'Refah'a, Gazze'ye tur düzenleyenler bir de Suruç'a gelsin!'
'Refah'a, Gazze'ye tur düzenleyenler bir de Suruç'a gelsin!'
HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Her ne pahasına olursa olsun bölgede bir Kürt yapılanmasına izin vermeyeceğiz" şeklindeki açıklamasını savaş çağrısı olarak değerlendirerek, Türkiye'de kendisine "Müslüman'ım, dindarım" diyenlere "Refah'a, Gazze'ye gitmek için turlar düzenliyor, edebiyat yapıyordunuz. Bir de Suruç turu düzenleyin bakalım" diyerek seslendi.
'IŞİD bir taşeron örgüttür'
Bölgede bir taşeron örgüt olarak kullanılan DAİŞ'in yaşattığı acıların bugün bütün olup bitenlerin ön hazırlığı, ön senaryosu olduğuna dikkat çeken Hüda Kaya, şunları aktardı: "IŞİD bir taşeron örgüttür. IŞİD'in Kobanê ile bir derdi yok. Çünkü kendi içinde yarıya yakını Kürt olan bir oluşum aslında. Fakat kendisini büyüten, besleyen Türkiye'nin bir siparişi vardı ona. Sözüm ona bir haftada halledeceklerdi Kobanê'yi. Fakat girdiler, aylarca çıkamadılar. Çok büyük zayiatlar yaşadılar. Nasıl ki, bir ayda Emevi Camii'ne gidip orada Cuma namazı kılma hayali kuruyorlardıysa, Kobanê planları da tutmadı. Ardından Tel Abyad üzerinde PYD'nin gerçekleştirdiği bir zaferden sonra, Türkiye'de iktidarcı dinci kesim kıyametleri kopardı. Bölgede demografik yapının değiştirildiği, PYD'nin Türkmen köylerine saldırdığı yönünde haberler yaptılar. IŞİD'i masumlaştıracak, meşrulaştıracak her türlü aracı kullandılar. Sanki binlerce kadını kaçırıp pazarlarda satan, tecavüzü yapan, kelle kesenler, o vahşi videoları çekenler PYD imiş gibi, bir algı oluşturmaya çalıştılar. Koca koca manşetler attılar, 'PYD IŞİD'ten daha tehlikeli' diye."
'Rakka'daki vahşi bir örgütten rahatsız olmayanlar, Kürtlerden rahatsız oluyor'
Rakka'da aylardır ilan edilmiş bir devletin olduğunu ifade eden Kaya, "Hala Urfa ve Antep üzerinden aileler halinde buralara nasıl insan transferlerinin yapıldığına biz bizzat şahidiz. Bunlar MİT'in, polisin gözleri önünde gerçekleşen hadiseler. 4-5 IŞİD'liyi esir aldığını göstererek dünyaya poz verenler, halkın her şeyin farkında olduğunu bilmiyorlar mı? 'esir aldık' dediğiniz insanlarla sizin nasıl işbirliği yaptığınızı, bunları nasıl bombacı olarak kullandığınızı biz çok iyi biliyoruz. Sizler Rakka'daki böylesine vahşi bir örgüt merkezinden rahatsız olmuyorsunuz, 85 ülkeden gelen insanlar üzerinden halkların katledilmesi, bölgenin demografik yapısının değiştirilmesi sizin vicdanlarınızı rahatsız etmiyor. Ama Tel Abyad düşünce, kıyametleri koparmaya başladınız. 'bölgede Kürt devleti oluşacak, demografik yapı değişiyor' diye insanlara ayak oyunları yapıyorsunuz. Bugün bir kentin ateşe düşürülmesine sizler alet oluyorsunuz. Bugünkü iktidar bilmeli ki, tarih boyunca ateş taşıyanlar yaktıkları ateşte boğuldular. Halkın içinde, yüreğinde ateş yakanlar, kendileri yaktıkları bu ateşte muhakkak yok olacaklar" şeklinde konuştu.
Hüda Kaya, Türkiyeli Müslümanları Suruç'a çağırdı
Türkiye'de kendisine 'dindarım, müslümanım' diyen insanlara seslenen Kaya şu değerlendirmelerde bulundu: "Şu mübarek Ramazan ayında, bir sahur vaktinde İsrail Gazze'de, Filistin'de tek bir aileyi bir füze saldırısı ile yok etseydi, bugün Türkiye'de insanlar sokaklara çıkmıştı. Bırakın bir aileyi, yüzlerce insan akla hayale gelmeyecek vahşi yöntemlerle infaz edildiler, katliama uğradılar. Suruç'ta hastaneleri ziyaret ettik. Sınırdaki manzarayı da gördük. Hastanede birebir vahşete maruz kalan insanları dinledik. İnsanlar hala o vahşetin tesiri altındalar. Kadınların yüzüne baktığımızda tek bir kelime konuşmasına gerek yok; baktığınız anda sanki saatlerce konuşuyormuş gibi yüreğindeki acıyı dinliyorsunuz. Korkunç bir dram var burada.
Siz Gazze'de bir tek çocuğun katledilmesiyle meydanlara dökülen ey 'Müslüman'ım' diyen insanlar! ey 'sahur vaktinde insanları katletti' diyen insanlar! Sizler gelin de buradaki dramı görün. Burada dincilik adına sahur, ibadet vaktinde insanları katledenlerin kimler olduğunu, onları büyütüp besleyenlerin, bugünlere getirenlerin, destek verenlerin, zalimlerin gerçekte kimler olduğunu gelin kendiniz görün. Refah'a, Gazze'ye gitmek için turlar düzenliyor, edebiyat yapıyordunuz. Bir de Suruç turu düzenleyin bakalım. Bir de gelin burada gerçekten dindar kimlermiş, zalimler kimlermiş gözlerinizle görün ve hakkı, hakikati buradaki insanlara taşıyın.
'Gelin hakka, adalete şahitlik edin'
Sizler, Allah'ın Kur'anda 'Hakka, adalete şahitlik yapanlardan olunuz!' diyen ayetlere muhalefet edenlersiniz. 'Adaleti ayakta tutun!' diyen ayetlere muhalif olanlardansınız. Eğer 'muhalif değiliz' diyorsanız, gelin bir de bu bölgeye adım atın. Gelin, burada hakka adalete şahitlik yapın. Gelin hakikati yıllardır sakladığınız insanlara hakikati taşıyın. İbadet, hakkı müdafaa etmektir. İbadet hakka, hakikate şahitlik yapmaktır, gerçeği insanlara taşımaktır. 'Müslüman'ım' diyorsanız, 'insanım' diyorsanız gelin burada vicdanla tanışın.
'Türkiye ile IŞİD'in ilişkilerini ispatlayan belgeler var'
Türkiye'nin terörizm ile işbirliği yaptığı, lojistik ve kadro desteği sağladığına dair onlarca, yüzlerce belge ve görüntü elimizde mevcut. Biz bunları aylardır söylüyoruz. Fakat öyle bir noktaya gelindi ki, ağızlarındaki baklayı çıkardılar. 'ne pahasına olursa olsun, bir Kürt oluşumuna izin vermeyeceğiz' diyerek gözü kanlı bir şekilde neleri göze aldıklarına işaret etmeleri bundan dolayıdır. Artık bunların yaşadıkları çıldırmışlığın, şaşırmışlığın ve zulmün son halidir. Terörle işbirliği yapmaktan, savaş suçuna ortak olmaktan dolayı bir savaş suçlusu olarak uluslararası mahkemelerde yargılanmaktan kurtulamayacaklar." DİHA