Elektrik şirketlerinin toplam borcunun 45 milyar doların üzerine çıktığı belirtildi.
Birgün'den Mustafa Mert Bildircin'in haberine göre, elektrik dağıtım şirketlerinin borçlarını ödemekte zorlandığı kaydedildi. Ülke genelinde yer alan 21 dağıtım bölgesini iki ya da üç şirketli konsorsiyumlar oluşturarak yöneten şirketlerin borçlarının 45 milyar doların üzerine çıktığı bildirildi. Elektrik dağıtım altyapısının özelleştirilmesiyle elde edilen 13 milyar dolarlık gelire karşın, sektörün yalnızca ihale bedeli kaynaklı borç yükünün 10 milyar dolara ulaştığı kaydedildi. Özelleştirme sürecinde 1.80 TL düzeyinde olan doların bugün 3.81 TL’ye fırlamasından olumsuz etkilenen elektrik dağıtım şirketlerinin yaşadığı mali sorunlar, sektörün finansal sürdürülebilirliği konusunda endişeye neden olduğu belirtildi. Elektrik dağıtımını üstlenen aktörler, peşi sıra “halka arz”larını duyurarak, kaynak arayışında olduğu iddia edildi.
Kayıp ve kaçak oranları düşmedi
Haberde, hükümetin, “Kayıp ve kaçak oranlarını düşürmek” iddiasıyla özelleştirdiği elektrik dağıtımını üstlenen şirketler iflasın eşiğine geldi. Şirketlere, otomatik fiyatlandırma uygulamasının yanı sıra yurttaşa pahalı elektrik satışı garantisi verilerek yapılan özelleştirmeler, sektörün kendi içinde dahi sorgulanır hale geldi. Özelleştirmelerin yapıldığı günden bugüne aradan geçen yedi yılda kayıp kaçak oranlarında azalma yaşanmazken, elektrik üretim maliyetlerinde de öngörülen düşüş sağlanamadı" denildi.
Habere göre, enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın 2016 yılı verilerine göre, sadece Urfa’daki kayıp kaçak elektrik miktarı Atatürk Barajı’nın ürettiği elektrik miktarının üzerine çıktı. Meskenler için yüzde 8,8 oranında zamlanan elektrik ücretleri, ülkedeki yoksulluğun daha da derinleşmesine yol açtı. 2018 yılına yönelik yapılan elektrik zammını 2017 yılı faturalarına yansıtan bazı dağıtım şirketlerinin haksız kazanç elde ettikleri öğrenildi. Vergilerden düşülerek yüzde 34,9’dan yüzde 36,1’e çıkarılan dağıtım bedeli ise, “Batmak üzere olan dağıtım şirketlerine kıyak mı yapılıyor?” sorusunu gündeme getirdi. Tüm bu yaşananlar, ekonomik çıkmaza giren şirketlerin yaşadığı buhranın faturasının yurttaşlara ödettirilmeye çalışıldığı yorumlarına neden oldu.
Şirketleri iflasın eşiğine taşıdı
Özelleştirmelerin bir diğer gerekçesi olan, “Kamu kaynaklarının yetersizliği” ise TEDAŞ’ın devri öncesinde kamu bütçesinden yapılan yatırımlar ile tartışılır hale geldiği söylendi. Bildircin'in haberinde, uzmanların hesaplamalarına göre, elektrik dağıtımının özelleştirilmesi sürecinde elektrik kurulu gücü yüzde 67 oranında arttı. Türkiye’deki toplam kurulu güç 70 bin megavatı aşarken, son on yılda elektrik üretimi yatırımları 60 milyar doları buldu. Döviz kurunda yaşanan artış ve bozulan ekonomik göstergeler ise şirketleri iflasın eşiğine taşıdı. Yatırımların gerçekleştiği dönemde elektriğin kilovatsaati 9 dolar düzeyindeyken, 2018 itibarıyla bu sayı 5 dolara geriledi. Yıllık cirosu 15 milyar dolar olan dağıtım şirketleri, 45 milyar doları bulan borçların altında kaldı. Borçlarını 15 yılda ödemeyi planlayan şirketlerin mevcut gelirleriyle bu borçlarını ödemesinin 30 yılı bulabileceği öğrenildi.
Kesinti süreleri uzadı
Elektriğin özelleştirilmesine dair tepkiler üzerine AKP hükümetinden yapılan, “Özelleştirme kalite ve şeffaflık getirecek” açıklaması da karşılık bulmadı. Borç batağındaki şirketlerin yurttaşa sunduğu hizmet sorgulanır duruma geldi. Yapılan yatırım harcamalarının sistemin iyileştirilmesinde herhangi bir yarar sağlamadığı görüşünde birleşen uzmanlar, elektrik kesintisi sürelerinde iyileşme yaşanmadığını kaydetti. Kimi kentlerde 24 saati aşan elektrik kesintileri yaşandı.
