Erdoğan, Hürriyet ve Posta gazetelerinde ilk sayfadan yayınlanan ''Sayın Cumhurbaşkanı'na Sesleniyoruz'' başlıklı yazıya cevap verdi.
Erdoğan, özetle şunları söyledi:
“Ey Doğan, niye rahatsız oldun? ‘411 el kaosa kalktı’ diyen sen değil misin? Sen değil misin benim seçilme hakkım elimden alındığı zaman ‘muhtar bile olamaz’ diye başlık atan?
“Bütün köşe yazarlarınla bize saldırdığın o günleri unutacağımızı mı zannediyorsun? Cumhurbaşkanı oldum, yine aynı şekilde devam ediyorsun. Milletin verdiği oya saygın yok.
“Bak Doğan, ben sana şunu söyleyeyim. Bana gelip ‘Sizin döneminizde bire beş kazandım’ diyen sen değil misin? Bana gelip, İstanbul’da ‘Ben, Demirel’le de çalıştım. Ben, Tansu Hanım’la da çalıştım, Özal’la da çalıştım. Sayın Özal, medyayla da olmaz, onsuz da olmaz’ dedi dedin. Tansu Hanım, ‘Zaten bizlerle baş edemedi’ dedi dedin.
“Bunları anlatınca ben, kendisine şunu söyledim: ‘Aydın Bey, ben doğma büyüme Kasımpaşalıyım. Şunu bilmeni isterim. Bizim Rabbimize verilecek bir borcumuz var, can borcumuz. Hakkın olanı her zaman alırsın ama hakkın olmayanı bizden öncekilerden aldığın gibi bizden alamazsın.’
“Bunlar hükümet yıkmaya, hükümet kurmaya alışmış olan yazılı ve görsel medyadır.
“40 yıllık siyaset hayatımda hiçbir zaman şiddetle siyasetimiz olmadı. Yunus Emre’nin dediği gibi, gönüller yapmaya geldik dedik. Siyaseti, kanla, şiddetle ve tehditle yapmaya çalışanların kimler olduğunu gayet iyi biliyorsunuz.
“Adana ve Mersin’de olaylar oldu. Utanmadan, sıkılmadan faturayı cumhurbaşkanına kesiyorlar. HDP, sürekli YSK’ya başvuruyor. Cumhurbaşkanı meydanlarda olmaz. Ya Cumhurbaşkanı için, ‘ihanet-i vataniye’den başka suç unsuru yoktur.”İmc