Arkadaşımız Gülfem Karataş, gözaltına alınması sırasında polisin darp, küfür ve hakaretleriyle birlikte tecavüz tehdidine maruz kaldığını çıkarıldığı savcılıkta anlatmıştır.
Kameraman arkadaşımız Gökhan Çetin de yerde sürüklenerek gözaltına alındığını, bu sırada ve sonrasında darp edildiğini savcıya verdiği ifadede aktarmıştır.
İki arkadaşımız da gözaltındayken götürüldükleri hastanelerde darp raporu almıştır. Özgür Gündem gazetesi çalışanları da benzer uygulamalara maruz kaldıklarını açıklamıştır.
Çalışanlarımız gözaltına alındığı sırada, cep telefonlarıyla birlikte kameramıza ve 3G cihazımıza da el konmuştur. Hak temelli yayıncılığı ilke edinmiş bir kuruluş olarak, hiçbir insanın gözaltında hakaret, şiddet, işkence, cinsel saldırı ya da cinsel saldırı tehdidi gibi muamelelere maruz kalmaması gerektiğini belirtiyor, çalışanlarımıza yönelik bu uygulamaları kınıyoruz.
Asla kabul edilemez bu uygulamaları yapan polis memurlarının kimler olduğu kolayca tespit edilebilecek bir durumdadır. Bu nedenle İçişleri Bakanlığı’nı göreve çağırıyor, bu kişiler hakkında gerekli işlemlerin vakit geçirilmeksizin yapılmasını bekliyoruz.
Akşam gazetesinin Ankara temsilcisi Emin Pazarcı’nın muhabirimizin ifadeleri üzerinden yazdığı ve ancak bir tecavüz suçlusunun kaleme alabileceği düzeydeki yazıyı da kınıyor, insani hasletleri varsa kamuoyu önünde özür dilemeye çağırıyoruz.
Gazetecilerin uğradığı şiddet ve hakareti gizlemeye çalışan, ifadeleriyle kendince alay eden medya mensuplarına da temel insan haklarının bir gün kendilerine de lazım olacağının bilinciyle hareket etmeleri gerektiğini hatırlatıyoruz.
İMC TV