Yürütme Komitesi üyesi Murat Karayılan, “Bugün Kürdistan’ın yiğit bir evladını uğurluyoruz” dedi. Karayılan, gerilla Kurdo’nun 5 yıllık gerilla mücadelesini şöyle anlattı: “Armanc Kurdo arkadaş, Merivan bölgesindendi. Çalışmasıyla, savaşıyla kahramanlığını ispatladı. Armanc arkadaş 5 yıl önce saflarımıza katıldı ve Apocu bir militan olarak üzerine düşen her türlü görevi yerine getirdi. Büyük bir fedakarlıkla savaştı, birçok eyleme katıldı. Emeği, cesareti ve fedakarlığıyla komutanlaştı.”

HPG gerillası Kurdo’nun Güney Kürdistan’da yürütülen direnişe de öncülük ettiğini kaydeden Murat Karayılan, “Savaşa öncülük ediyordu. Ulusal görevini, savunma görevini yerine getirmek için yurtseverliğin mekanı olan Merivan’dan Doğu Kürdistanlı bir genç; PKK bayrağı altında kutsal Kerkük’ün savunması için savaşarak şehit düştü. Böylesi evlatlar yetiştiren anne babalara bravo. Bu, sevinçle karşılanması gereken bir gerçektir. Armanc arkadaşın kaybı bizim açımızdan ağır bir kayıptır. Çünkü geleceği parlak bir komutandı. Böyle yiğitlerin kaybı elbette ki bütün Kürdistan için kayıptır. Ancak onların kutsal bir yolda şehit düştüklerini biliyoruz. Bizler de onların takipçileriyiz. Onlara söz veriyoruz ve diyoruz ki, ey şehit gönlünüz ferah olsun. Bayrağınızı hep yükselteceğiz. Ve silahınız hiçbir zaman sahipsiz kalmayacak. Kürdistan’ı özgürleştirme, demokratik özgür Kürdistan mücadelesinde anılarınızı yaşatacağız. Bu sözü Armanc Kurdo arkadaşın huzurunda yineliyoruz” dedi.

Kurdo’nun anne ve babası başta olmak üzere, Merivan halkı ve bütün Kürtlere başsağlığı dileğinde bulunan Karayılan konuşmasına şöyle devam etti: “Değerli arkadaşımız Cafer ve değerli anne Behya, gönlünüzü ferah tutun. Siz bir evlat yetiştirdiniz. Belki kısa yaşadı, ama dolu dolu yaşadı. Bir kahramandı. PKK saflarında 5 yıl boyunca büyük bir mücadele yürüttü. Armanc Kurdo gibi bir aslanı yetiştirdiğiniz için size bravo. 29’u 30 Ocak’a bağlayan gece Kerkük’te Mektep Xalit, Tıl Verde, Meyranbeg, Mele Abdula köylerinde büyük bir saldırı başlatıldı. Bu saldırıda Armanc arkadaş yaralandı ve dün gece saat 01:30’da Kerkük hastanesinde şehit düştü. Aynı çatışmada çok sayıda peşmerge de şehit düştü. Başta, komutan Husen Mansur, Şerko Şivani ve bu çatışmada şehit düşen bütün peşmergelerin ailelerine baş sağlığı diliyoruz.”

‘SALDIRILAR KONSEPT DAHİLİNDEDİR, SONUNA KADAR DİRENECEĞİZ’

Kürdistan’da tarihi günlerin yaşandığına dikkat çeken Karayılan, Kürt halkının kazanımlarına yönelik saldırıların Kürdistan üzerindeki derin işgalci amaçlarla bağlantılı olduğunu söyledi. Rojava ve Güney Kürdistan’da vahşi, faşist DAİŞ çetelerinin saldırıları olduğunu vurgulayan Karayılan, “Bu saldırılar Kürdistan üzerindeki derin işgalci amaçlardan uzak değildir. Rojava’da ve Güney’de Kürt halkının kazanımlarının hedeflenmesi tesadüf değildir. Bir konsept çerçevesinde gelişiyor. Bu konsepte karşı sonuna kadar direneceğiz. Kürt halkının kazanımlarını korumak için gelişen savunma kutsaldır. Kazanımlar kutsal kazanımlardır. Kanla yaratılmışlardır” diye konuştu.

