Cenaze, köy girişine kadar konvoyla taşındıktan sonra, omuzlarda taşınmak üzere ambulanstan indirildi. Öğe'nin tabutu, gençlerin omuzları üzerinde köye doğru yola çıkarıldı. Öğe'nin tabutunun önünde ise kendisine ait posteri ile PKK ve KCK bayrakları taşındı.
Demirtaş da cenazeye katıldı
On binlerce kişinin katıldığı yürüyüşe, Erzurum mitingine katılmak üzere bölgede olan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş da katılarak kısa bir süre kitle ile birlikte yürüdü. Öğe'nin cenazesin getirildiği köyünün girişine de büyük ebatlarda bir PKK bayrağının asıldığı görüldü. Öğe'nin sarı kırımı yeşil bayrağa sarılı olan tabutu, önce köy camisine getirildi. Burada yakınları, Öğe'nin tabutuna sarılıp gözyaşları döktü.
Eşi ve çocukları gözyaşlarına boğuldu
Camide kılınan cenaze namazının ardından ise Öğe'nin tabutu helallik alınmak üzere evinin önüne getirildi. Babalarının cenazesini evlerinin önüne getirilmesi sırasında Öğe'nin eşi ve en büyüğü 11 en küçüğü ise henüz 3 yaşında olan 6 çocuğu gözyaşlarına boğuldu. Eşi ve çocuklarının döktüğü gözyaşları, cenazeye katılan on binlerce kişiyi de gözyaşlarına boğdu. Tabutun evden alınıp, defnedilmek üzere yeniden köy mezarlığına doğru yola çıkarıldığı sırada ise o ana kadar zor teskin edilen eşi Serhat Öğe, kendisini güçlükle ayakta tutan yakınlarının kollarından sıyrılıp, eşinin tabutuna doğru koştu. Yakınları tarafından güçlükle durdurulan Serhat Öğe, eşinin posterine sarıldı.
"Ey şehîd xwina te erdê namine" sloganları eşliğinde mezarlığa yürüyen on binlerde, yas havasından çok öfke hakimdi. Mezarlığa ulaşan kitle, yayıldıkları tepenin yamacında zafer işaretleri ve okunan "Çerxa şoreşe" marşı eşliğinde saygı duruşunda bulundu.
O esnada mezarlığın karşısında yer alan dağ yamacından 21 atış kurşun sesi yükseldi.
Saygı duruşunun ardından Öğe, okunan dualar eşliğinde toprağa verildi. Defin işlemi sırasında acılı aileyi, HDP Bingöl Milletvekili ve Diyarbakır Milletvekili Adayı İdris Baluken teskin etti.
İdris Baluken, Öğe'nin toprağa verilmesi sonrası mezarı başında bir konuşma da gerçekleştirdi.
'Bütün acıları yüreğimize gömdük'
Kürdistan'a barış gelmesi için halk ve parti olarak büyük bir özveri ile müzakere sürecini yürütürken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP'nin yürüttüğü politikalarla Şengal'den Kobanê'ye, Amed'den Kanireş'e kadar her tarafta savaş politikalarının bağırlarına gönderdiği cenazeleri karşılamak zorunda kaldıklarını dile getire Baluken, Türkiye'de gençlerin ölmemesi adına, anaların ağlamaması adına, bu toprakların kana bulanmaması adına bütün acıları yüreklerine gömdüklerini belirtti.
'AKP ve Erdoğan teşhir olmuştur'
Bugün de acılarının çok büyük olduğunu, acı ile birlikte ondan büyük olan bir öfkelerinin de olduğunun vurgulayan Baluken, son dönemde Türkiye ve Kürdistan'da gerçekleşen provokasyon ve saldırı girişimlerini hatırlattı. Baluken, "AKP Hükümeti ve Tayyip Erdoğan, bu iki aylık seçim süreci boyunca Ağrı Diyadin'den başlayarak Adana ve Mersin'de bombalar patlatarak, Türkiye'nin 81 vilayetinde partimizin seçim çalışmalarına yönelik saldırılar, provokasyonlar, tuzaklar kurarak ve en son Kanireş'te fedakarca çalışan Hamdullah arkadaşımızı bir yargısız infaza tabi tutarak, gerçek yüzünü ortaya çıkarmıştır. Tayyip Erdoğan ve AKP'nin gerçek yüzü teşhir olmuştur" diye konuştu.
