METİN TEK - YÜKSEKOVA GÜNCEL
Yüksekova ilçesinde "Gezgin Öğretmen" olarak tanınan Ümit Bartın, Şemdinli’ye bağlı Yufkalı Köyü'nü gezerken 100 yıllık tarihi olan taştan yapılmış evle karşılaşarak adeta geçmişe doğru yolculuk yaparken, evin duvarına 49 sene önce asılan Kıbrıs-Yunan resmi hâlâ yerini koruyor.
Her hafta farklı yerleri gezerek bölge halkının yaşamlarını ve renkliliklerini fotoğraflayıp belgesel hâline getiren gezgin öğretmen, bu sefer de gezdiğin köylerden birinde karşılaştığı asırlık evi kadrajına aldı.
Şemdinli ilçesinin Yufkalı Köyü'nde gezdiği sırada zamana karşı ayakta kalmayı başaran asırlık evi gezdiği sırada, 1974 yılında Kıbrıs-Yunan savaşında çekilmiş bir resmin 49 yıl önce duvara asılmasıyla ve arada yıllar geçmesine rağmen hala yerini korumasını çektiği fotoğraf ve videolarla kayıt altına aldı.
''TARİH KOKAN BİR EV''
Tarihi donuşlarla gizemli dolu bir ev olduğunu belirten Gezgin öğretmen Ümit Bartın, "Köylerimize doğru yolculuk yaparken, bu sefer rotamı Şemdinli tarafına çevirdim. Bilindiği gibi Şemdinli bölgesinin doğal güzellikleri her zaman insanı mest etmiş ve insana büyük bir heyecan vermiştir. Şemdinli bölgesinde Yufkalı Köyü diye bir köyü gezerken köyün içine doğru yol aldığımda insanı geçmişe götüren çok eski ve taştan yapılmış uzun bir yapı gördüm. Bu tarihi yeri fotoğraflamaya ve kayıt altına almaya çalıştığım esnada orada bulunan köy sakinleri ve çocuklarla da konuştum. O evde yaşamış olan Zeynel Akın adında yaşlı bir amca bana 100 yıllık bu tarihi yapıyla ilgili birçok şeyi anlatarak, adeta tarihin gizli kalmış sayfalarını yeniden araladı. Rusların ve Ermenilerin elinde olan bu topraklar daha sonra Osmanlı Devletinin Rusları bu topraklardan çıkartması ve bu evde hala kalıntıların olduğunu dair bilgiler aktardı. Dahası Ermenilerin yaşadıkları yerleri toprağın altında yapmaları durumu beni çok şaşırttı. Babası bu eve yerleşirken Ermenilere ait Peynir bidonları ve birçok eşyayı çıkartarak yakıp yok etmiş ve bu evin daha önceden bir geçmişinin olması... 60 sene önce burada ve doğduğu odayı da göstererek bütün hayatını burada geçirdiğini ve kendisinden önce ailesinin de bu evde yaşadıklarını anlatıyordu. Sonra bu taştan yapılan tarihi evi 1986 yılında biraz da olsa kendi imkânlarıyla restore ettiklerini ifade etti. Dışarıda olan ve ikinci kata çıkmak için odundan, ahşaptan yapılan merdivenler ve çocuklarının merdivenlerden düşmesiyle artık evin içinde yukarıya doğru yaptıkları basamaklar. Bütün bunlarla beraber bu evde yaşayan 20-30 kişiye yakın aile bireyi var. Bu evde yaşayan çocukların ve gençlerin, Avukat, Doktor, Öğretmen, Proje Mühendisi ve her birinin farklı meslekler edindiğini anlatarak, tarihin derinliklerine yolculuk yapmamızı sağladı. Evi baştan sona gezerek gördüğüm objeler karşısında da şaşırdım doğrusu ve böyle tarihi ve bilinmeyen bir yerle karşılaştığım için çok mutlu oldum. Bütün bunlarla beraber bana yaşanmış birçok durumu anlatan amca bu gezimize daha da anlam kattı" ifadelerini kullandı.