Yüksekova Güncel

Cumartesi Anneleri Ankara katliamı'nı kınadı

Yerel

Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde adalet istemiyle yapılan kayıp yakınları eyleminde Ankara'da yapılan bombalı katliam lanetlendi.

YÜKSEKOVA GÜNCEL

YÜKSEKOVA - İHD ve kayıp yakınları, "Faili meçhul" cinayetlere kurban gidenlerin akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle düzenledikleri eylemin 79'uncu haftasında Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde Sanat Sokağı'nda bir araya geldi.

Kayıpların fotoğraflarının taşındığı eyleme sivil toplum örgütü temsilcileri ve çok sayıda yurttaş da destek verdi. Eylemden önce kayıp yakınları katılımcılara karanfiller dağıttı. Kayıp yakınları bu haftaki buluşmasında, 27 Ekim 1995 tarihinde ilçeye bağlı Alyawa (Ağaçlı) köyüne baskın düzenleyen askerlerce katledilen ve ardından da kaybedilen Muğdat Özeken'in akıbetini soruldu.

Saygı duruşunun ardından konuşan İHD İlçe Temsilcisi Muhyettin Önal, Ankara'da Barış Mitingi'ne yönelik bombalı saldırıyı kınayarak, "Bombacılar Suruç'ta, Amed'te ve en son Ankara'da barış sevdalılarını katletti" dedi.

Ardından kaybedilen Abdullah Canan'ın oğlu Tayyip Canan, Muğdat Özeken'in kardeşi İrfan Özeken tarafından kaleme alınan hikayeyi anlattı.

Mehmet Emin Yurdakul'un komutasında başlatılan operasyon sunucunda, köye gelen askerlerin bütün köy halkını çoluk çucuk, yaşlı, kadın demeden bir araya toplayarak, işkenceye tabi tuttuğunu belirten Canan, "Daha sonra köyün erkeklerini köydeki dere yatağına götürdüler. Erkekler sabahtan akşama kadar burada dayaktan ve işkenceden geçirildi. Akşam bu operasyonun geri çekilmesi sonucunda köyde kalan bireyler akrabalarını dere yatağından almaya giderken içlerinde dedem Abdulkerim Yurtseven, Münir Sarıtaş ve Muğdat Özeken'in ortalıkta olmadığını gördü" diye konuştu.

Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul'un katliam yaptığını itiraf ettiğini kaydeden Canan, şunları aktardı: "Abim ateş poligonuna götürülerek tarandı ve infaz edildi. Çukurda cenazeler yakılmak istenmişti ama cenazeler yanmayınca çukurun üstünü kapattılar. Bir hafta sonra cenazeler toprağın altından çıkarıldı. Bunun üzerine cenazeler bidonların içine bırakılarak şehir dışına çıkarıldı. Yüksekova Çetesi Lideri Binbaşı Mehmet Emin Yurdakul anneme kızarak 'Sen kalkıp buradan gitmezsen, seni de oğlun gibi yakarım. Senin oğlunu ben öldürdüm' dedi. Annem bunun üzerine eve dönmek zorunda kaldı" ifadesinde bulundu. 

Yapılan açıklamadan sonra Abdulkerim Yurtseven'in Kocaeli-Kandıra L Tipi Cezaevi'nde bulunan torunu Haşım Yurtseven tarafından gönderilen mektubu ve şiiri, yiğeni Kevser Yurtseven tarafından okundu. Kayıp yakınlarının buluşması, oturma eylemi ile sona erdi.














Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.