Manavgat'ta, bir süre önce eşi cezaevine giren, 1,5 yaşındaki çocuğundan haber alamayan ve kimsesi olmayan Zehra Güleydam, psikolojik rahatsızlık geçirdi. İlçede yaklaşık 3 aydır sokaklarda ve parklarda kalan Güleydam, önceki gün akşam saatlerinde, Sarılar Mahallesi'nde yol kenarında beklerken, kimliği belirsiz kişiler tarafından otomobile zorla bindirilmeye çalışıldı. Bu sırada, caddede yürüyüş yapan öğretmen Berrin Balcı'nın olayı görüp, müdahale etmesiyle kimliği belirsiz kişiler, Güleydam'ı bırakıp kaçtı.
Zehra Güleydam ile bir süre konuşarak, hastaneye götürülmek üzere ikna eden Berrin Balcı, jandarmaya haber verdi. Jandarma timi tarafından Manavgat Devlet Hastanesi'ne götürülen Güleydam, psikiyatri kliniğinde tedaviye alındı. Güleydam, buradaki ilk tedavinin ardından Konya Beyhekim Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi'ne sevk edildi.
Zehra Güleydam'ın, psikolog eşliğinde alınan ifadesinde; eşinin cezaevine girdiğini, kendisinin de yaklaşık 3 aydır sokaklarda kaldığını, 1,5 yaşında oğlu olduğunu; ancak nerede olduğunu bilmediğini, annesinin öldüğünü ve kimsesinin kalmadığını söylediği belirtildi.
BERRİN ÖĞRETMEN DHA'YA KONUŞTU
Manavgat'ta akıl sağlığı yerinde olmayan Zehra Güleydam'ı otomobile bindirmeye çalışan kimliği belirsiz kişilerin elinden kurtaran özel bir okulda öğretmenlik yapan Berrin Balcı, Demirören Haber Ajansı'na (DHA) konuştu. Her gün saat 21.30- 22.00 arasında yürüyüş yaptığını söyleyen Balcı, "Yürüyüşümün ardından sürekli kahve içtiğim yere oturdum. Orada bir kız çocuğu dikkatimi çekti. Kendi kendine konuşan, şarkı söyleyen, yolda şuursuz hareketler yapan kız çocuğunu gördüm. Ruhsal dengesinin yerinde olmadığının farkına vardım. Bu arada yoldan geçen araçların çocuğun önünde durup, onu arabaya alma çabaları dikkatimi çekti, müdahale ettim" dedi.
'BU DRAMI BANA SAATLER BOYUNCA ANLATTI'
Zehra Güleydam'ı yanına çağırdığını, kahve ısmarladığını ve konuştuklarını aktaran öğretmen Balcı, "Bana, Ankara'dan geldiğini, 4 aydır sokaklarda olduğunu, terminalde, hastanede yatıp kalktığını, ailesinin kendisine sahip çıkmadığını, annesinin öldüğünü, 1.5 yaşında bir oğlu olduğunu, onun da kayınvalidesinin yanında kaldığını, oğlunu göremediğini, eşinin cezaevine girdiğini, dayak yediğini, kafasına pompalı tüfek dayandığını, şiddet gördüğünü söyledi. Bu dramı bana saatler boyunca anlattı" diye konuştu.
'HASTANE YETKİLİLERİ GEREKENİ YAPTI'
Bu duruma sessiz kalamayacağını belirten Berrin balcı, "Vatandaş olarak yapmam gerekeni yaptım ve jandarmaya haber verdim. Avukat Ertekin Kök ve Sarılar Mahallesi muhtarını aradım. Buraya gelerek bizi aldılar. Hastaneye gittik, hastane yetkilileri gerekeni yaptı. İlk müdahalenin ardından servise yatırıldı. Ertesi gün de Konya'ya sevk edildi" dedi.
'KAPIYI AÇARAK ZEHRA'YA BİRA VERDİLER'
Genç kadının dengesiz hareketleri nedeniyle yerinde duramadığını anlatan Berrin Balcı, şöyle dedi:
"Yanımdan kalkarak sürekli yol kenarına gidiyordu. Ben de onu geri getiriyordum. Jandarmayı aradıktan sonra yine gitti. Bu sırada 'Şahin' marka içinde 4 kişinin olduğu bir otomobil önünde durdu. Arabanın içinden kapıyı açarak Zehra'ya bira verdiler. Ben o anda müdahale ettim, çünkü içeriye alacaklardı. 'Kızımızı rahat bırakın, jandarmaya haber verdim, gereken yapılacak' dedim. Arabanın kapısını kapatıp, hızla uzaklaştılar."