‘ARMANC YARALI BİR PEŞMERGEYİ KURTARMAK İSTERKEN ŞEHİT DÜŞTÜ’

Çok fazla eksiklik ve yetersizlik olduğunu da belirten Karayılan şunları ifade etti: “Vahşi DAİŞ çetelerinin 29 Ocak’ta, Kerkük savunma hatları üzerindeki saldırı büyük bir saldırıydı. Eğer bu saldırı başarılı olmuş olsaydı, Kerkük savunma hattı yenilmiş olacaktı ve aynı zamanda petrol rafinerisi de ellerine geçmiş olacaktı. Kerkük’ün bütünü büyük bir tehlike altına girecekti. Böyle olmaması için HPG ve YJA Star gerillalarımız müdahale etti. Peşmergenin desteğine koştu, hattı savundu. Bu temelde direniş büyüdü. Düşman saldırıları kırıldı. Armanc arkadaş tek başına 42 tane DAİŞ çetesinin cenazesini saymıştır. Yaralı bir peşmergeyi kurtarmak isterken şehit düşmüştür. Burada büyük bir direniş, fedai bir ruh, kahramanlık vardır.”

‘GÜNEYLİ GÜÇLERE VE GÜNEY MEDYASINA GERİLLAYI GÖRMÜYORLAR ELEŞTİRİSİ’

“Bu hakkı sahibine teslim etmek gerekir” diyen Murat Karayılan, gerillanın geliştirdiği direnişe yanılgılı ve yanlış yaklaşımlara da konuşmasında dikkat çekerek, Güney Kürdistanlı güçleri ve Güney Kürdistan medyasını da eleştirdi.

‘GÜCÜMÜZÜ GÜNEYDEN ÇEKİP ÇEKMEMEYİ TARTIŞIYORUZ’

“Güney basını, egemen güçler sanki gerilla yokmuş gibi sunuyorlar. Görmüyorlar, basına sansür uyguluyorlar. Gerçekleri açıklamak istemiyorlar. HPG, PKK gücü olarak güney Kürdistan’ın savunmasında, Şengal’de, Mahmur-Hewler hattında ve Kerkük’te yük kaldırabilir ve kaldırıyor da. Rolü vardır” diyen Karayılan gerillanın Güney Kürdistan’daki varlığına yönelik “bunlar niye geldi” diyenlerin olduğunu belirtti. “Bunlar işgal etmeye gelmişler” diyenlerin de olduğunu kaydeden Karayılan, “Bu yaklaşımları hareket olarak kabul etmiyoruz” dedi.

“Meşru olmayan bir güç olarak sunmak istiyorlar. Görmek istemiyorlar, gizlemek istiyorlar, üzerini kapatmak istiyorlar. Bu görüş doğru değildir. Biz orada savaşıyoruz. Canımızı veriyoruz. Saygıdeğer, kahraman gençlerimizi veriyoruz. Kutsal Kürdistan toprakları için oradayız. Propaganda için oraya gitmiş değiliz. Ama hakikatin inkarı da kabul edilemez. Yönetimimiz gücümüzü Güney Kürdistan’dan çekelim mi, çekmeyelim mi diye tartışıyor. Bunu gündemimize almışız” diyen Karayılan, kendileri için halkın tutumunun da önemli olduğunu dile getirdi.

