Yüksekova Güncel

Musul'un bir yanında enkaz, bir yanında renkli gece hayatı

Genel

Irak'ın başkent Bağdat sonraki en büyük kenti olan ve 4 yıllık terör örgütü DEAŞ işgalinin ardından 9 Temmuz 2017 tarihinde kurtarılan Musul kentinin büyük bölümü, çatışmalarda yıkılırken, tarihi eserlerin çoğu dinamitlerle patlatıldı. Musul'un kurtarılması operasyonu sırasında en büyük çatışmaların çıktığı eski Musul bölgesi, harabeye dönerken, yıkılan ve tahrip olan binaların enkazı ise yerinde duruyor. Kentin DEAŞ'tan kurtarılmasının ardından, 2013'te göç etmek zorunda kalan çok sayıda Musullu evine dönerken, şehirde hayat canlanmaya başladı. Eski Musul bölgesindeki enkazlar, DEAŞ terörü ile çatışmaların izlerini ortaya koyarken, şehrin diğer yerlerinde ise renkli gece hayatının yaşandığı gözlendi.

Irak'ın en büyük 2'nci şehri olan, 3 milyon 600 bin nüfusa sahip Musul kenti, 10 Haziran 2014 tarihinde terör örgütü DEAŞ tarafından işgal edildi. İşgalin ardından 100 binlerce Musullu, göç ederken, kente giren yaklaşık 1500 DEAŞ'lı terörist de Ninova Operasyonlar Komutanlığı, havalimanı, valilik ve şehirdeki tüm kritik noktaları ele geçirdi. Şehrin kontrolünü sağladıktan sonraki ilk 3 ay Musullulara yardım dağıtan ve taraftar toplamaya çalışan DEAŞ'lılar, daha sonra gerçek yüzünü gösterdi. Musul'da katı kurallar uygulayan DEAŞ'lı teröristler, kadınların renkli kıyafet giymesini, yanlarında erkek olmadan sokağa çıkmasını, sigara kullanılmasını ve müzik dinlenmesini yasakladı. Yasaklara uymayanlara ağır cezalar uygulayan teröristler, Musul'da hüküm sürdüğü 4 yıl boyunca binlerce kişiyi farklı sebeplerle öldürdü. Eşcinsel olduklarından şüphelendikleri kişileri yüksek binalardan atan DEAŞ'lılar, kentteki güçlerini artırmak için çok sayıda yabancı savaşçıyı Musul'a getirdi. DEAŞ işgali altında bulunduğu dönemde dış dünyadan soyutlanmış olarak yaşayan Musullular, uzun süre elektrik, su, akaryakıt, gıda ve ilaç sıkıntısı çekti. Musul'un kurtarılması için 2016 yılının başından itibaren operasyon hazırlıkları yapılırken, bu sürede terör örgütü DEAŞ da savaş için Suriye'den silah ve militan takviye etti. Şehirde durumun gittikçe kötüleştiği 17 Ekim 2016 tarihinde, Irak Başbakanı Haydar El Abadi, 'Musul'un kurtarılması operasyonu'nun başladığını açıkladı. Koalisyon güçlerinin havadan destek verdiği operasyona Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı peşmerge güçleri, Irak ordusu, Haşdi Şabi unsurları ve federal polis güçleri katıldı. Kentin çevresindeki ilçe ve yerleşim yerlerinden başlatılan operasyonla Musul, 9 Temmuz 2017 tarihinde DEAŞ işgalinden kurtarıldı.