'AKP Hükümeti özel talimatla kontra görevlendirdi'
Bingöl'de yaşanan infazla ilgili çarpıcı açıklamalar yapan Baluken, cinayetin bir hafta önceden planlanarak hayata geçirilmeye çalışıldığına dikkat çekerek şunları söyledi: "Sırf bu cinayet için AKP Hükümeti tarafından özel talimatla görevlendirilmiş kontraların Çewlik'e, Kanireş'e gönderildiğini çok iyi biliyoruz. Aslında bu süreç birkaç ay önce Kanireş'e yiğit evladımız, şehidimiz Ali Bozan'ın cenazesi getirildiğinde, o dönem Emniyet Müdürüne yapılan suikast ve dört arkadaşımızın Genç köprüsünde yargısız infaz edilmesi de aslında aynı talimat ve aynı ekibin Çewlik'te işbaşı yapması ile başlamıştır."
'Saldırı Erdoğan'ın Bingöl konuşmasıyla bağlantılı'
AKP hükümetinin Kürdistan'da hayata geçirmek istediği derin devletin, AKP'ye bağlı JİTEM'in omurga örgütlenmesinin Bingöl'de örgütlendirilmek istendiğini söyleyen Baluken, "Buradan bütün Kürdistan ve Türkiye'ye yeniden bir savaş ve kaos planı ihraç etmek istiyor. Bu saldırının dün Tayyip Erdoğan'ın Bingöl'e gelip, konuşması boyunca partimize ve halkımıza hakaretler ve tehditler yağdırması ile direk ilişkili olduğunu artık bütün Türkiye halkı biliyor" ifadelerini kullandı. Baluken, Erdoğan'ın dün miting alanında partilerine ve halka dönük sarf etmiş olduğu tehditlerin, Erdoğan daha kentten çıkmadan HDP'lilerin katledilmesine, halkın katledilmesine dönük bir talimata dönüştürüldüğünü de söyledi.
"Onun tehditlerini, saldırılarını ve hakaretlerini duyan AKP'nin burada örgütlenmiş derin gücü, yeniden işbaşı yaparak, yeniden Kürt halkının gençlerinin evlatlarının katliam emrini hayata geçirmiştir" diyen Baluken, AKP ve Tayip Erdoğan'a bazı sorular yöneltti.
Erdoğan'a 3 önemli soru!
Baluken, Erdoğan'a şu 3 soruyu yöneltti: "Sen dün yapılan saldırının faillerinin nereden geldiğini biliyor musun, bilmiyor musun?, Bu saldırıyı yapan faillerin dün saat 11.00-12.00 arasında Kanireş'teki jandarma birimlerinden silah takviyesi aldığını, görgü tanıklarının bu yönlü beyanları olduğunu biliyor musun, bilmiyor musun? Cinayet işlendikten sonra buradan hızla uzaklaşan bir aracın bütün bilgi ve kayıtlarının şu anda Kanireş'in birçok köşesinde bulunan mobese kameralarında olduğunu biliyor musun, bilmiyor musun?"