Güney Kürdistan hükümetinin gerillaya yaklaşımını değiştirmesi gerektiğini de belirten Karayılan, “Böylesi inkar eden, görmeyen, meşru görmeyen yaklaşımları değişmezse güçlerimizi çekebiliriz. Fakat tercihimizin bu olmadığını halkımızın bilmesini istiyoruz. Halkımızın istemi nedir? Biz halkımızın iradesini esas alıyoruz. Biz, halkımızın kazanımlarını savunmak istiyoruz. Gerillamızın, hareketimizin tecrübesi vardır ve fedaidir. Koruyabilir, DAİŞ’in saldırılarına direnebilir. DAİŞ saldırılarını kırabilir. Fakat bunun için, eksikliklerin giderilmesi gerekir” dedi.

‘ORTAK MEVZİDE SAVAŞILIYOR AMA ORTAK KOMUTANLIK OLMUYOR’

Gerilla ile peşmergenin aynı mevzide, omuz omuza savaştığını, ancak komutanların bir araya gelmediğine de dikkat çeken Karayılan şöyle devam etti: “Neden askeri bir meclis yok? Neden ortak komutanlık yok? Askeri güçler omuz omuza savaşıyor ama iki önemli eksiklik var. Bugün Kürt halkının kazanımlarına karşı büyük bir saldırı var. Askeri güçlerimiz yan yanadır, omuz omuza savaşıyor. Şengal’de, Kerkük hattında, Baqırtê’de savaşıyorlar. İyidir, ama neden ortak bir komutanlık yok? Neden ortak askeri bir meclis yok? Neden ortak, Kürdistani bir güç yok? Neden? Bunu öneriyoruz ama kimse cevap vermiyor. Bu gereklidir, tarih bizi mecbur kılıyor. Kutsal Kobanê direnişi bunu bizim için şart kılıyor. Şengal bunu şart kılıyor. Kerkük bunu şart kılıyor. Peşmerge ve gerilla aynı mevzideler. Ama komutanlar birlikte değil. Birlikte oturmuyorlar bile. Bu nasıl iştir? Bu nasıl bir yaklaşımdır? Bu kabul edilemez. Değişmesi gerekir. Gerekli olan budur.”

‘PASİF DEĞİL, AKTİF OLUNURSA DAİŞ BİTER’

DAİŞ çetelerine karşı savaşta daha aktif olunması gerektiğini de belirten Karayılan, aktif savunmaya dayalı taktik ve stratejinin izlenmesi durumunda DAİŞ’in Kürdistan’da bitirilebileceğini söyledi. Bunun için doğru taktik ve stratejinin şart olduğunu vurgulayan Karayılan “Bir diğer önemli husus, DAİŞ’e karşı daha başarılı stratejilerle savaşılması gerekir. Böyle pasif, gevşek bir yöntemle olmaz. Şimdi DAİŞ’in saldıracağı şeklinde bilgiler var. O daha saldırmadan biz saldırmalıyız. Aktif savunma tarzında bir savaş olmalı. Görüşümüz bu şekildedir. İlgili bütün güçlerin ve komutanların, peşmerge komutanlarının, Güney Kürdistanlı siyasetçiler, Kürdistan bölgesel hükümeti, bu hakikati gözetmesini umut ediyoruz” dedi.

ULUSAL BİRLİK VE ORTAK KOMUTANLIK ŞART

Tehlikenin büyüklüğünün birliği şart kıldığını da sözlerine ekleyen Karayılan, birlik olunmaz ve doğru taktikle savaşılmazsa tehlikenin olduğuna da dikkat çekti.

Bunun için de ulusal birlik temelinde çalışmaların gelişmesi gerektiğini belirten Karayılan şunları vurguladı: “Ortak komutanlık kurulmalı, ortak kuvvet oluşturulmalı. Doğru strateji ve taktiklerle DAİŞ’e karşı direniş geliştirilmelidir. Eğer böyle bir direniş olursa, kısa zamanda DAİŞ’in bütün Kürdistan toprağından atılacağına inanıyoruz. Aynı zamanda tehlike olmaktan da çıkarırız. DAİŞ’e büyük darbeler vurabiliriz. Bu güç, Kürt güçlerinde vardır. Kürdistani güçlerde bu kuvvet vardır. Yeter ki doğru tutum sergilensin. Biz böylesi doğru bir tutumu umut ediyoruz. Bu umutlarla kutsal şehidimizi son yolculuğuna uğurluyoruz.”

