Erdoğan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:
İMAMOĞLU’NA TEBRİK, YILDIRIM’A TEŞEKKÜR: Seçimler ülkemize hayırlı olsun. CHP Adayı Ekrem İmamoğlu’nu bir kez daha tebrik ediyorum. Şu ana kadar yaşadığımız hukuki bir süreçtir. Elbette biz Binali Yıldırım’ın kazanması için mücadele ettik. Kendisine teşekkür ediyorum. Kendisi bunca yıllık birikimini hayata geçirmek için aday olmuştur. Ama İstanbul halkının takdiri bu şekilde gerçekleşti. Bizim için önemli olan milli iradenin şaibesiz tecelli etmesidir.
ASIL SEÇİMİ BİZ KAZANDIK: Türkiye genelindeki asıl seçim olan 31 Mart’ın galibi ise tartışmasız Cumhur İttifakı’dır. İstanbul’da da Cumhur İttifakı olarak 39 ilçenin 25’ini kazanarak tartışmasız bir zafere imza attık. Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kurumlar olarak da İstanbul ile ilgili yatırımlarımızı hayata geçirmeye devam edeceğiz. Son nefesimize kadar inşallah bu yolda yürüyeceğiz. Önümüzde 5 yıllık bir icraat dönemi bulunuyor. Milletin verdiği mesajı görmezden gelip kulağımızın üzerine yatamayız. Bizim siyaset anlayışımızda milleti suçlamak asla ve asla yoktur. Gerek 31 Mart’ta gerekse 23 Haziran’da millete kendimizi neden anlatamadığımızın değerlendirmesini yapacağız.
Toplantıya, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım da katıldı.
DÜNYANIN GÜNDEMİNİ KONUŞACAĞIZ: 17 yıldır girdiğimiz her mücadelede milletimizin desteğini yanımızda bulduk. Uluslararası arenada üzerimize geldiklerinde milletimizle birlikte “one munite” dedik. Çarşamba günü G20 toplantısı için Japonya-Çin ziyaretimiz var. Dünyanın ekonomi ve siyasi gündemini konuşacağız. Bakanlarımız ile birlikte orada bu gündemleri ele alacağız. S-400 hava savunma sistemlerini önümüzdeki ay teslim almaya başlıyoruz. Türkiye baskılara boyun eğmek durumunda değildir. S-400 meselesi doğrudan egemenlik haklarımız ile ilgili bir konudur ve bundan geri adım atmayacağız. Çin ve Amerika arasındaki ticaret savaşlarını kazanca dönüştürecek tüm girişimlere destek veriyoruz.
ÖRGÜT İÇİNDE GÖRÜŞ AYRILIKLARI VAR:İmralı’daki terörist başının son günlerde kamuoyuna yaptığı açıklamalar ve bununla ilgili değerlendirmeler, örgüt içinde hem iç politikada hem de bölge politikalarında ciddi görüş ayrılıkları ortaya çıktığının işaretidir.
KOALİSYON GÜÇLERİ DESTEK VERSİN: Her alanda gelişen ve kalkınan Türkiye sürekli yeni sınamalarla karşı karşıya gelmektedir. Biz hep meydan okumayı tercih ettik. Birileri ülkemizi yine kendi içine hapsetmeye çalışıyor. Biz hazırlıklarımızı yaptık. Ülkemizin temel güvenlik politikalarından taviz vermeden tavrımızı ortaya koyduk. Doğu Akdeniz’de bulunan ve bulunacak doğalgazın adil paylaşımı sağlanana kadar bölgede attığımız adımları sürdüreceğiz. Bizim orada haklarımız var. Sondaj gemilerimiz arama faaliyetlerini sürdürecek ve bunun yanında silahlı kuvvetlerimiz güvenlik önlemini alacaktır. Tabi bu adımlarımızı eleştirenler var. Bunların Kuzey Kıbrıs’taki vatandaşlarımın hakları nedir diye bir derdi yok. Biz soydaşlarımızın çıkan ne kadar petrol, doğal gaz varsa, orada hakları var. Burayla ilgili Fransa’nın söyleyeceği bir şey yoktur. Yunanistan konuşuyor garantördür, Türkiye konuşuyor garantördür ama Fransa sen konuşamazsın. Suriye’de terör koridorunu yaptığımız müdahalelerle ortadan kaldırdık. Şimdi biz diyoruz ki bu terör koridorunu güvenlik koridoru haline getirelim. Ülkemizdeki Suriyelileri oraya yerleştirmeye çalışalım. Koalisyon güçleri var ya, buna destek versin.
