YPJ'li Fidan Yalçın'ın tabutunu kadınlar omuzladı
Rojava'nın Cizire Kantonu'nda 14 Temmuz tarihinde DAİŞ çeteleri ile yaşanan çatışmada yaşamını yitiren ve daha sonra defnedilmek üzere memleketi olan Van'a gönderilmek istenilen YPJ savaşçısı Fidan Yalçın'ın cenazesi (Jinda Çarçela) AKP hükümetinin kararı ile Habur Sınır Kapısı'nda 10 gün boyunca bekletildikten sonra dün ailesine teslim edildi. Ailesi tarafından teslim alınan Yalçın'ın cenazesi, memleketi olan Van'ın merkez İpekyolu ilçesine bağlı Yenimahalle Şehitliği'nde binlerin katılımıyla toprağa verildi.
Gevaş ilçe girişinde oluşturulan yüzlerce araçlık konvoyla alınan cenaze daha sonra Yenimahalle girişinde binlerce yurttaş tarafından karşılandı. Cenazeye aralarında HDP'li milletvekilleri, belediye eşbaşkanlarının yanı sıra HDP'li il ve ilçe yöneticileri ile birlikte binlerce yurttaş karşıladı.
Kadınların cenazeyi omuzladığı merasimde, PKK Lideri Abdullah Öcalan ve Yalçın'ın posterleri ile birlikte PKK,YPG ve YPJ bayrakları taşındı.
'Halkımın haklı davası için gidiyorum'
Van'da lise öğrenimini yarıda bırakarak, "Halkımın haklı davası için gidiyorum" notunu bıraktıktan sonra HPG saflarına katılan Yalçın daha sonra DAİŞ çeteleriyle savaşmak üzere Rojava'ya geçti. Cizirê Kantonu'nda çetelerle girdiği çatışmada yaşamını yitiren Yalçın, memleketi Van'da sonsuzluğa uğurlandı. Dini vecibeleri yerine getirilen Yalçın daha sonra kadınlar tarafından toprağa verildi. Cenaze töreninde Yalçın'ın anne, babası ve kardeşleri fenalık geçirdi.
Cenazenin toprağa verilmesi ardından konuşan MEYA-DER Van Şube Başkanı İbrahim Alkan, Yalçın'ın Kürt özgürlük mücadelesi için yaşamını yitirdiğini ifade ederken, DBP Van İl Eş Başkanı Hamiyet Şahin ise Kürdistan şehitlerinin anılarını yaşatacakları sözü verdi. HDP Van Milletvekili Tuba Hezer ise geçici AKP hükümetinin 10 gün boyunca cenazeleri vermeyerek zalimliğini bir kez daha gösterdiğini söyledi.
Baba Ferit Yalçın ise gelen herkese teşekkür ederek, kızının tüm Kürt halkının şehit olduğunu dile getirdi.
YPG'li Ragıp Yıldız'ın cenaze törenine binler katıldı
Rojava'nın Hesekê bölgesinde 14 Temmuz günü DAİŞ çeteleri ile çıkan çatışmada yaşamını yitiren YPG'li Ragıp Yıldız (Dewreş Patnos) da Ağrı'nın Patnos bağlı Dedeli beldesinde binlerce kişi tarafında toprağa verildi.
Kazanköyü yol ayrımında yüzlerce araçlık konvoyla karşılanan Yıldız'in cenaze törenine aralarında HDP Ağrı Milletvekili Bedran Öztürk, Ağrı Belediye Eşbaşkanı Sırrı Sakık'ın da bulunduğu binlerce kişi katıldı. Dini vecibeleri yerine getirildikten sonra cenaze toprağa verildi.
Cenaze töreninde konuşan Ağrı Belediye Eşbaşkanı Sırrı Sakık, yaşanan ölümlerin son bulmasını istedi.
Sakık'tan sonra konuşan YPG'li Yıldız'ın babası Adil Yıldız da ölümlerin yerine artık barışın hüküm sürmesi dileğini seslendirdi.
YPG'li Mümin Kasap Lice'de son yolculuğuna uğurlandı
YPG'li Mümin Kasap (Bager Farqin) ise memleketi Diyarbakır'ın Lice ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.
Habur Sınır Kapısı'nda yapılan otopsi işlemlerinin ardından Kasap'ın ailesince teslim alınan cenazesi, oluşturulan konvoy ile Lice'ye getirildi. İlçe girişinde yurttaşlar tarafından karşılanan cenaze, daha sonra defnedilmek üzere Yolçatı (Sise) Mahallesi'nde bulunan "Şehit Amed u Şehit Hevidar Şehitliği"ne getirildi.
Burada YPG'li Kasap şahsında özgürlük ve demokrasi mücadelesinde hayatlarını kaybedenler anısına önce saygı duruşunda bulunuldu. Yapılan saygı duruşunun ardından konuşan HDP Diyarbakır Milletvekili Edip Berk, "Kürtler üzerinde yapacakları kirli oyunlar kalmamış artık cenazelerle bizi rencide etmeye çalışıyorlar. Ama biz büyük bir mücadele veren halk olarak bu kirli oyunlara boyun eğmeyeceğiz" dedi.
Aile adına konuşan amca Hacı Kasap ise, devletin politikalarına karşı büyük bir mücadele verdiklerini söyledi.
