Yüksekova Güncel

Sarıyıldız: Kimse Cizre'yi terk etmeyecek

Politika

9 gün boyunca sıkıyönetim altındaki Cizre'de halkla birlikte saldırılara karşı duran HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, tekrarlanan sokağa çıkma yasaklarıyla Cizre halkının hala katliam tehdidi altında olduğu uyarısında bulundu.

AKP'nin seçim maskeli savaş hükümetinin emri ile, "Sokağa çıkma yasağı" adıyla 9 gün boyunca sıkıyönetim uygulamalarının sürdüğü ve 21 kişinin katledildiği Şırnak Cizre'de, halkla birlikte saldırılara karşı duran HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, çok ağır saldırılarla karşılaşmalarına rağmen halkın büyük bir direnişle tüm baskı politikalarını boşa çıkardığını söyledi. Hala katliamla yüz yüze olunduğunu gösteren ikinci kez alınan sokağa çıkma yasağının halkı göçe zorlamayı amaçladığını dile getiren Sarıyıldız, her şeye rağmen evlerini terk etmeyen Cizre halkının bundan sonra da ilçeyi terk etmeyerek, savaş hükümetinin politikalarını boşa çıkaracağının altını çizdi.

CİZRE'DE TÜM CANLILAR HEDEF ALINDI 

9 gün boyunca polis, özel hareket timleri tarafından kuşatılan Cizre halkına cehennemin yaşatılmak istediğini belirterek sözlerine başlayan Sarıyıldız, devlet terörünün sokağa çıkma yasağı ile başladığını belirtti.

Hazırlanan katliam planı doğrultusunda ise halkın dünya ile bağlantılarını kesmek için mobil telefon ve internet şebekelerinin kesilip, halkın elektriksiz ve susuz bırakıldığını dile getiren Sarıyıldız, her geçen saat ve gün artan saldırıları "Abluka boyunca yüzlerce insan yaralandı. Çocuklar, gençler, kadınlar, yaşlılar sokak ortasında keskin nişancılar tarafından hedef alınarak, katledildi. Ölçüsüz bir devlet terörü uygulandı. Güvercin, inek, kedi ve birçok hayvan gibi tüm canlıların dahi yaşam hakkı yok sayıldı. İlçede bunlar olurken, Cizre halkı da kendini korumak için günlerce direndi" sözleriyle anlattı.

'HALKIN DİRENMEKTEN BAŞKA BİR SEÇENEĞİ YOKTU!'

Sarıyıldız, bu sözlerle aktarmaya çalıştığı direnişiyle birlikte Cizre'nin, Kürt özgürlük mücadelesine başladığı günden bu yana verdiği siyasi destekten dolayı büyük acılar yaşandığını da hatırlattı. Bu tarihsel arka plan ile yapılan saldırıların amacının halkı sindirmek, yok saymak olduğunu vurgulayan Sarıyıldız, direnişin zorunluluğuna dair ise "Cizre'de halk bu saldırılar karşısında çok öfkelendi. Hiçbir dönemle kıyaslanmayacak şekilde öfkelenen bu halk, azim ve direnişi ile ayakta kalmaya çalıştı. Zaten saldırılar karşısında halkın direnmekten başka bir seçeneği de yoktu" dedi.

KENTTEKİ TABLO RESMİ AÇIKLAMALARIN TAM TERSİ 

Sarıyıldız'ın 9 günlük abluka süresince yaşanan diğer can kayıpları ile birlikte yaşanan vahşete dair gösterdiği en can acıtıcı örnek ise, katledildikten sonra cenazesi bozulmasın diye annesi tarafından günlerce buzdolabında saklanan 10 yaşındaki Cemile Çağırga. Sarıyıldız, ilçeye dair söylenen yalanlara dair şunları söyledi: "Bu ülkenin Başbakanı ve İçişleri Bakanı'nın söylediklerinin tam aksine bir tablo var. Cizre'de olup bitenler devletin çarpıtması ile veriliyordu. Ama gerçek olan şudur ki, yaşamını yitiren 21 insanın hepsi de Cizreliydi. Bunlar arasında 35 günlük Muhammed Tahir Yaramış adlı bebek de, 80 yaşındaki dede de, 10 yaşındaki Cemile de, 65 yaşındaki Eşref de vardı. Tüm bu insanlar sivildi." 

Gösterdiği bu tepkinin devamında despotik, hegemonik sistemin Cizre'de halkın direnişi karşısında büyük bir darbe aldığını da söyleyen Sarıyıldız, AKP maskeli savaş hükümetinin Kürdistan'da silinip, yenilgiyi hazmedemediği için bir kez daha şiddet ortamında iktidarını devşirmenin peşinde olduğunu söyledi. 

'BU HALK, KENDİNİ YÖNETMEK İSTİYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP'nin her yerde halka saldırırak ülkeyi büyük bir kaosa sürüklediğini ifade eden Sarıyıldız, her gün ülkenin bir yerlerine cenazelerin gitmesine işaret etti. Bunun önüne geçmek için Kürtlerin artık kendi kendilerini yönetmek istediklerini belirten Sarıyıldız, "Bırakın artık bu halkın yaşamına, değerlerine müdahale etmeyin. Bu halk, kendini yönetmek istiyor. Bu halk, özerkliğini yaşamak istiyor. Özerklik demek, merkezi hegemonik çalışmalardan uzak halkın kendisi karar vererek yaşamı inşa ettiği toplumsal sistem demektir. Cizre halkı aslında bu konudaki ısrarını da sürdürdü. Şu an Cizre halkı yaralı ama boynu diktir. Onurunu çiğnetmedi" dedi.

'CİZRE HALKININ YARDIMDAN ÇOK MANEVİ DESTEĞE İHTİYACI VAR'

Sarıyıldız'ın üzerinde durduğu bir diğer önemli nokta ve bu konuda bulunduğu çağrı ise Cizre ile dayanışma içerisine girilmesi. İlçede bir çok ev, işyeri ve dükkanın tahrip edildiğini aktaran Sarıyıldız, birçok Kürdistan illerindeki belediyelerden gönderilen yardımlar kendilerine ulaşsa da yardımdan ziyade Cizre halkının manevi dayanışmaya ihtiyacının olduğunu dile getirdi. 

Sarıyıldız, "Cizre'deki direniş Cizre'deki duruş sahiplenmelidir. Şu an belki maddi açıdan büyük kayıplar vardır. Ama yok edilen evinde eşyasından elinde ne birikimi varsa tamamıyla yok edilen birçok ailemiz var. Ama bundan önce de Cizre halkı diğer tüm demokratik kamuoyunun, diğer tüm Kürt halkının Türkiye'deki demokratik çevrelerinin yanında olduğu hissettirmesi gerektiğini düşünüyor. Bu çok daha anlamlı olacaktır. Yine bundan sonra Cizre'nin yeniden inşası için herkesin Cizre ile birlikte olması gerekir" diye belirtti. Diha

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.