Dışişleri Bakanlığı’ndan dün yapılan açıklamada, Rusya’ya ait bir adet SU-34 uçağının Türkiye hava sahasını ihlal ettiği belirtilmişti. Konuyla ilgili soruyu cevaplandıran Davutoğlu, şunları söyledi:
“Şimdi Artık dünyada hiçbir ülke izole değil. Dolayısıyla herhangi bir yerde hava sahası ihlali olmuşsa, bunu saklamak da mümkün değil. Olmamış bir hava sahası ihlalini var diye göstermek de mümkün değil. Dolayısıyla Rusya’nın şu veya bu gerekçeyle işlediği bazı ihlalleri örtmesi mümkün değil. Dün bu çerçevede çok kısa süreli bir ihlal söz konusu olmuştur. Bu ihlal hem bizim radarlarımızca, hem NATO radarlarınca, hem de ilgili bütün uluslararası havacılık kuralları çerçevesindeki kuruluşlarca tespit edilmiş bir husustur.”
Türkiye’nin hiçbir şekilde Rusya ile gerilimi artırmak düşüncesinde olmadığının altını da çizen Başbakan Davutoğlu, “Ama Türkiye hava sahasını koruma konusunda da gerekli hassasiyeti her zaman gösterir,” dedi.
Rusya’yı bir kere daha uyardığını belirten Davutoğlu, “Gerek Suriye’deki ılımlı muhalefete verdikleri zarar gerekse Türk hava sahasına yönelik sürdürdükleri tehditkâr tutum, Rusya’nın menfaatine değildir.” dedi.
Cenevre’deki görüşmeler
“Uluslararası toplum, Suriye’deki rejimin, Rus ve İran unsurlarının işlediği insanlık suçlarına dönük hiçbir adım atmamakta” diye konuşan Davutoğlu, Suriye’deki muhalefetin de Cenevre’deki görüşmelere katılma noktasında “haklı bir tereddüt” yaşadığını kaydetti.
Muhalefetin Suriye’de insani yardımların ulaştırılması ve muhalif unsurların tek ve bölünmez bir bütün olarak Cenevre görüşmelerine katılmak istediğine dikkat çeken Davutoğlu, “Nitekim bu konularda muhalefet Türkiye’nin de katkısıyla önemli kazanım elde etti.” ifadesini kullandı.
Her zaman Suriye halkının ve ılımlı muhalefetin yanında olduğunu yineleyen Davutoğlu, “Türkiye DEAŞ’ın, rejimin ve Suriye’yi işgale yönelen yabancı güçlerin ve yabancı devlet unsurlarının karşısındadır.” dedi.