ESKİ MUSUL HARABEYE DÖNDÜ

Terör örgütü DEAŞ işgali altında geçen 4 yıl ile sonrasında yapılan operasyon sırasında Musul, 'harabe kent'e döndü. Terör örgütünün en son sıkıştığı ve en büyük savaşın çıktığı tarihi eski Musul bölgesi ise çatışmalar ve bombardımanlar nedeniyle tamamen yıkıldı. Dicle Nehri kenarından başlayıp, tarihi kentin içine kadar olan yerde ev ve iş yerlerinin tamamı yıkılırken, kesif kokunun alındığı bölgede halen enkaz altlarında çok sayıda ceset olduğu tahmin ediliyor. Bölgede hala terör örgütü DEAŞ mensuplarının cesetlerine rastlanırken, yıkıntılar arasında da çok sayıda el yapımı patlayıcı görülüyor. DEAŞ'lı teröristlerin birbirine tünellerle bağladığı ve tonlarca bomba tuzakladığı harabe evlerde patlayıcı madde araması yapan askerler, teröristlere ait çürümüş cesetlere rastladıklarını söyledi. DEAŞ'lıların tarihi evlerde saklanmak için çok sayıda tünel ve sığınak yaptığını söyleyen güvenlik güçleri, yıkılan yerlerin çoğunun hala patlayıcı maddelerden temizlenemediğini kaydetti. 

ŞEHİRDE GÜVENLİK SAĞLANDI, HAYAT NORMALE DÖNDÜ

Harabe evleriyle terk edilmiş kenti andıran eski Musul'un aksine şehrin diğer bölgelerinde hayat normale dönmeye başladı. Terör örgütü DEAŞ'ın kontrolü kaybetmesinin ardından Irak ordusu, federal polis güçleri ve Haşdi Şabi unsurlarının kontrolü ele aldığı şehirde, yollar temizlenerek yeniden trafiğe açıldı. Şehrin birçok yerinde sürücüler, araçlarıyla yıkık binaların yanından geçen yollarda giderken, işgalin ardından kentten göç eden sivillerin büyük kısmı da Musul'a dönmeye devam ediyor. 

HZ. YUNUS TÜRBESİ ENKAZ HALİNDE

Terör örgütü DEAŞ'ın, Musul'u işgal ettikten sonra patlattığı tarihi Hz. Yunus Türbesi'nin enkazı ise duruyor. Tarihi yapı olduğu için etrafı kapatılan türbeye girişe izin verilmezken, türbenin onarım sonrası ziyarete açılacağı öğrenildi. Musul'un en kalabalık çarşısı olarak bilinen ve patlatılan türbenin etrafında yer alan Nebi Yunus Pazarı da yeniden hareketlenmeye başladı. Sabah saatlerinde pazara gelenler, eski günlerdeki gibi alışverişlerini yaparak, buradaki kahvelerde zaman geçiriyor. Olumsuzluk olmaması için geniş güvenlik önlemlerinin alındığı pazar çevresinde yerel polisler görev yapıyor. Musul ticaretinin büyük oranda yapıldığı pazarda, işgal döneminde yasaklanan tütün ürünleri de tezgahlarda yerini almaya başladı. Nebi Yunus Pazarı'nın çevresinde güvenliği sağlayan polis memuru Ali Fesih Beyadi, Musul'un artık güvenli bir yer olduğunu belirterek, "Nebi Yunus'un mezarı burada. Biz buradayız ve hiçbir sorun yok. DEAŞ artık burada kalmadı. Çarşı sürekli kalabalık ama herhangi bir sorun yoktur" dedi.

Nebi Yunus Pazarı'nın çevresinde görev yapan trafik polisi Muvaffad Ali Ekber ise bölgelerinde durumun sakin olduğunu kaydederek, şunları söyledi:

"Ordu, polis ve Haşdi Şabi güçleri buradadır. Bir problemimiz yok. Bölgemiz gayet emniyetlidir. DEAŞ tamamen bitti. Emniyetimiz tamdır. Halkımız da bir şey gördüğü zaman bize bildiriyor. İnsanlar işlerinde, güçlerindedir. Gece geç saatlere kadar da pazar devam ediyor. Allah'tan böyle kalmasını istiyoruz. Musul dışında olanların da geri dönmesini temenni ediyoruz." 

ARTIK KAHVELER AÇIK, NARGİLE SERBEST

Nebi Yunus Pazarı'nda alışveriş yapan Musullular, yorgunluklarını da aynı pazardaki kahvelerde oturarak atıyor. Terör örgütü DEAŞ mensuplarının 'Haram' diyerek, kapattığı kahveler açılırken, yasaklanan nargile de pazarda yeniden vitrinlere çıkarıldı. Pazardaki kahvelerde çay ve nargile içip, sohbet eden Musullular, eski günlerde çok zulüm gördüklerini belirterek, bir daha huzurlarının bozulmasını istemediklerini söyledi.

