Hrant’ın Arkadaşları adına Yıldız Önen’in okuduğu açıklama şöyle:
“Biz adalet istiyoruz”
“Bugünden tam 1 ay 5 gün önce yine burada, yine adalet nöbeti için toplanmıştık. Birleştirilen davalar neticesinde yargı sürecinin en başından beri işaret ettiğimiz kamu görevlilerinin bir kısmı ilk kez hakim karşısına çıktı. Ve sanık ifadeleri ile birlikte haklılığımız bir kez daha gün yüzüne serildi. Ne diyordu o sanıklardan biri: “Devlet olarak Hrant Dink’in göz göre göre öldürülmesine göz yumduk…”
“İşte bu acı itirafı yalnızca duymuş olmakla kalmak istemiyoruz. Göz göre göre öldüren, öldürülmesini azmettiren, öldürülmesine göz yuman; hangi odaktan, hangi cenahtan, hangi güçten olursa olsun hesap versin, yargılansın, cezalandırılsın istiyoruz. Bu ülkenin, bu toplumun bugünlerde en çok ihtiyacı olan şeyi istiyoruz: Biz adalet istiyoruz.
“Adalet talebimizin, yine bir sanık beyanındaki ifadesiyle “bir dönemin bir dönemle hesaplaşması”na kurban verilmesine itiraz ediyoruz. Ucu kim, derinliği neresi olursa olsun bu cinayetin ortakları ortaya çıkarılana, hak ettikleri cezaları alan kadar adalet talebimizi dile getirmeye, adalet nöbetini tutmaya devam edeceğiz. Bedenleri olmasa da gözü kulağı burada olan dünyanın dört bir tarafındaki vicdanlı insanlar adına inatla ve umutla haykıracağız:
“Biz bitti demeden bu dava bitmez…”
Üç gün sürecek
Aralarında Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç, İstanbul Emniyeti eski Müdürü Celalettin Cerrah, Emniyet İstihbarat Dairesi eski Başkanları Ramazan Akyürek, Sabri Uzun, Ahmet İlhan Güler, Trabzon Emniyeti Eski Müdürü Reşat Altay’ın bulunduğu dava 3 gün boyunca devam edecek.
Birleştirilen Dink cinayeti davasının ilk duruşması 19 Nisan’da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmüştü. İlk duruşmada, sanıklar Yılmaz Angın ve Ali Fuat Yılmazer mahkeme heyetinin tarafsız olamayacağı gerekçesiyle redd-i hakim talebinde bulunmuştu.
Mahkeme, redd-i hakim talebini karara bağlamak için dosyayı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin ikinci heyetine göndermişti. Talepleri inceleyen mahkeme heyeti, sanıkların talebini “tarafsızlığı gölge düşürecek sebeplerin mevcut olmadığı” gerekçesiyle reddetmişti.
Davanın ilk duruşmasında tutuklu sanıklar Muhittin Zenit ve Özkan Mumcu’nun tahliyesine karar vermiş, mahkeme savcısı tahliye talepleriyle ilgili olarak itirazda bulunmuş ve karar düzeltmesi istemişti. Savcının talebini değerlendiren İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi karar düzeltme talebini de reddetmişti.
Duruşmanın ardından Dink cinayeti soruşturmasını yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan, Ordu Vali Yardımcısı eski Mülkiye Başmüfettişi Mehmet Ali Özkılınç hakkında iddianame düzenleyerek İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesine göndermişti.
İddianamede Özkılınç için “‘FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü yöneticisi ve üyesi konumunda bulunan şüpheliler tarafından gerçekleştirilen Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesi eylemine katkıda bulunan kamu görevlilerinin tespitinin engellenmesi kastıyla hareket ettiği, amacının FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’ne yardım olduğu” iddiasında bulunulmuştu.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul ederek devam eden ana dava ile birleştirilmesine karar verdi.İMC
Güncelleme Tarihi: 24 Mayıs 2016, 12:19