Meydanda “Tüm ezilen halkların ve emeğin demokratik dayanışması” şiarı ile düzenlenen miting saygı duruşuyla başladı.
Miting alanına “Eşit özgür ve insanca yaşamak için 1 Mayıs” pankartı ve yasaklar boyunca yaşamını yitiren sağlıkçıların posterleri asıldı.
Alana girenler hem polis noktasında hem de tertip komitesi tarafından arandı.
Akcer: Emekçiler köleleştirilmek isteniyor
Tertip Komitesi adına açılış konuşmasını yapan DİSK Genel-İş Sendikası 1 Nolu Amed Şubesi Eşbaşkanı Zeynep Demir Akcer, bölgedeki savaşın durmasını istediklerini belirterek, Kürt sorununun demokratik siyaset yoluyla çözülmesi talebini dile getirdi.
Akcer, “İktidar ile siyasilere sesleniyoruz bu savaşı durdurun. Kadınların çocukların ve emekçilerin ölümüne neden olmayın. Halkın seçilmişlerine siyaset yolunu kapatmayın” dedi.
“Son bir yıl içinde ülke kan ağlıyor” diyen Akcer, 5 Haziran günü İstasyon Meydanı’ndaki patlamada yaşamını yitirenleri saygıyla andıklarını belirtti.
Emekçilerin bir yandan bombalarla sindirilmeye çalışıldıklarını bir yandan da iş güvensizliğiyle mücadele ettiklerini belirten Akcer, şöyle konuştu:
“Çıkartılan yasaların sermaye sahiplerini değil emekçileri koruması gerekir. Taşeron çalışma tarzı ile milyonlarca işçi ve ailenin köleleştirilmeye çalışıldığını görüyor ve itiraz ediyoruz. Kadın işçileri eve hapseden politikaları mahkum ediyoruz. Yıllarını ev emeğine adamış ev emekçilerin sosyal hakkının verilmesi gerektiğini haykırıyoruz. Halin istediği yerde huzur ve refah içinde yaşaması gerektiğini belirtiyoruz. Tüm baskılara karşı söyleyecek sözümüz direnecek gücümüz var.”
Yüksek: Demokratik özerklik ile kimse işsiz kalmayacak
Mitingde konuşan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Eşbaşkanı Kamuran Yüksek de hak ve özgürlüğün bedel verilmeden kazanılmayacağını söyledi.
Yüksek, daha fazla mücadele edip özgürlük alanının genişletilmesi gerektiğini ifade ederek, “Bugün binlerle alandayız ama milyonlarla alanlara çıkarsak egemen sınıfı geriletebiliriz. Ve insanca yasayabileceğimiz koşullara ulaşabiliriz. Kürdistanlılar olarak sınıfsal çelişki yaşıyoruz. Kürt sorunu da emek sorunu da bütün yakıcılığı ile devam ediyor” dedi.
Kürt halkının işçi ve emekçilerle birlikte demokratik özerklik mücadelesini yürütmesi gerektiğini söyleyen Yüksek, bu modelin bütün halkın üretime dahil olduğu bir model olduğunu belirterek, “Kimse işsiz kalmayacaktır. Ve bu üretimden kimse rant kazanmayacaktır. Adaletli eşit bir paylaşım sahibi olacaklar. İşte biz bu modeli Türkiye ve Ortadoğu’da hayata geçirmek istiyoruz” dedi.
Karaca: Sinmeyeceğiz
Mitingde konuşan Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ise Kürt halkının ve emekçilerin talepleri için alanda mücadele etmeye devam edeceklerini belirterek, “Demokratik çözüm için alanlarda olmaya devam edeceğiz. Başta Kürt halkının haklı talepleri için alanda olacağız. Mücadele bedellerle olur. Emekçiler sindirilmek isteniyor ama ne baskı olursa olsun sinmeyeceğiz” dedi.
Gökalp: Eşit bir yaşam
TTB Merkez Konsey Başkanı Şeyhmus Gökalp ise emeğin değerinin bilindiği, farklılıkların eşit yaşadığı ve ötekileştirmenin olmadığı bir ortamda yaşamak istediklerini belirterek bunun için mücadele edeceklerine dikkat çekti.
Güleryüz: Mücadelemizi yükselteceğiz
DİSK Genel-İş Genel Yönetim Kurulu üyesi Mehmet Güleryüz de “Ne bu ülkede yaşayan halklar ne de biz emekçiler boyun eğeceğiz. Bedel ödeyerek kazanmış olduğumuz haklarımız ellerimizden alınmak isteniyor, ama biz buradan onlara sesleniyoruz asla buna müsaade etmeyeceğiz ve bunun karşısında direneceğiz. Bu hükümet yaptıklarının hesabını halka verecek. Faşizme karşı omuz omuza direnerek mücadelemizi yükselteceğiz” dedi.