KÜRT SİYASETİNE SURUMLULUK ÇAĞRISI

PKK olarak Kürt kazanımlarını koruma konusunda her türlü fedakarlığa hazır olduklarını kaydeden Karayılan, Kürt siyasetine bu yaklaşıma yanıt olma çağrısında bulundu.

Karayılan son olarak şunları belirtti: “Şehid Armanc, şehadetiyle ve direnişiyle hepimize ulusallık mesajı verdi. Bugün Kürt gençlerinde ulusal duygular, ruh ve heyecan büyüktür. Kazanımları koruma ve Kürt uluslaşması için Kürt siyaseti sorumlu yaklaşmalı, el ele vermelidir. Bu gereklidir. Biz Apocu Hareket olarak, PKK olarak buna hazırız. Üzerimize düşen görevleri yerine getireceğiz. Bütün Kürdistan’ın savunulması ve Kürt kazanımlarının korunması için her şeyi yapmaya kararlıyız. Her fedakarlığı yapmaya hazırız. Diğer güçlerin de buna göre yaklaşması, böyle karşılaması gerekir. Bu umutla ve inançla, bugün DAİŞ’e karşı Kürdistan’ın her yerinde gelişen direniş kutsaldır. Bu direnişin başaracağına inanıyoruz. Şehitlerimiz ölümsüzdür. Onların yolunda zafere ilerleyeceğiz.”

Karayılan’ın konuşmasının ardından gerilla ve halk bir ağızdan ‘şehitleri’ ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ı sahiplenen sloganlar attı.

BABA MAHMUDİ: UMUDUM GERİLLA

HPG gerillası Armanc Kurdo’nun babası Cafer Mahmudi de törende kısa bir konuşma yaptı. Tek umudunun PKK’nin zafere ulaşması olduğunu vurgulayan Mahmudi, “Kerkük halkına oğlumu sahiplendikleri için teşekkür ediyorum. Gerillanın ve halkımızın bu karşılamasından çok etkilendim. Gerillalara teşekkür ediyorum. Onların mücadelesi bizi bugüne getirdi. Bütün Kürtlere, halkımıza başarılar diliyorum” şeklinde konuştu.

ANNE MURADİ: KÜRTLER HEP DİRENECEK

Törende bir konuşma yapan Armanc Kurdo’nun annesi Behya Muradi ise şunları söyledi: “Şehitler ölümsüzdür, şehitler ölmez. Şehitler başlarını eğmediler. Başları dik zafere yürüdüler. İnşallah Kürt ve Kürdistan halkı özgürleşecektir. Kürdistan halkı hep savaş meydanında olmuştur. Hep direnecektir. Benim oğlum da tüm şehitler gibi ölümsüzler kervanına katıldı.”

MELE RAHİM HELŞOYİ: YÜREĞİMİZ VE DUALARIMIZ GERİLLA İLE

Törene Qeladize imamlarından Mele Rahim Helşoyi de katıldı. “Bu toprağın bir karışını bile düşmanlarımıza bırakmayan şehitleri minnetle anıyorum” diyen Helşoyi şöyle konuştu: “Bugün İslam adına vahşet yürütenlere diyoruz ki, biz bu topraklar için çok bedel verdik. Şehitlerimizin sayesinde bu gün rahat ve huzur içinde yaşıyoruz, nefes alıyoruz. Burada bu görkemli dağlarda özgürlük mücadelesini veren ve gözleri parlayan gerillalara bin selam olsun. Yüreğimiz sizinledir, dualarımız sizinledir. Gerilla bu gün tüm insanlığın ve Kürtlerin umudu olmuştur.”

Konuşmalar ardından HPG gerillası Armanc Kurdo’nun cenazesi sloganlar eşliğinde toprağa verildi.ANF