Kahvede nargile için Faraç Hasan, "DEAŞ gittikten sonra çok rahatladık. DEAŞ zamanında çok kötü zamanlar geçirdik. Bir daha o günlere dönmek istemiyoruz. Nargile içmemize bile izin vermiyorlardı. O zamanlarla şimdi arasında çok fark var. Şu anda istediğimiz gibi yaşıyoruz. İnşallah bir daha o günlere dönmeyiz" diye konuştu.

Çarşıda alışveriş yapan Abdülcebber Cömert de DEAŞ işgali altındayken, durumlarının çok kötü olduğunu belirterek, "Artık Musul emin bir şehir ve rahatız. Şu anda bir sıkıntı yok. Emniyet durumu çok iyidir. Nereye istersek gidebiliyoruz. Telafer, Kerkük ve Bağdat'a rahatlıkla gidebiliyoruz. Pazar da alışveriş de çok güzeldir. Türkiye Cumhuriyeti'nden Allah razı olsun. Bize, Türkmenlere ve Irak'a çok yardımcı oldular. Ne kadar teşekkür etsek azdır. Türk şirketleri bize yardımcı olsun. İnsanlar bir an önce evlerine dönsün" dedi. 

ULAŞIM ÇELİK KÖPRÜLERLE SAĞLANIYOR

Musul'un kurtarılması operasyonu öncesi şehri ikiye ayıran Dicle Nehri üzerinden geçen 6 köprü de DEAŞ'lı teröristler tarafından patlayıcılarla kullanılamaz hale getirildi. Operasyon düzenleyen birliklerin şehir merkezine girişini engellemek amacıyla köprüleri patlatan DEAŞ'lılar, köprü çıkışlarına da tonlarca patlayıcı yerleştirdi. Operasyon sırasında çatışarak, şehir merkezine giren askeri birlikler, inşa edilen metal köprüleri kullanıp, kente ulaşırken, şehrin ulaşımı ise halen bu köprülerle sağlanıyor. Musul trafiğinin can damarını oluşturan köprülerin başında Irak ordusunun kontrol noktaları bulunurken, tahrip edilen köprüler onarılana kadar bu metal köprülerin kullanılacağı öğrenildi. 

TÜRK ATABEYİ'NİN YAPTIRDIĞI CAMİ DE PATLATILMIŞ

Musul'u işgal ettikten sonra tarihi eserlerin neredeyse tamamını imha eden DEAŞ'lı teröristler, 1172 yılında Türk Atabeyi Nureddin Zengi tarafından yapılan ve eğik minaresiyle Musul'un simgesi haline gelen Ulu Camii'ni de patlatmıştı. Ulu Camii'nin Musul operasyonu sırasında koalisyon uçaklarıyla vurulduğunu açıklayan DEAŞ'ın bu iddiası da Irak ordusunca yayınlanan görüntülerle çürütülmüştü. Çevresindeki yapılar ve eğik minaresiyle tamamen tahrip olan caminin etrafı tellerle çevrilirken, yetkililer de Musul'un simgesi olan eğik minarenin bir daha yapılamayacak ölçüde zarar gördüğünü söyledi.

Türkmeneli Partisi Başkanı Riyad Muhsin, terör örgütü DEAŞ'ın, eski Musul'u bitik hale getirdiğini belirterek, "Musul'un altyapısını patlatmışlar. Patlamayan yerleri de uçaklar vurdu. IŞID gecenin bir saatinde bu cami ve minareyi bombaladı ve Irak ordusunun bunu yaptığını iddia etti. Irak ordusu görüntü yayınladı ve bu iddiayı yalanladı. Türkiye ve Türk halkı, bu tarihi yerleri yapmak için bize yardımcı olsun. Bu cami bizim tarihimize aittir. Türk komutan Nureddin Zengi 1000 yıl önce bu camiyi yapmış. Tarih ve Türk dünyasının düşmanı olan insanlar, bu camiyi patlatıp, tarihimizi mahvetmek istediler; ama yeniden yapılma şansı var. Millet buraya dönmedi; çünkü elektrik ve su yok. İnşallah, önümüzdeki günlerde her şey tamamlanacak" diye konuştu.