Erdoğan'ın B ve C planları devrede
Erdoğan'ın bütün bu soruların cevabını bildiğini ifade eden Baluken, Erdoğan'a şu sözlerle yüklendi: "Bunları bilmene rağmen failleri açığa çıkarmayı bir kenara bırakıp, bu katliamları devam edeceğinin işaretlerini bize veriyorsun. Dün arkadaşımız tesadüfi olarak araçta tek başınaydı. Araçta o an 10-20 kişi de olabilirdi. Aslında orada 10-20 arkadaşımızın katledilmesi, Kanireş'te büyük bir kaos ve çatışma planının devreye girmesi ve bu yönüyle de bütün Türkiye'de HDP'ye karşı önyargıların tekrar geliştirilerek buradan AKP ve Tayip Erdoğan'ın eniden bir siyasi çıkış yapması hedeflendi. Arkadaşımız araçtan indirilip infaz edildi, araçta tek bir damla kan yok. Genç bedeninde 50'ye yakın kurşun giriş deliği var. Ve arkadaşımız infaz edildikten sonra da tüm halkımıza ve partimize mesaj verilmek için, partimizin aracı deyim yerindeyse delik deşik edilmiştir. Bunların tesadüfi planlamalar olmadığını çok iyi biliyoruz. Bunlar Tayyip Erdoğan'ın bahsettiği B ve C planlarının Kanireş'te, Çewlik'te hayata geçirilme aşamasıdır. Buna izi vermeyeceğiz. Senin katliamların ne olursa olsun, senin devreye sokmak isteğin kaos ve çatışma planların ne olursa olsun. Seni Türkiye halklarının önüne getirmek istediğin planların ne olursa olsun, sana müsaade etmeyeceğiz. Senin tekrar Türkiye'ye ağır bir faturası olacak, Kürt halkına ağır bedelleri mal olacak bir savaş çıkarma istemine izin vermeyeceğiz."
Katledilen Hamdullah Öğe'ye son söz
Arkadaşları Hamdullah'ın 2 ay boyunca Kanireş'te köy köy ev ev dolaşıp tek bir şeyi hedeflediğini, onun da bu halkın özgürlük ve statü talebinin parlamentoda görünür olması olduğunu da dile getiren Baluken, Hamdullah Öğe'nin bunun için yaşamını ortaya koyduğunun altını çizdi. Bu uğurda toprağı ile buluşan arkadaşlarına buradan söz verdiklerini söyleyen Baluken, "Senin bu idealini yerine getireceğiz. Son 3 gün içerisinde senin bu hedefini hayata geçirmek için varımızı yoğumuzu, canımızı ortaya koyarak gerçekleştireceğiz. Hamdullah arkadaşı şehit ederek yüreğimizden bir parça koparmış olabilirler ama yüreğimize binler de, halkımız da arkamızdadır. Hamdullah arkadaşımızın şahsında bütün özgürlük şehitlerine buradan söz veriyoruz, Kürt halkı özgürleşinceye kadar, özgür Kürdistan sağlanıncaya kadar, Türkiye demokratikleştirilinceye kadar ve Kürt halk önderi kendi halkının içerisine gelinceye kadar biz bu mücadeleden tek bir adım geri atmayacağız. Biz bu idealleri gerçekleştirerek şehitlerimizin omuzlarımıza yüklediğin sorumluluğu layıkıyla yerine getireceğiz" dedi.
Provokasyonlara karşı uyarı
Halktan seçimlere kalan son 3 günde Erdoğan ve AKP'nin tüm provokasyonlarına karşı uyanık olmasını rica eden Baluken, konuşmasını yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik şu sözlerle noktaladı: "Dün Mersin mitinginde 'Biz sizi faşist Kürtlerden kurtaracağız' diyen bir zihniyetin Kürdü Kürde kırdırtmak, bu topraklarda kardeş kanı akıtmak ve Türkiye halklarını bir daha birbirine düşürmek isteklerine Kanireş'ten cevap veriyoruz. Roboski'den Kobanê'ye, Şengal'de, Gever'de Kanireş'te binlerce gencin kanına girmişsen en büyük faşist sensin, bu halk da sana en büyük cevabı kalıcı barışı sağlayarak verecektir."
Baluken'in konuşması sonrası cenaze töreni, bir yurttaşın Öğe'nin kabri başında seslendirdiği şiir ile son buldu. Mezarlıktaki törenin ardından kitle köye gelerek, Hamdullah Öğe'nin ailesine ve yakınlarına taziyelerini iletti.
Köyden ayrılan yurttaşların bir bölümü Karlıova'ya dönüşlerinde Öğe'nin katledildiği yerde durarak, etrafı inceledi.DİHA