Baydar, Türkiye kentlerinde yaşayanların Cizre'ye ve tüm bölgede yaşananlar karşısında bugün el uzatmaması durumunda yarının çok geç olacağı uyarısında bulunurken, Birgün Gazetesi Yazarı Doğan Tılıç ise, yaygın ve kapsamlı olan saldırıların organizeli yapıldığına dikkat çekerek, Cizre'de yaşananlar karşısında gözlerini ve kulaklarını kapatan medyayı eleştirerek, "Gazetecilik mesleği açısından da utanç vericidir" dedi.
Şırnak'ın Cizre ilçesinde AKP'nin özel harekat güçlerinin ablukası 7'inci gününü geride bırakırken, bombardıman ve keskin nişancıların hedef gözeterek ateş etmesi sonucu aralarında anne ve çocuklarının da bulunduğu 17 sivil yaşamını yitirdi. Her gün katliam haberlerinin geldiği Cizre'de binlerce insan temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamazken, halk abluka ve saldırılara karşı direnişini de sürdürüyor. Ateş hattında yaşayan yurttaşlara destek için çevre kent ve ilçelerden Cizre'ye gitmeye çalışan binlerce insan ve HDP'li vekiller ise, Cizre'deki bu devlet terörünün ortaya çıkmaması için engellenip, girişlerine izin verilmiyor. Hükümet yetkililerin sivil katliamları ve Cizre'de yaşayan binlerce insanın ihtiyaçlarını görmezden gelerek "Daha fazla katliam" mesajlarını verirken, Türk medyası da Cizre'de olup bitene karşı gözlerini ve kulaklarını kapatmış durumda. Cizre'de yaşanan vahşeti değerlendiren ve ilçede yaşananların medya tarafından görülmemesini eleştiren Birgün Gazetesi Yazarı Doğan Tılıç, Türkiye'nin her yerinde Kürtlere ve HDP'lilere yönelik gerçekleştirilen saldırılarla devletin çıldırmış olduğunun bir kez daha görüldüğünü kaydetti.
Yaygın ve kapsamlı olan saldırıların organizeli yapıldığına dikkat çeken Tılıç, "Belliki bir yerden bir düğmeye basılarak bu saldırılar başlatıldı. Bütün bu yaşananlar Türkiye'nin doğusunda ve batısında birlikte yaşama zeminini hızla ortadan kaldırıyor" dedi.
'Medya ayrıştıran bir dil kullanıyor'
Bu yüzyılda Cizre'de devlet tarafından halka yaşatılanların utanç verici olduğunun altını çizen Tılıç, şöyle devam etti: "Gazetecilik mesleği açısından da utanç vericidir. Biz Cizre'nin hikayesini, Cizre'deki çocuk ölümlerinin hikayesini insanlara anlatamıyoruz. Her gün batı illerine giden tabutların asker ve polis cinayetlerinin hikayelerini anlatımlarını, arakada kalan öksüzler, yetimler, anlatılıyor. Ama Cizre'de ölen çocuklar, bebekler, cesedi buzdolabında tutulan çocukların hikayelerini biz anlatamıyoruz" diyerek medyanın ayrıştıran dilini eleştirdi.
'Karşılıklı acıların hikayesi anlatılabilmelidir'
Tılıç, "Eğer biz Türkiye'de barış içinde yaşamak istiyorsak bunun tek ve en önemli yolu, özellikle de basına düşen yolu karşılıklı acıların hikayelerinin anlatılabilmesidir" diye belirtti.
Cizre'de 7 gündür saldırıların olduğunu ve gazetecilerin dahi ilçeye giremediğini ifade eden Tılıç, bunun bugünün dünyasında kabul edilir bir durum olmadığına vurgu yaptı. Cizre'de yaşananların medya tarafından işlenmemesinden kaynaklı Türkiye'nin birçok yerinde bilinmediğine işaret eden Tılıç, şunları aktardı: "Bir an önce Cizre'deki abluka kaldırılmalı. İlçede neler olduğunu insanlar görmeli, öğrenmeli. Günlerdir bakanların, insanların ve gazetecilerin giremediği bir yerde, gizlenen gösterilmek istenmeyen bir şeyler var."
'Cizre Osmanlı kuşatmaları gibi'
T24 yazarı Oya Baydar ise, günlerdir polis tarafından kuşatılan Cizre'yi Osmanlı dönemindeki şehir kuşatmalarına benzetti. Cizre'deki asker-polis kuşatmasının hukuk ve insanlıkla bir ilgisinin olmadığını ifade eden Baydar, "Devlet kendi aklınca orada bir ders vermek istiyor. Kendi anlayışında kendi 'Gücünü' göstermek istiyor. Cizre üzerinden bütün bir Kürt hareketini tavsiye etmek istiyor. Kendisine devlet diyen devlet bu sorunları bu metotlarla çözemez."
'Cizre iktidarın sonunu getirecek'
Cizre'nin artık bir sembol olduğuna dikkat çeken Baydar, Cizre'nin iktidarın sonunu getireceğini ifade etti. Baydar, "Batıdan CHP'lisi, İzmirlisi, İstanbullusundan Ankaralısına kadar herkes yollara düşmeli. Engellemelerle İzmir'in, İstanbul'un dışına çıkartılmasalar bile Cizre yolunda olmamız çok önemli. Batının insanı Cizre'ye ve tüm bölgeye, Kürt halkına bugün el uzatmazsa yarın çok geç olacak. İktidar 'Bölünmeyi engelleyeceğiz' adı altında asıl bu yaptıklarıyla vatanı kendisi bölüyor" şeklinde konuştu. DİHA
Baydar: Cizre Osmanlı dönemindeki kuşatma altında
Baydar: Cizre Osmanlı dönemindeki kuşatma altında
Yüksekova Güncel Yüksekova Güncel
Güncel
T24 yazarı Oya Baydar, günlerdir polis tarafından kuşatılan Cizre'yi Osmanlı dönemindeki şehir kuşatmalarına benzeterek, Cizre'nin iktidarın sonunu getireceğini belirtti.