İthalata bağımlı yapı sürdürülüyor. Bu yılın ilk yarısında da ithal edilen 3.1 milyon tonluk yağlı tohum ve türevleri karşılığında 2 milyar dolar ödendi.
GİRDİ ARTIŞI YÜZDE 300
Türkiye’nin ithalata dayalı tarım politikasının yabancı ülkelerin çiftçilerine ve çok uluslu tarım-gıda şirketlerine kazandırdığını belirten ziraat mühendisi kökenli Milletvekili Orhan Sarıbal tarım politikalarını şu sözlerle eleştirdi: “Kendi çiftçimizden esirgenen kaynaklar tekellere akıtılmaktadır. 7 milyon nüfusa sahip olan Bulgaristan Türkiye ile aynı düzeyde ayçiçeği üreterek dünya pazarına girmektedir. Örneğin Türkiye bu yıl ayçiçeği ithalatının Yaklaşık yüzde 70’ini Moldova’dan, yüzde 20’sini ise Bulgaristan’dan yapmıştır. Öte yandan Trakyabirlik tarafından 2015 ürünü yağlık ayçiçeği ön alım fiyatı yüzde 40 standart yağ oranlı için ton başına 1475 lira olarak açıklanmıştır. 2002 yılında açıklanan fiyatın 460 TL/ton olduğu dikkate alınırsa; bu 13 yılda ayçiçeği alım fiyatlarındaki artışın yüzde 221 olduğu ortaya çıkmaktadır. Buna karşılık aynı dönemde mazot, gübre gibi girdi fiyatlarındaki artışlar yüzde 300’ün üzerinde olmuştur.”
Yağlı tohumların içerikleri açısından yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenme için belirli miktarda tüketilmesi gerekli gıdalar olduğuna dikkat çeken Sarıbal, gıda sanayii içinde farklı alanlarda özellikle de bitkisel yağ sanayiinde geniş ölçüde kullanılan ayçiçeğinin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
ACİL ÖNLEM ÖNERİLERİ
* Üretici için alım garantisi oluşturulmalı
* Üretimin arttırılması için Trakyabirlik, Karadenizbirlik ve Çukobirlik gibi tarım satış kooperatiflerinin sürekliliği sağlanmalı, finansman bakımından desteklenmeli, depolama şartları iyileştirilmelidir.
* İthalat değil üretim odaklı politikalar için öncelikle mazotta ÖTV ve KDV kaldırılmalı;
* Diğer girdilerdeki (gübre, tarım ilacı gibi) vergi yükü makul seviyelere çekilmeli./Evrensel