Yıllar geçmiş ama geçen sadece yıllar olmuş, ondan değişen bir sözcük bile yok bizi tanıyan ve aşina olduğumuz en tanıdık mekânlar…
Kimi sessizliğine şahit kimi ağlayışların dile geldiği suskunluğun bozulduğu,
Kimi ise yalnızlığına terk edilmiş en güzel yoldaş,
Belki kuytu bir çıkılmazın en son durağı misali vedanı gerçekleştirdiğin farklı zaman…
Kaldırımlar…
Bir esmer kadındır kaldırımlar gecede
Bir sözcüktür bilinmez garip hecelerde
Bir sima ki yokluk sarmış her demde
Bir insan bu uzanmış kaldırımlarda…
Gecenin sessizliği daldı içime,
Dinle diyorum dinle ve güvenme kendine
Yıkık haraptır gönlün içinde
Yalnızsın sen serseri kaldırımlarda…
Sokakta bir ses tik tak
Yüzler kara, kalpler ak
Yüzlerce insandan birine bak
Sönmüş volkan gibi insana bak
Kaldırımlar bu ucu bucağı belirsiz
Gözyaşlarım saflığına şahit
Sizin gibi dost bilinmez eşsiz
Kaldırımlar bu her şeye şahit
Kaldırımlardır gecenin sessizliği
Bürünür içime dostluk sarar içimi
Sanılır ki zindandır bu bilinmez izleri
Bilinmez ki kaldırımlardır kaldırımlar...