1 Kasım seçim sürecini katliamlar, çatışmalar ve ülke gündemine yerleşirken seçim mitinginde Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “beyaz Toros” tehdidini kullandığı Van’da 1 Kasım seçimlerini Vanlılarla konuştuk. 
1 Kasım seçimi yenilgi olarak görmediğini anlatan Veteriner Hekim Veysel Çelik, halkın kendi iradesiyle oy kullanamadığını düşünüyor. Baskılar, tehditler ve bir çok ekonomik sorunla 1 Kasım sürecinin geçtiğini belirten Çelik, seçim sonuçlarında tüm bunların etkisi olduğunu söylüyor. AKP’nin halka tehditleri ve baskılarıyla bu sonucu aldığını düşünen Çelik, aynı politikanın devam edeceğini de ifade ediyor. HDP’nin oy kaybetmesi nedeninin de, tehdit ölümler ve yaşanan katliamlara bağlayan Çelik, “Bundan sonra daha fazla mücadele etmemiz gerekecek” diyor. 

‘ÖLÜMLER HALKTA KORKU YARATTI’

7 Haziran seçimleri ile 1 Kasım erken seçimleri arasında 400 insanın öldüğünü hatırlatan Terzi Ekrem Bilgin ise “Bu ölümler halkta korku yarattı ve mecburen AKP’ye oy verdiler. AKP’nin tek başarısı savaş çıkarmak, korkutmak. Bu seçimde ‘başarının’ tek sebebi budur” diyor.  HDP’nin oylarının 1 Kasım’da düşmesinin en önemli nedeninin yaşanan ölümler olduğuna bağlayan Bilgin, “HDP’nin düşüşünün sebebi ise tamamen ölümler, katliamların yaşanmasıdır. HDP direkt olarak hedef alınmıştı. Hiç bir şekilde seçim çalışması yürütemedi” diyor. AKP’nin 1 Kasım seçimlerini oy çalarak kazandığını iddia eden Terzi Armin Yıldırım ise “Şaibeli bir seçim her açıdan belli. Bu seçimi AKP ya da Başbakan Davutoğlu kazanmadı. Bu seçimin galibi Cumhurbaşkanıdır. Çünkü tek istediği ülkenin tek hakimi olup başkan olmak” sözleriyle değerlendiriyor. 

‘BEYAZ TOROS TEHDİDİ’

İktidarın 1 Kasım öncesinde devlet eliyle halkı tehdit ederek bu sonucu elde ettiğini söyleyen Mervan Temiz ise, “AKP, ‘Eğer biz iş başına gelemezsek ekonomi kötüye gider ve şiddet çoğalır ülke kaosa sürüklenir’ dedi. Kürdistan’da beyaz Toroslarla halkı tehdit edip halkta şu düşünceyi oluşturdular “Eğer bunlar başa gelmezlerse bizi bir kaos bekliyor.’” diyor. Katliamları, yaşanan baskıları muhalefetin halka iyi anlatamadığını düşünen Temiz, “AKP bunu kendi lehine çevirdi, hatta Ankara Katliamı’nı bile kendilerine yönelik olarak gösterdi. AKP kendi içinde eski kadrolarıyla, eski seçmeniyle birlikte bir nevi kendi içinde koalisyon kurdu” diyor. 

AKP’nin söylemlerinden Kürt sorununun çözümüne dair adım atılmayacağını düşünen Temiz, “Bir adım atmadan nasıl çözülecek? Çözüm sürecini HDP ile, PKK ile, İmralı ile görüşülmeyeceğini söylüyorlar. Peki kiminle çözüme oturmayı düşünüyorlar?” diye soruyor. CHP’nin savaş tezkeresine ‘evet’ diyerek sadece milliyetçiliğe oynadığını belirten Temiz, “Bu da Kürdistan’daki oylarına yansıyor zaten. Ankara Katliamı’nda bile çok sessiz kaldı. AKP’nin başarısı, CHP’nin muhalefet olmaması ve ana muhalefetin başında çok işlevsiz bir lider olmasıdır” diyor. AKP’nin milliyetçiliğe oynadığı için MHP’nin oylarını da AKP’ye kaydığını anlatan Temiz, HDP’nin düşüşünde en önemli etkenin AKP’nin oluşturduğu kaos ortamına bağladı. 1 Kasım seçimleri öncesinde yaşanan ölümlerden ve katliamlardan kaynaklı HDP’nin yeterince seçim kampanyası yürütemediğini söyleyen Temiz, basının da bilinçli bir şekilde HDP’ye ambargo uyguladığını da hatırlattı. Temiz, “AKP’nin, tek başına iktidar olması ile hiçbir şey bitmiş değil. Asıl her şey şimdi başlıyor. İktidarın önünde çözüm süreci, devasa bir işsizlik ve verdiği vaatler var. Bu kadar gerginlik içinde eğer yapılmazsa ülkeyi çatışmalı ve kaos ortamı bekliyor” diyor./Evrensel