Van'da son dönemde gözaltına alınıp tutuklanan onlarca çocuk gözaltı sürecinde büyük hak ihlallerine maruz kalıyor. Gözaltı süresince direk savcılığa çıkartılması gereken çocuklar, Çocuk Şube'ye dahi götürülmeyerek TEM Şubesi'nde darp, şiddet ve işkence görüp ajanlık dayatmasına maruz kalıyor. Adliyeye sevk edilmeleri esnasında ise kelepçeli ve başında silahlı en az 5 polisin bekletildiği belirtilen çocuklara dönük psikolojik baskı adliyede de devam ediliyor. Son dönemde çocuklara yönelik artan hak ihlallerini değerlendiren Van Barosu Başkanı Murat Timur, çocukların maruz kaldığı hak ihlallerinin AKP talimatıyla devreye konan savaş konseptinden bağımsız olmadığına dikkat çekerek, yargının AKP ve Erdoğan'a hizmet ettiğini vurguladı.
'ÇOCUKLAR YETİŞKİNLER GİBİ YARGILANIYOR'
Çocukların yargılamalarında çok hassas olması gerektiğini, ancak son dönemde yaşanan çatışmalı süreçle birlikte çocukların yetişkinler gibi yargılandığına vurgu yapan Timur, "Adalet sistemi içerisinde çocuk çok önemli bir noktadır ve çok hassastır. Çocuklar hakkında herhangi bir soruşturma açılırken yaş itibari ile gelişimi itibari ile çok hassas bir soruşturma gerektirir. Bu yargılamalar yapılırken çocuklar üzerinde herhangi bir olumsuz etki yaratılmamalıdır. Evrensel hukukta çocuklar için özel bir konuma yer verilmiştir. Çocuk Koruma Kanunu'nun çıkartılmasına rağmen bu yargılama biçiminden vazgeçilmemiştir" dedi.
'ÇOCUK ŞUBE YERİNE TEM'E GÖTÜRÜLÜYOR'
Gözaltına alınan çocukların, avukat ve psikolog dahilinde direk savcılığa ifade vermesi gerektiği yerde polislerce çocukların TEM Şube'ye götürüldükten sonra Çocuk Şube'ye, ardından da savcılığa çıkartıldığına dikkat çeken Timur, bu yargılama biçimiyle evrensel hukuk kurallarının çiğnendiğini vurguladı. Timur, "Çocuklar hakkında yapılan yargılamalara baktığımızda çocukların yüksek yararı soruşturmanın esası benimsenmiştir. Ama somut yargılamalara baktığımızda bunu göremiyoruz. Özellikle Kobanê eylemlerinin ardından bugüne dek yargılama biçiminde çocuklar üzerinde baskılar artmış, hem evrensel hem de ulusal yasanın dışında bir yargılama süreci başlatılmıştır" diye konuştu.
'ÇOCUKLAR AJANLIK DAYATMASI DARP VE İŞKENCEYE MARUZ KALIYOR'
Son dönemde yapılan çocuk tutuklama ve gözaltıların vahim bir olay olduğunu kaydeden Timur, gözaltı sürecinde çocuklara "ajanlık" dayatması, darp ve işkence uygulandığını aktardı. Timur, konu hakkında şu çağrıcı detayları paylaştı: "Gözaltında çocukların uğradığı kötü muamele, çocuklar üzerinde çok ağır etkiler bırakmaktadır. Burada yapılan işkence ve darp çocukta ilerde tramvaya yol açıyor. Bu dönemde bazı çocuklar hiç karışmadıkları suçtan dolayı soruşturmaya dahil ediliyor. Evrensel hukuk yasalarında şüpheliden delile ulaşma gibi bir şey söz konusu değildir. Delilden sanıklara ulaşılır."
'ÇOCUKLARA KELEPÇE TAKILMASI KABUL EDİLEMEZ'
Çocuklara zaruri durumlar hariç kelepçenin takılamayacağını, ancak son süreçte polisin keyfi olarak kelepçe taktığının altını çizen Timur, yargının da polisin keyfi tutumuna sessiz kaldığına vurgu yaptı. Timur, "Eğer bir yetişkin bile kaçma ya da kendisine ya da çevresine zarar verebilecek bir durumda değilse kelepçe takılmaması gerekir. Kaldı ki baktığımızda çocukların kimseye zarar vermemesi açıkça ortadayken başında silahlı polisler ve kelepçeli adliyeye getirilmekte. Bu çocuklar üzerinde çok ciddi tahribatlara yol açmaktadır. Aslında bu kelepçe yargıda eskiden beri bir mesaj olarak kullanılıyor. 2009'daki KCK yargılamalarına baktığımız zaman Kürt seçilmişlerin dizilerek kelepçe takılması Kürtlere bir mesajdı. Çocuklara takılan bu kelepçeleri de aslında böyle algılamak gerekir. Yoksa çocukların fiziksel yapılarında kaçma ya da mukavemet edebilecek güçte değildir ve herkes bilmektedir. Çocuklara yapılan 'tedbir' adı aslında işkence edilmektedir ve yasal değildir. Bu ne evrensel hukuka sığar ne de insanlığa."
'YARGI AKP'NİN TALİMATIYLA ÇALIŞMAKTA'
"Yargı bağımsızlığını yitirmiştir" vurgusu yapan Timur, yargının AKP'nin talimatıyla çalıştığını dile getirdi ve şöyle devam etti: "Yargı daha önce AKP ve cemaat kadroları dahilinde yürütülüyordu. Yargı üzerinde etkindiler. Son dönemde içersinde ise siyasi iktidar tek başına yani AKP kadroları tek başına yargı üzerinde hakimiyet kurmuş durumda. Son dönemde ise bu tutuklamalarda özellikle çocuk gözaltıları AKP'nin talimatıyla gerçekleşmekte. Bunlarla ilgili gözaltı yakalama ve tutuklama çocuklar üzerinde çok ağır yaptırımlardır." (DİHA)