BİRİLERİ KENDİNE PRİM YAPIYOR: Sayın Trump’a söyledim. Dikkat ederseniz o da güvenli bölge ifadesini birkaç kez kullandı ama mali desteğe gelince bir gelişme olmadı. Sayın Merkel ile de konuştum ama oradan da bir ses yok. Bütün bunlara rağmen şu anda ülkemizde bulunan 330 bin Suriyeli geri döndü. Milletimiz 31 Mart seçiminde AK Parti’ye ve MHP’ye durmak yok yola devam demiştir. Önümüzde 2023 hedefimiz var. Bu hedeflere inşallah ulaşacağız. Önümüzdeki dönemde ekonomi üst sıralarda yer alacaktır. Maalesef Türkiye’de sözde siyaset yapan birileri eğitimde, sağlıkta attığımız adımları küçümseme ile kendilerine prim yapmaya çalışıyor. Bugün bir tanesi “Şu kadar bölünmüş oy yaptım demekle mi oy alacaksınız”. Ne olacak? Sen niye varsın o zaman?
(Erdoğan bu bölümde, “Şimdi ben bir vatandaşımızın çektiği videoyu göstermek istiyorum hanımefendiye. Neyse isim vermek istemiyorum” diyerek Kahramanmaraşlı olduğunu söylediği bir vatandaşın görüntüsünü izletti. Görüntüde tünelden otomobil ile geçen kişinin Erdoğan’ı överek “Adam dağları deldi” dediği duyuluyor.)
TEŞEKKÜR ETMESİNİ BİLİN YA… Benim Kahramanmaraşlı kardeşim bunu anladı ama (Sabah İYİ Parti grup toplantısında konuşan Meral Akşener’i kast ederek) bu hanımefendi hâlâ anlamadı. Yüzlerce tünelle dağları deldik. Siz de bakanlık yaptınız. Bunlar bugüne kadar niye yapılmadı? Bir teşekkür etmesini bilin ya. Niye sizler bunu yapamadınız? İşte kıskançlık çok kötü bir illet. Fakat isteseler de istemeseler de biz bu yolları yapmaya devam edeceğiz. Birileri tweet’ler atıyor. Kürtlere yönelik çok daha farklı imkanlar getirdik diye. Ya biz neyi getirmedik ki. Ya bir gidin şu Güneydoğu’yu bir gezin. Acaba buraların 10 yıl önceki durumu ile şimdiki durumu nedir bir gidin yerinde görün. Eğer biz Kürt kardeşlerimizi bir kenara koymuş olsaydık, bizden öncekiler gibi hiç oraya uğramazdık. Biz 82 milyonu kucakladık.
‘DAYATMA İLE KABİNE DEĞİŞİKLİĞİ OLMAZ’
Erdoğan grup toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kabine değişikliği ile ilgili soruya yanıt veren Erdoğan, “Dışarıdan dayatma ile kabine değişikliği olmaz” ifadesini kullandı.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile görüşme yapıp yapmadığı da sorulan Erdoğan “Telefonla görüşmemiz oldu ama tabii bir değerlendirmeyi yurt dışından geldikten sonra inşallah yine oturur yaparız” dedi.
G20 dönüşünde müjde vereceğini söylediği anımsatılarak, bunun ekonomiyle mi ilgili olduğu sorusuna Erdoğan, “Tabii ki ağırlıklı” karşılığını verdi.
“Türkiye ittifakı hep vurgulanıyor ama bu kapsamda liderlerle bir görüşme olabilir mi?” sorusu üzerine de Erdoğan “Bu verdiğimiz sinyal onlara değil mi? Onlara. Bunların detaylarına, teferruatına ayrıca gireriz” dedi.
“Böyle bir liderler buluşması bekleyelim mi?” sorusuna karşılık Erdoğan, “Şu anda bir şey diyemiyorum, gelişmelere göre bu tür adımlar da atılabilir ama bunların tabii biliyorsunuz bizde belli sınırları var. Ona göre adımlar… Bizim birinci derecedeki şeyimiz halkımızla bu işi başarmaktır, sağlamaktır ama yine bir araya gelme durumu da olabilir” diye konuştu.
Cumhurbaşkanlığı kaynakları ise İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’ndan henüz bir randevu talebinin olmadığını söyledi. / Ajanslar