Soruşturması yürütülen dosyada avukatların, failerin belirlenmesi üzerine istediği 500 GB’lik görüntüler yüzünden savcılık tarafından dosyaya gizlilik kararı verildi. Dosya kapsamında failler olduğu iddia edilen üç kişinin ise tutuklanmasını sağlayan tek delil, gizli tanık olurken, diğer yandan Kobanê eylemlerine katılmadığı halde yoldan geçerken isabet eden kurşundan dolayı felç kalan Şehriban Sertkal ise, başka bir dosyanın tek faili olarak yargılanıyor.
Görüntüleri basına da yansıyan, güvenlik güçlerinin hiçbir müdahalede bulunmadığı, yüzleri açık, bozkurt işareti yapan, Türk bayrağı taşıyan; silahlı, sopalı, bıçaklı gruplarla ilgili ise neredeyse hiçbir işlem yapılmadı. Gözaltına alınan saldırganların bir kısmı, ruhsatsız silah kullanmaktan hakkında işlem yapılıp serbest bırakıldı. Ancak o günden bugüne yüzlerce Kürt gözaltına alındı ve birçoğu tutuklandı.
Kobane eylemlerine yönelik açılan soruşturma ve davaları takip eden Avukat Adnan Erol, “Devletin içindeki faşist gruplar eylemleri hazmedemedi, yer yer insanlar karşı karşıya geldi. Ve ne yazık ki Türkiye genelinde 52 tane insanımız hayatını kaybetti” dedi. Antep’te de eylemlerin 9-10 Ekim tarihinde şiddetlendiğini belirten Erol, mahallelerden ve çevre illerden Kürtlerin yoğun yaşadığı mahallelere grupların taşınarak, Kürtlerin evlerine, HDP binalarına saldırıların olduğunu söyledi. Saldıran kişilerin basına yansıyan görüntülerinde, polislerle beraber hareket ettiğinin görüldüğünü belirten Erol, “Bu insanlar yakıp yıktılar. En nihayetinde 5 insanımız hayatını kaybetti ne yazık ki. Bu 5 insanın kimliği fark etmeksizin hepsi candı. Ama ne yazık ki bu 5 insanın şimdiye kadar faillerinin bulunması için geçen bir yıllık sürede tek bir adım atılmış değil” dedi.
DOSYAYA GİZLİLİK KARARI VERİLDİ
Savcılığın ölenlerin üzerinden çıkan kurşunların balistik incelemesini bile tam yapmadığına dikkat çeken Erol, “Savcılık hayatını kaybeden 4 kişinin üzerinde çıkan kurşunların balistik incelemesini yaparken, hayatını kaybeden Musa Bayram’ın üzerinden çıkan kurşunların balistik incelemesini basında çıkan haberden sonra yaptırıyor. Musa Bayram’ın faili polis ve polise çok yakın bir çevre olmamış olsaydı, vücudundan çıkmış olan mermi balistiğe giderdi. Ama bu her ne hikmetse bir şekilde unutuluyor” dedi. Olayların zamanına ve yerine dair kayıt altına alınan bütün görüntüleri talep ettiklerini söyleyen Erol, “Belki bu görüntülerle failler belirlenecekti. Savcılık önce talebimizi kabul etti. Ancak daha sonra gittiğimizde başsavcılıktan aldığı talimatla veremeyeceğini, gizlilik kararı aldığını söyledi. Buna itraz ettik, bir cevap verilmedi. Anayasa Mahkemesine kadar götüreceğiz” diye konuştu.
Erol sözlerine şöyle devam etti: “Kürt sokağa çıktığında ‘terörist’ diye cezalandırılıp hapse atılıyor. Ancak elinde silahla, pompalı tüfekle, döner bıçağıyla görüntüsü olanla ilgili bir şey yapılmıyor. Bütün yaşananlardan sonra halkın Kobanê olaylarının aydınlatılacağına dair umudu kalmadı” diye konuştu./Evrensel