BİR YANDA ENKAZ BİR YANDA RENKLİ GECE HAYATI

Terör örgütü DEAŞ'ın hüküm sürdüğü dönemde evlerine kapanan ve sosyal faaliyetleri olmayan Musullular, şimdi geçmiş günlerin acısını çıkarıyor. Kentin bir yanında savaşın izlerinin olduğu harabe şehir görüntüsü dikkat çekerken, diğer yanında ise renkli gece hayatı göze çarpıyor. DEAŞ sonrası Musul'da caddeler ve iş yerleri, rengarenk ışıklarla donatılırken, kentte yeni alışveriş merkezleri de faaliyete alınmaya başlandı. DEAŞ döneminde müziğin yasak olduğu şehirde şimdi ise yeni açılan iş yerleri yabancı müziklerle tanıtım yapıyor. 4 yıl boyunca sadece temel gereksinimlerini karşılayan ve akşamları da zorunlu olmadıkça sokağa çıkmaları yasaklanan Musullular, şimdilerde ise geç saatlere kadar gezerek, eğlence mekanlarını dolduruyor. Tek başına sokağa çıkmaları yasaklanan ve çarşaf giymeleri zorunlu olan Musullu kadınlar da artık geç saatlere kadar alışveriş merkezlerinde ve eğlence mekanlarında kalabiliyor. DEAŞ'tan sonra yeni açılan alışveriş merkezlerinde çalışmaya da başlayan kadınlar, 4 yıldan sonra sosyal hayata adapte olmaya çalışıyor. 

18 MİLYON DOLARLIK EĞLENCE MERKEZİ

Savaşın izlerinin her alanda görüldüğü Musul'un orman bölgesinde bazı iş insanlarınca 18 milyon dolar harcanarak, yapılan eğlence merkezi de gece geç saatlere kadar Musullular için açık tutuluyor. 4 yıllık DEAŞ esaretini unutmak isteyen Musullular, Dicle Nehri kenarında yapılan, renkli ışıklı eğlence merkezinde gönüllerince eğlenip, geçmiş günlerin acısını çıkarıyor. Orman bölgesine araçlarıyla gelen aileler, Dicle Nehri üzerinde kurulan yüzen platformla eğlence merkezine gidiyor. Buradaki parklarda oturan ve eğlenen Musullular, yat kiralayarak, Dicle Nehri üzerinde de geziyor. Çocuklarıyla eğlence merkezine gelenler, geç saatlere kadar burada eğlenip, yorgunluk atıyor. 

Ailesiyle beraber eğlence merkezine gelen Necef Aziz, "Cezire Adası'nda dolaşıyoruz. Gece yarısı olmasına rağmen çok güvenli ve hayat çok güzel gidiyor. İnsanlar burada dolaşıyor ve eğleniyorlar. Musul'da artık hiçbir problem yok. Burada çok zulüm vardı. DEAŞ zamanı çok kötüydü ve haraptı. Şimdi çok güzel oldu. Artık eski günlere dönmek istemiyoruz" dedi. 

Musul'un daha önce çok karışık olduğunu kaydeden Ali Bayati ise "Şimdi çok güzel oldu. İnsanlar dışarıda. Eskiden insanları dışarıda göremezdiniz. Şimdi her şey düzeldi. Herkes işine gidiyor, geliyor ve rahat. Televizyonlarda çok söylemiyorlardı; ama çok kötüydü. Millet dışarı çıkamazdı, gezemezdi. Her şeye karışıyorlardı. Elbisemize bile karışıyorlardı. Bizi çok sıkıyorlardı. Şimdi çok düzeldi. Askerlere çok teşekkür ederim. Askerler girdikten sonra her şey düzeldi ve artık korku yok. DEAŞ zamanı korku vardı. Onlar girdikten sonra herkes belli oldu. Şimdi korku yok" diye konuştu./DHA 
Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.