Yapılan konuşmalar sonrası YPG'li Kasap dualar eşliğinde toprağa verildi.
YPG'li Cumhur Turan'ın cenazesine Hakkari girişinde de engel
YPG'lilerden Cumhur Turan'ın (Erîş Colemêrg) cenazesi ise Hakkari'deki cenaze töreninde ise polis engellemesiyle karşılaşıldı.
Hakkari-Çukurca karayolu üzerinde PKK, KCK bayrakları ve Turan'ın fotoğrafları ile süslenen yüzlerce araçlık konvoy ile karşılanan YPG'li Turan'ın cenazesi, yeniden kent merkezine doğru yola çıkarıldı. Konvoyun kente yaklaşmasıyla beraber, kentin girişi polisler tarafından zırhlı araçlar ile kapatıldı.
HDP ve DBP'li yönecilerin uzun bir süren görüşmeleri sonrası polisler geri çekilirken YPG'li Turan'ın cenazesi Hakkari Devlet Hastanesi'ne getirildi. Cenazenin gelmesiyle birlikte kentin sokakları ise adeta boşaldı. Kepenk kapatan esnaflar, binlerce yurttaş ile birlikte hastane önüne akın etti. Hastanedeki işlemlerin ardından Turan'în cenazesi defnedileceği Serê Solan Mezarlığı'na doğru yola çıkardı. Kitlenin sayısı her geçen dakika binlerin katılımıyla artarken, törende farklı tarihlerde yaşamlarını yitiren YPG'liler ile Turan'ın fotoğrafları taşındı.
Yol üzerinde bulunan evlerdeki yurttaşlar ise evlerinin sarı, kırmızı ve yeşil flamalar ile donatıp, törene katıldı. Özellikle kadınların ön saflarda yer aldığı törende birçok kişi göz yaşlarına hakim olamadı.
Kantar Kavşağın'da sayısı 20 bini aşan kitle içerisinde HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan'ın yanı sıra sivil toplum örgütü temsilcileri, belediye eşbaşkanları, DBP ve HDP'li yöneticiler ile Barış Anneleri Meclisi de yer aldı. Tören için çevre köy ve diğer ilçelerden de çok sayıda kişi kente geldi.
Mezarlık yakınlarında YPG'li Turan'ın sarı, kırmızı ve yeşil renkler ile süslenen tabutu cenaze aracından sloganlar ile indirilip, mezarlığa kadar omuzlarda taşındı.
Yapılan dini vecibelerin ardından Turan'ın cenazesi "Bijî berxwedana Kobanê" ve "Katil DAIŞ, işbirlikçi AKP" sloganları ile defnedildi. Daha sonra kitle hep bir ağızdan "Çerxa Şoreşê" marşı eşliğinde bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.
Burada konuşan MEYA-DER Şube Eşbaşkanı Bedirhan Koç, verilen mücadele sonucu YPG'lilerin cenazelerinin bekletildikleri sınır kapısından alındığını ifade edip, bu mücadelede kendilerini yalnız bırakmayan Botan halkına teşekkür etti. Daha sonra konuşan Turan'ın babası Ali Turan ise, "Oğlunun kutsal bir toprak için yaşamını yitirdiğini" söyleyerek, Öcalan ve Kürt halkına baş sağlığında bulundu.
YPG'li Cin yasaklara rağmen son yolculuğuna uğurlandı
Cenazesi Bakanlar Kurulu'nun kararı ile 10 gün boyunca Habur Sınır Kapısı'nda bekletilen YPG'li Veysi Cin (Mêrxas Kato) de Şırnak'ta "Askeri yasak bölge" ilan edilen Kato Dağları'ndaki "Şehit Mehmet Goyî Şehitliği"nde toprağa verildi.
Uludere ilçesine bağlı Şenoba beldesinde yüzlerce araçlık konvoy tarafından karşılanarak Faraşin yaylalarına doğru yola çıkarılan YPG'li Cin'in cenazesi, Beytüşşebap ilçesinde binlerce yurttaş tarafından karşılandı. Yapılan karşılama sonrası Cin'in tabutu, valilik kararıyla "askeri yasak bölge" ilan edilen Kato Dağları'ndaki "Şehit Mehmet Goyî Şehitliği"ne ulaştırıldı.
Mezarlık girişinde binler tarafından omuzlanan YPG'li Cin'in cenazesi, "Şehit namirin" sloganları eşliğinde burada düzenlenen tören ile toprağa verildi.
YPG'li Cin'in defnedilmesinin ardından konuşan baba Selam Cin, oğlunun cenazesinin geçişine Kürt halkının mücadelesi sonucu izin verildiğini belirterek, mücadele eden herkese teşekkürlerini iletti.
Törene katılan HDP Şırnak Milletvekili Ferhat Encü ise "Ortadoğu'da insanlığı savunan bu savaşçıların cenazeleri AKP hükümeti tarafından 10 gün boyunca sınır kapısında bekletildi. Ancak Botan halkının mücadelesiyle geçişlerine izin verildi. Botan halkı hiçbir zaman kırmızıçizgileri olan cenazelerine hakaret edilmesine izin vermeyecektir" dedi. Yapılan konuşmaların ardından tören buldu.DİHA