‘Ellerini vatandaşın cebine soktular’
Hükümetin enerji politikalarının baştan aşağı yanlış olduğunu söyleyen CHP Kocaeli Milletvekili ve TBMM Enerji Komisyonu Üyesi Tahsin Tarhan, “Yanlış yönetim anlayışının ve özelleştirme adı altında yandaş şirketlere peşkeşin bedelini yurttaş ödeyecek” diye konuştu. Borç batağındaki dağıtım şirketlerinin, “kayıp kaçak bedeli” adı altında elektrik faturalarına büyük bedeller yansıttığına dikkati çeken Tarhan, “Şirketler elini vatandaşın cebine sokmuş durumda” ifadelerini kullandı. Türkiye’deki enerjinin yaklaşık yüzde 70’inin dışa bağımlı olduğunu vurgulayan Tarhan, “Enerjide teknolojinin gerisinde kaldık. Yenilenebilir enerjiye yatırım yapılması gerekirken, her alanda olduğu gibi enerjide de ranta dayalı yatırım yapılıyor” dedi. Yakın zamanda bu şirketlerin iflasına tanıklık edileceğini savunan Tarhan, “Şu anda hükümet bankalar aracılığıyla şirketleri ayakta tutmaya çalışıyor, ama bu yeterli olmayacak” görüşünü paylaştı.
Hangi şirketin ne kadar borcu var?
İstanbul Avrupa Yakası’nda hizmet veren ve AKP’ye yakınlığıyla bilinen Cengiz Holding’in yanı sıra Limak Holding ve Kolin İnşaat ortaklığıyla işletilen Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin (BEDAŞ) borcunun 1 milyar doların üzerine çıktığı iddia edildi.
Özelleştirme kapsamında 21’e ayrılan bölgelerin birincisinde faaliyet gösteren ve altı milyona yakın yurttaşa elektrik hizmeti veren Gediz Elektrik Dağıtım şirketinin borcunun 650 milyon lirayı bulduğu ileri sürüldü. Bereket Enerji bünyesinde bulunan şirketin, borçlarını yapılandırmak için bankalarla görüştüğü kamuoyuna yansıdı.
Cengiz Holding, Kolin İnşaat ve Limak Holding tarafından işletilen bir diğer kuruluş olan Akdeniz Elektrik Dağıtım Şirketi’nin kredi borcunun 500 milyon liranın üzerine çıktığı öne sürüldü. Antalya’nın yerel gazetelerine yansıyan haberlerde, şirketin bankaya olan borçlarını ödeyemediği ifade edildi. TEDAŞ’ın 12 No’lu dağıtım bölgesinde hizmet veren Uludağ Elektrik Dağıtım şirketinin 2016 yılı sonu itibarıyla bankalara olan borçlarının 691,1 milyon liraya ulaştığı kaydedildi. Şirketin ticari borçlarının ise 346,5 milyon liraya ulaştığı ifade edildi.
Osmangazi Elektrik Dağıtım, devletten aldığı elektriğin borçlarını ödeyemediği için Zorlu Holding’e satıldı. Eskişehir, Afyon, Kütahya, Uşak ve Bilecik bölgelerinde elektrik dağıtım hizmeti veren Osmangazi Elektrik Dağıtım’ın kamuya olan 120 milyon liralık borcunu ödeyerek devralan Zorlu’nun, yeni yatırımlar için bankalardan aldığı kredi borcunu ödemekte güçlük çektiği ileri sürüldü.
Güncelleme Tarihi: 12 Şubat 2018, 11:05
Özelleştirme kapsamında 21’e ayrılan bölgelerin birincisinde faaliyet gösteren ve altı milyona yakın yurttaşa elektrik hizmeti veren Gediz Elektrik Dağıtım şirketinin borcunun 650 milyon lirayı bulduğu ileri sürüldü. Bereket Enerji bünyesinde bulunan şirketin, borçlarını yapılandırmak için bankalarla görüştüğü kamuoyuna yansıdı.
Cengiz Holding, Kolin İnşaat ve Limak Holding tarafından işletilen bir diğer kuruluş olan Akdeniz Elektrik Dağıtım Şirketi’nin kredi borcunun 500 milyon liranın üzerine çıktığı öne sürüldü. Antalya’nın yerel gazetelerine yansıyan haberlerde, şirketin bankaya olan borçlarını ödeyemediği ifade edildi. TEDAŞ’ın 12 No’lu dağıtım bölgesinde hizmet veren Uludağ Elektrik Dağıtım şirketinin 2016 yılı sonu itibarıyla bankalara olan borçlarının 691,1 milyon liraya ulaştığı kaydedildi. Şirketin ticari borçlarının ise 346,5 milyon liraya ulaştığı ifade edildi.
Osmangazi Elektrik Dağıtım, devletten aldığı elektriğin borçlarını ödeyemediği için Zorlu Holding’e satıldı. Eskişehir, Afyon, Kütahya, Uşak ve Bilecik bölgelerinde elektrik dağıtım hizmeti veren Osmangazi Elektrik Dağıtım’ın kamuya olan 120 milyon liralık borcunu ödeyerek devralan Zorlu’nun, yeni yatırımlar için bankalardan aldığı kredi borcunu ödemekte güçlük çektiği ileri sürüldü.